karşı kaldırımdan yürüyerek üstünüze doğru gelen, svitşörtün kollarını dirseklerine kadar çekerken benim iki mislim kadar olan götünü kıvırtmaya çalışarak gözgöze gelmemeye gayret gösterdiğim ibnedir.
yalan değil... o kocaman götü doggy staylada nasıl siktiğimi bir an düşünür gibi oldum. yağ öbeği götünü ve sallanan memelerini çıplak olarak kendimle temaşa ettiğimde onun insanlığından çok kendi insanlığımdan tiksinmiştim. ama bunu düşünmem kesinlikle benim suçum değildi. fatma gül ile aynı kaderi paylaştığıma eminim bu konuda. beni taciz ederek onu çıplak düşünmeme sevk eden bizzat şişkonun kendisiydi. parlak bir çocuktu. en fazla yirmili yaşlardaydı. ve turuncu rengini anlaşılan pek seviyordu. güneş gözlükleri ise kocamandı. yuvarlak suratıyla beraber tıpkı bir dev sineği andırıyordu ibne.
bana bakışlarını unutmam ve midemin bulantısını biraz olsun giderebilmem için uykuya ihtiyacım olduğunu düşünürek terden sırılsıklam olmuş elbilelerimi eve geldiğim gibi sağa sola savurdum. bir an kendimi aynanın karşısında çıplak bir halde görünce turuncu elbiseli güneş gözlüklü şişman ibne tekrar gözümün önünde belirdi. midem şiddetli bir şekilde tekrar trampet çalarak mükemmel öğlen yemeğini klozate çıkarmama sebep oldu. ve şimdi bu satırların her biri yine nöbetleyen mide bulantıları ve aç bir karınla yazılmıştır.
heteroseksüel normal bir cinsel yaşantımın olduğunu hala biliyorum. bu konuda şüpheye düştüğümüden şüphe ettiğimi bile asla düşünmemeliyim bile. iğrenç bir şey ulan bu. ama lezbiyenlik öyle değil. ffm tarzı bir sevişmeye hiç bir zaman hayır diyemem. veya iki kızın karşımda sevişmesine asla karşı çıkamam. ama iki erkeğin karşımda sevişmesine tahammül edemem. döve döve öldürürüm şerefsizim. ööğ lan.. neyse.