turkuazoo

entry13 galeri0 video1
    7.
  1. tünel içerisindeyken köpek balıklarından tırsmama rağmen bu havuza dalış yaptım dün. ilk başta ölmek için 175 lira verilir mi diye çok söylendim. Ancak şunu açıkça söyleyebilirim ki 24 yıllık hayatımda adrenalimin tepe yaptığı en nadir andı.
    35 dakikalık bu dalışta çaresizliğin ne demek olduğunu öğrendim.
    havuza girerken eğitmen arkadaş köpek balıklarının karınlarının tok oldugunu, bu sebepten endişe etmemem gerektiğini söyledi.
    Lan ne demek karınları tok dedim. haylazın biri yemeğini yemediyse ne olacak?

    gezinin ortasına geldiğimizde 4 metre aşağıda ufak bir boğazdan geçerken bir buçuk metre uzunluğundaki köpek balığı ile karşılaştık. filmlerde gördüğüm o meşhur surat ifadesinin aynısı bu balıkta da vardı. hemen kumun üstüne çöktüm. ve balığın 5 cm yakınımdan yavaş yavaş geçişini izledim. yarım dakika boyunca tüpten hava almayarak oturmuşumdur orda.
    2 ...
  2. 6.
  3. Herkesin mutlaka gidip görmesi gereken yer. paraya kesinlikle acımayın gidin
    ama tüneldeyken köpek balıklarına dikkat edin
    örn: +sağ tarafına aniden bakma köpek balığı geçiyo
    -(bakılır) oy ananı avradını!
    0 ...
  4. 5.
  5. show haber ekibinin köpekbalıklarıyla dalış yaptığı akvaryum.

    (bkz:

    )
    0 ...
  6. 4.
  7. her istanbula gittiğimde 5'er saat bir kuruş vermeden gezebileceğim yerdir.
    0 ...
  8. 3.
  9. Çeşit çeşit görülen deniz canlılarının bulundukları devasa akvaryum. Köpekbalıklarından en küçük canlısına kadar hepsini bu kadar yakından izlemek evet ilginç ama benim en çok ilgimi çeken; henüz çatlamamış vatoz yumurtalarının silindir şeklindeki cam parçasına bağlanmış olmasıydı. 6 hafta kadar orada bağlı kaldıktan sonra yumurtadan çıktıkları anda zemindeki kuma düşüp aramakta zorluk çıkarmaması için bağlandıklarını ise sonradan öğrendim. istanbul'da yaşayıp da gitmemek görmemek büyük kayıp diyorum.
    1 ...
  10. 2.
  11. Tam anlamıyla bir görsel şölen. Özellikle tünelden geçerken bir andan üstünüze bir karanlık çöker. Bir bakarsınız 1.5-2 metre çapında vatoz tepenizden geçiyor-kuyruk hariç-. Birde diyorlar bu camlar 1/3 oranında küçük gösteriyor. O zaman biz battaniye niyetine kullanabiliriz bu vatozları.
    2 ...
  12. 1.
  13. bugün gittim, gezdim, gördüm.

    giriş 25 lira tam, 18 lira öğrenci/öğretmen.
    öğrenci dedim kimlik sordular. yalandan çantamda öğrenci kimliği aradım, evde kalmış dedim. ama gişedeki kız yemedi. tam bilet alarak içeri girdim. girişte fotoğrafımı çekmek istediler. beni köpekbalıklarının yanına koyup fotoğrafımı basacaklarmış. bu işlemi evde kendimde yapabildiğim için istemeden devam ettim.

    çok heyecanlıydım. hayatımda ilk defa dev bir akvaryumu gezecektim. tünelde yürürken köpekbalıkları birbirlerini ya da daha küçük balıkları kovalayacaktı. o anda yanımdan sürü halinde balıklar geçecekti. çeşit çeşit, boy boy, renk renk... sonra gözüm kumdaki kıpırtıya takılacak ve kumun altından bir vatoz çıkacaktı. kocaman deniz atları cirit atacak, ahtapotlar süzüle süzüle yüzecekti... ama bunların hepsi hayallerimde kaldı.

    "envai çeşit balık var" diyen arkadaş, say bakalım kaç çeşit vardı?

    tatlı su balıkları güzeldi. sinirlenince şişen balıklar, öpüşen balıklar falan vardı. hem de öyle akvaryumun camını öpen balıklardan da değillerdi. çok ateşli öpüşüyorlardı. inanın birbirini öpen balıklar göreceğimi hayal bile edemezdim...

    bir yengeç gördüm. dinazorlardan daha eskiymiş. ilk yengeç hatta. kaplumbağanın yengeç versiyonu. kabuğuna dokundum.

    canlı çeşidi beni tatmin etmedi. kaplumbağa, midye, ıstakoz, istiridye, orfoz, hamsi, levrek, çinekop, mezgit, istavrit, lüfer ve kalkan olmaması çok kötü. tanıdığım balıklardan sadece çupra vardı. hatta canım çekti görünce.

    lanse edildiği gibi öyle kocaman, binbir çeşit deniz canlısını barındıran bir akvaryum değil. 15 dakikada geziliyor.

    bağıra bağıra gitti 25 lira...
    5 ...