turkuaz

    15.
  1. mail yolyla gelen bir metinden alıntıdır.

    "Dun gece eve donerken su almak uzere markete ugradim,gorevliye
    Soyle sordum: "1,5 lt. su var mi? Ama Turkuaz disinda lutfen"
    Turkuaz ciktigindan beri bu sekilde su aliyordum artik. Para Verip
    kotu su icmeye hic niyetim yok! Marketteki adamin dediklerini
    aynen aktariyorum: "Abi, ben o sudan satmiyorum. Inan ki gelen
    musterilerden onda dokuzu senin soyledigin seyi soyluyor" "Peki,
    neden halen satiyorlar?" diye sordum. "Abi, Turkuaz suyu,
    marketlere bedava veriliyor, satarsan kara geciyorsun, satmazsan
    oylece duruyor. Ama ben satmiyorum, cunku alan yok.
    Ayrica
    CocaCola satanin Turkuaz da satma zorunlulugu var, hatta Baska su
    sattirmamaya
    calisiyorlar." Uzun soze gerek yok; hic
    kimse almazsa, hic kimseye satamazlar... Lutfen okuyun, okutun!
    Bir seye dikkatinizi cekmek istiyorum. Turkiye'de bazi siseli icme
    sulari dogal kaynak suyu degil. Dogal kaynak sularinda devlete
    para odemeniz gerekiyor, arti bu tesislerin yatirim maliyeti cok
    yuksek. Dolayisiyla CocaCola ne yapti, kaynak suyu
    arastirmalarinin maliyetlerini cok yuksek buldugu icin
    Bursa/Kestel ovasindaki CocaCola fabrikasinda derin kuyu
    pompalariyla ovanin suyunu cekerek bunu da termostan gecirip
    filtre ederek hem CocaCola mesrubatini hem de Turkuaz'i siselemeye
    basladi. Turkuaz'in
    etiketinin ust ve altindaki Kahverengi
    seritlere dikkat edin: "Sofra Icecegi"
    yazar. Devlet,CocaCola'nin uyanikligini kanuna uydurmak ve
    uyanikliga yapilacak itirazlari bertaraf etmek icin boyle bir
    kural cikardi! Binlerce donumluk tarim arazisinin bulundugu ve
    CocaCola haric hicbir Isletmeye "derin kuyu pompasi" cakma izni
    verilmeyen Kestel ovasinda, yeraltindan cekilen su, filtre edilip
    daha sonra icine bazi mineraller katildiktan sonra Turkiye'nin en
    ucra kasabalarina bile satiliyor ve likir likir iciliyor. Bazi
    yazlik kasaba ve koylerde neredeyse Turkuaz harici icme suyu
    bulamazsiniz cunku dagitim agi cok guclu. Bayilere baski bile
    oldugu yolunda duyumlar aldim. Turkuaz icmeye Devam edecekseniz,
    unutmayin, yapay bir su iciyorsunuz. Duyarli
    bir
    vatandas olarak konuya dikkatinizi cekerim. Her tarafi dogal
    kaynak sulariyla dolu memlekette,millete kuyu suyunu zorla ve de
    ustune para alarak iciriyorlar. Icmeyin arkadaslar! Gonderenin
    Notu: Kola'nin Ulkesi"nin 1960 lı yIllarda, Ozellikle ilkokul
    Ogrencilerine Ucretsiz süt tozu, balık yağı ve peynir yardımı
    yaptığını, bu tarihlerden sonra Anadolu tarihinde ilk kez Cocuk
    felci vakalarının görüldüğünü ve de sonraları Cocuk felci aşısının
    "rutin aşılar" arasına sokulduğunu, bu aşıların bizlere büyük
    paralarla sstıldığını HATIRLAYIN VE UNUTMAYIN.. Küba gibi bir
    Ulkenin "insan sağlığıyla ticaret olmaz" diyerek, (abd de bile
    patent aldığı) kanser
    aşısını, yoksul Ülkelere ilacı, isteyen
    Ülkelerede patentini
    ücretsiz verdiği, buna karşın tüm
    ab/abd/israilin yapay hastalIklarla hazinemizi ve sağlığımızı
    emdiklerini bilin ve unutmayın.
    Ücretsiz" adını bile söylemeyen bu malum firmalar, "Ücretsiz su
    veriyorlarsa" bunun nedenini DÜŞÜNÜN VE BULUN!!

    Y.Doc. Dr. Cemalettin CAMCI Firat Universitesi Genel Cerrahi
    Elazig-Turkiye "
    6 ...
  2. 82.
  3. 35.
  4. Düşlerin mavi sağanağında bir gece
    sordu cesur ve yılgın
    bakışıyla bir kaçak:
    Seni nasıl sevmeli?

    ipeksen çıldırır yüzlerce tırtıl kıvrımı
    suysan tutulmaz bir uçarı nem
    gülüşsen tam ortasından parçalanan bir çelik
    seni nasıl sevmeli?

    Düşlerin mavi sağanağında bir gece
    soluğun soluğu susturduğu Afganistan

    Karanlık kayalarda saklı turkuaz
    kuytu mağaralarda gizemli bir fısıltı
    ateşi üfleyen dudak kadar kırılgan
    her damla terin pusata dönüştüğü
    dünyanın gözyaşı ve isyan.

    Toprağa gömülmüş kesik kollu bir heykel
    renk, ses ve tatlarla yıkılan idol
    akılla duygu ve çatışma ve cansıkıntısı
    en ince ayrıntılarla yeniden yaratılan
    çağdaş bin tanrı... bin tanrı daha.
    Seni nasıl sevmeli..?

    insanın insanı doğurduğu bir öğle vakti
    - kil ya da kaburga kemiğinden değil -
    mermer serinliğinden
    bir ırmak akışından
    kuşların ötüşünden
    ışık selinden
    insanın insanı doğurduğu...

    Sordu cesur ve yılgın
    bakışıyla bir kaçak:
    Turkuaz nerden ulaşır çarşılara bilmeden
    sorgulamadan geçitsizliği
    seni nasıl sevmeli?

    Düşlerin mavi sağanağında bir gece
    anladım ne zaman düşürdüğümü
    göğsünde ürküntüsüz tek denizi taşıyan
    o güvercini.

    Dağları da yitirdim
    vitrinlerle kuşatılmış bir şehrin
    salgınına kaptırıp kendimi.

    Kimbilir kaç kadından birikmiş turkuaz
    güneşin tutsak yanı
    seni nasıl sevmeli..? *
    4 ...
  5. 18.
  6. 485 - 500 nm dalgaboyu aralığına sahip renk.
    (bkz: camgöbeği)
    4 ...
  7. 66.
  8. okyanusun değil çini nin rengidir.
    4 ...
  9. 17.
  10. izmir-inciraltında eskiden keyifle yiyip içebileceğiniz bir mekan iken, maksim gazinolarının işletmesini almasıyla kroluk, kekoluk, zontalık, görmemişlik merkezi haline gelen mekan. O kadar güzel bir yerdeki, o kadar güzel bir yapının böyle rezil bir hale getirilebilmesi de şaşılacak bir şeydir.
    4 ...
  11. 96.
  12. tıpkı; refüj sözcüğünde olduğu gibi; fransızca tabanlıdır.
    3 ...
  13. 65.
  14. yesile cakan acık mavi renktir.

    fransızca 'türk' kelimesinin söylenisinden türemistir.

    türkiye'nin akdeniz sahillerinin renginden esinlenilerek olusturulmus bi' renktir aynı zamanda.
    3 ...
  15. 2.
  16. türk rengi olarak da bilinen renk.
    3 ...
  17. 10.
  18. her gördüğümde aklıma suyun işlenmeden önceki halini getiren, onu alacağıma susuzluktan ölürüm, diyip susuz kalmama neden olan "su dışı" varlık.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük