sesini duyurabilme, ben burdayım diyebilme, bütün kızlar toplandık türü fikir akımlarıyla hareket eden yurdum saf, iyi yürekli insanının, bos buldugu her köşe basına dernek, catı kurması olayıdır.
(bkz: Volvo Mağdurları Derneği)
(bkz: Türk Dili Konuşan Deribilimciler Derneği)
(bkz: Dullar Sosyal Kültürel Dayanışma Derneği)
(bkz: Havutlu Mahallesi Cenazeleri Kaldırma Yardımlaşma ve Kültür Derneği)
(bkz: Taşköprü Sarımsak Geliştirme ve Kalkındırma Derneği)
(bkz: Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Dostları Derneği)
bu tür dernekler dısında bir de birşeyleri seven ve bunu haykırmak isteyen insanlarımızın kurdugu dernekler vardır. o mekanlarda toplanılıp cay, corba esliginde sevilen artık herneyse o konu hakkında koyu muhabbetlere dalınır.
(bkz: Ganyan Sevenler Derneği)
(bkz: Saunayı Sevenler Derneği)
(bkz: Bilardoyu Sevenler Derneği)
(bkz: Yorkshire Irkı Kanarya Sevenler ve Yetiştirenler Derneği)
(bkz: Deve ve Deve Güreşlerini Sevenler Derneği)
(bkz: Tayland-Hint-Brezilya-Japon Horozunu Koruma ve Yaşatma Derneği)
ters, kötü bir oluşum değildir. her ne kadar halihazırda mevcut pek az dernek, bir dernekmişçesine işliyorsa bile, sadece bireylerin de her şeyi devletten beklemeyip, sadece evinde oturup televizyon önünde küfretmeden yahutveyahut kahvehanede şikayet etmeden (bkz: kimseye etmem şikayet) belli gelişimler sağlayabileceklerini fark edip bu yolda dernekleşebilmeleri bile düşünüldüğünde fevkalade faydalı bir gelişmedir. zaman içinde (fakat muhakkak sadece ekonomik koşullar geliştikçe) dernekleşme sürecine ek olarak, niceliğinde düşüş, niteliğinde artış gözlenecektir.
