" ..Bu ülkede Savaş Ay gibi 50'sinden sonra yönetmen olmaya heveslenen gazeteciler, Teoman gibi sinema delisi müzisyenler, Oğuzhan Tercan gibi 'Tarkovski de kimmiş' deyip 'Hırsız Var', 'Avanak Kuzenler' gibi garabetlere imza atan reklamcılar, Mustafa Altıoklar gibi 'istesem her hafta bir tane Michael Haneke filmi çekerim, Nuri Bilge Ceylan ve Zeki Demirkubuz filmlerine beş dakikadan fazla dayanamıyorum' diyen doktorlar olduğu sürece, bu tür kitapları yazmak hiç de zor olmayacaktır... "
mafyacılık, hemşehricilik, talan ve yağma düzeni ile birlikte hiçbir milletin kültürüne ait olmayan insan olamama anlamına gelen kıroluk kavramlarını millete sevimli gösteren, buradan komedya üretmeye çalışan ve aslında tehlikeli bir biçimde bu yoz düzeni insanlara kanıksatan ve bunlara karşı tepki geliştirmelerine engel olan, düşünce felcine yol açan bir ahval ve şeraittir durum...
...bir taraftan da komprador sinema ya da moda deyimiyle "sanat filmleri" furyası vardır ki, millet gişelerde bunların hakkını vermektedir zaten. sinema başlı başına bir sanatken, buna ek olarak filmin sanat filmi olduğunu belirtmek ne manaya geliyorsa artık?
...özetle memlekette milli olan hiçbir şey olmadığı gibi, milli bir sinema da yoktur. bir yanda komprador "sanat filmleri" ki halk buna yönelim göstermiyor. diğer tarafta milli olma süsü verilmiş ama aslında yukarıda değindiğim gibi mafyalık ve kıroluğu millete sevimli gösteren buradan nemalanan bir başka gayrımilli sinema akımı ki millet bunları pek tutmuştur.
...gerçekten milli ve insani olanlar da yok mudur elbette vardır, ancak bunca komprador, kıro ve mafya tetikçisi yanında gerekli sesi getirememektedirler.