üzerinde ciddi ciddi düşünülmesi gereken konudur. ne bütün dünyayı saran global ekonomik kriz, ne bunun neticesinde ülkede dolar ın anasının nikahına çıkması...bunların hiçbiri içinde bulunduğumuz ve tarihimizin en büyük tehlikesi kadar önemli değildir. bu ülke parasızlıktan yıkılmaz, zamanında çok büyük fakirlikler çekmiştir, allah göstermesin ama yeniden çeker, çok da önemli değildir ama tarihinin hiçbir döneminde topraklarında yaşayan kürt kökenli vatandaşları ile bu denli kopma yaşamamıştır. 15 ağustos 1984 te gerçekleşen eruh ve şemdinli baskınları ndan sonra bir avuç serserinin işi diye görülen terör olayı gün itibarı ile öyle bir noktaya gelmiştir ki;
bu ülkenin başbakanı, ülke topraklarında olduğundan hiçbir şüphemizin olmadığı tunceli vilayetimize bir ziyaret yapmak istedi ve bakın neler oldu:
1. sokaklarda bir tane vatandaş bırakılmadı,
2. binlerce polis ve asker görevlendirildi,
3. şehir içindeki tüm gsm haberleşmesi durduruldu,
4. elazığ dan tunceli merkeze helikopterle gelen başbakanın helikopterine 2 tane sikorsky helikopter eşlik etti ve gerekçe olarak bu helikopterlerde bulunan yerden atılan füzelere karşı kalkan savunma sistemlerinin bulunması olarak açıklandı,
5. başbakana hoşgeldiniz amaçlı asılan bütün pankartlar tunceli belediyesi nin itfaye araçları tarafından söküldü,
6. en acısı şehir içinde 100 mt lik bir mesafeye başbakan birbirinin aynı donanıma sahip ve şaşırtma amaçlı hazırlanan iki mercedes ten birine binerek gidebildi.
şimdi kimse vatan bölünmez edebiyatı yapmasın, bu mod da olan bir ülke maalesef bölünmenin eşiğine gelmiş demektir. burda klavye delikanlılığı yaparak ya da pkk ya küfür ederek anca kendimizi tatmin ederiz. artık düşünmemiz ya da tartışmamız gereken konu bunun nasıl engelleneceğidir. bu ülkenin tek bir zerre toprak parçası kimseye terk edilecek durumda değildir. 1695 ten beri sürekli toprak vererek küçülen bu devleti artık toprak verecek ve küçülecek halde değildir. yalnız bu işin çözümü kürtler kötüdür, kahrolsun kürtler edebiyatı da değildir. artık pkk denilen lanet olası terör örgütünün bu böle halkı üzerindeki inanılmaz etkisinin kırılması için neler yapılmalıdır bu tartışılmalıdır, ben onu muhatap almam, biz öyle devletiz aşiret ağaları ile konuşmayız mantığının bir boka yaramadığı artık anlaşılmalıdır. büyük devlet olmak, kafayı kuma gömen devekuşu olmayı gerektirmez. acı ama gerçek budur...
ana fikir:
vatan bölünmez demeyin, vatan öyle bir bölünür ki farkında bile olamazsınız. osmanlı vatanımız değilmiydi? nasıl bölündü...osmanlı bölündüyse allah korusun türkiye cumhuriyeti de bölünebilir.
şimdilik gözükmeyen bir ihtimal. pkk devam etsede gerçekleşmesi zor bir ihtimal. ama geride barzani diye bir problem var. barzani şimdilik tek çözüm yolu olsada ya sonrası?
vatan bölünmez.
yaşamak isteyen herkese yer var.
kimse gençler ölüyor kan dökülüyor edebiyatı yapmasın.
gerekirse yaşlılar gider. bu topraklarda 8-10 türk kalana kadar kimse tek karış toprak alamaz.
vatan için ölmek şereftir. o kurum hatalı bu kurum şöyle yaptı da boş laftır. bu milletin içinden 1 milyon gönüllü çıkar. kendini feda edecek.
+ e pilot o kadar muazzamdık ta. neden bir sürü toprak kaybettik? yani bir yerde bölündük.
- biz o topraklarda misafirdik sevgili dostum. anadolu nun bekası için oraların elde tutulması gerekiyordu. e çekile çekile buraya sıkıştık. yani arsanı alsalar belki ses çıkarmazında, adam evini elinden almaya kalkınca iş değişir. 1 karış kayıp işin devamının gelmesi demektir.
kaldı ki g.doğu halkının meydanlara dökülmesi, ayaklanma provaları tamamen teröristler tarafından silah zoruyla tezgahlanmış dümenlerdir.
bunları 12 eylülden önce de yaşadık. adamın biri gelir. silahlı, parkalı bir tip. kapat dükkanı der. e napacaksın. silahı çekip karşı mı koyacaksın. lanet olsun diyip kapatacaksın.
bırakın diğer illerden bu işe karşı koyacak insanları. g.doğu halkının %95 i bu işlere bulaşmamış vatanseverlerdir. bıçak kemiğe dayandığında o hainlerin kaçacak deliklari kalmaz.
