Boş ve gereksiz bir korkudur. Buna ne türk halkı ne de denge unsurları izin vermeyecektir. Ülkemiz atatürkçü ,laik ,çağdaş cumhuriyet şeklinde ilerleyecektir.
- türban yasağı nedeniyle yapılan danıştay baskını,
- kadın gazetecinin bikini giydiği gerekçesiyle saldırıya uğraması,
- ramazanda içki içtikleri için, linç edilmek istenen gençler,
- hastane koridorlarında namaz kılınması,
- cemaat içi hesaplaşmalar, örtbas edilen linçler,
- imam başbakan, imam bakanlar, imam sağlık ve milli eğtim müdürleri, müfettişler,
- imam nikahlı milletvekilleri, haremlik-selamlık uygulamalar,
- özgürlük diye dayatılan türban,
- cumhurbaşkanı olması beklenen tayyip erdoğan,
- trt'nin ve bütün kamu kuruluşlarının ve daha da önemlisi emniyetin içine yerleşen fethullahçı birimler,
- cemaat yurtları, okulları, dershaneleri
edit: entryimin 9. şıkkını oluşturan, ''cumhurbaşkanı olması beklenen tayyip erdoğan'' akp'nin cumhurbaşkanı olan abdullah gül olarak telaffuz edilebilir.
nükleer alanda iran'ın 20 yıl gerisinde olduğumuzu düşünürsek, bizim hiçbir silah sanayimiz yokken iran'ın güçlü bir silah sanayii olması, bizim yönetimlerimiz amerikaya köpeklik yaparken iran'ın amerikaya posta koymaya kalkması gibi realiteleri düşünürsek, tırnak makası üretemeyen ülkemizin iran'a benzemesi gereken konular vardır deriz. ayrıca iran meclisinde tbmm den daha fazla kadın parlementer vardır.
şimdi amaç iran'a benzemek mi olmalı? biz doğunun lokomatifi olacağımız yerde avrupa'nın kıç vagonu olmayı ilke edinmişiz. ayrıca iran ile türk din adamları hiçbir zaman aynı masada oturmamışlardır. iranlılar şii iken türk müslümanlar sünnidir. tarihte şah ismail olayından sonra türklerle iranlılar "bana dokunmayan yılan" mantığıyla yaşamışlardır.
iranyönetiminin şeriat olduğu kabul edilir, iranlılarla türklerin çok fazla ortak platformda bir araya gelmediği göz önüne alınırsa pek mümkün olmayacak olaydır. her ne kadar şeriat düşkünü, laiklik düşmanı iktidarlar başa gelsede bu mümkün olmaz. iran islamın içinde beşinci meseptir. her zaman islam ülkeleri için de bağımsız takılmıştır, farklı bir tarz yaratmanın peşine düşmüştür ve çok ilginç bir yerel yönetimi vardır ayrıca. en ileri seviyede islam ve ortadoğu devletlerinden biri olmuştur ama hiçbir zaman kendisine yakın başka bir ülke için model teşkil edememiştir. zira hiç birşeyin fanatizmi, radikal savunusu kabul görmez. iranda radikalliğin ağa babasını içinde barındırdığı için kendi dışında hiçbir baltaya sap olamaz ki, türkiyeye örnek model olsun.
Akıllı insanların asla iran gibi gelişmiş üretim araçlarına sahip olacağımızı, kendi askeri araçlarımızı üretemeyeceğimizi dolayısı ile iran gibi bağımsız olamayacağımızı bildiğinden pek kulak asmadığı söylenti.
saçma sapan bi korkudur. diyelim ki herkes korkuyor, gidersin seni korkutmayacak bi partiye oy verirsin korkuların geçer. sonra da belki başkalarının korkuları başlar, bu ülke dinsiz kuzey kore mi olacak diye.
sonuç olarak uçlarda düşünülecek bir mevzu yok, bu ülkede rejim değişmez, ayrıca irana benzetenler de türkiye'ye bariz hakaret ediyolar. açın biraz ufkunuzu o zamanın iranıyla günümüzün türkiyesi bir mi yahu. işin kolayına kaçmayın araştırın.
gereksiz bir korkudur. başımızdakiler, halkın buna izin vermeyeceğini zaten bilirler ve ayaklarını da ona göre denk almışlardır. ya da almak zorundadırlar. ayrıca şu anki hükümet radikal bir dinci değil, sadece ılımlıdır. zannedilmesin ki bütün ak partiler laiklik ve cumhuriyet düşmanı. "asla böyle birşey olamaz, olmayacaktır da".
iran'ın içinde neler döndüğünü bilmeyen, herşeyin sadece sıkı kurallardan ibaret oldugunu zanneden bünyelerin korkusu.
aklı başında insanın düşecegi korku degildir.
O kadar az da değil daha fazla... Türkiye iran olsa yine iyi, durumumuz maalesef daha betere gidiyor. Tüm aydınlar uyuyor ya da susturuluyor. Konuşan halktan baskı yiyor. Iran devriminde halkın büyük bir çoğunluğu islamcı partilere oy vermezken %99 diye yutturuldu. Mallesef halkımzın istediği şeriat olduğu için durum daha beter.
-Paşam, halk bizi lakışlıyor, mutlu değil misiniz?
+Bu gün burada benim gelişimi kutlayan bu halk yarın idamım için tezhurat yapar... M.K. Atatürk