türkiye de yaşayan sünepe ve korkak aydınlardır.bu aydınlar 9 asker şehit olup barzani "türkiye k.ırak'a karışırsa bizde diyarbakır'a karışırız" dediğinde, bence türkiye başka ülkelerin iç işlerine karışmamalı diyen,amerika ile bir tartışma olduğunda "türkiye öfkeyle kalkmamalı zararla oturur" diyen,milli olan bir olayı çoğunluk kadar coşkuyla kutlamayan, tsk bir açıklama yaptığında bir hafta susup sonra tekrar konuşan avrupa birliği taraftarı,top sakal uzatıp kemik gözlük takan sonra biz aydınlar olarak söze başlayan sinek misali küçük ama mide bulandıran tiplerdir.
1) demokrat aydın,
2) cuntacı aydın,
3) duruma göre zamana göre tavır belirleyen aydın.
maalesef bunlardan son ikisi, aydın tanımına girmezler türkiye harici batılı medeniyetler de, birinci şıkka aydın, ikinci şıkka faşist, üçüncü şıkka da, oportünist denir.
aydın olmanın dayanılmaz hafifliğini aydın olamadan hissetmeye ve yaşamaya çalışan aydınlanamamış insanlar topluluğu.
klasik aydın tarifler'i yapılabilir, ancak aydın genelde söyleyen değil, söylediklerinin arkasında duranla eşleştirilir. Bu özellikle de yaşadığımız bu yörelerde böyledir. Aydın kime denir? hemen her kişinin neredeyse bambaşka bir aydın tarifi vardır. Tabii ki bu göreceliliğin dışında sabit, bilimsel bir aydın tarifi de vardır. Aydın bana göre; son aydınlanma süreçlerini toplumun idari baskı araçlarına ve toplumun kast yapılarına rağmen topluma götürebilen ve bunda ısrarcı olabilendir.
korkaklık ve sünepelikse genelde, resmi ideolojiler le iç içe geçmiş aydınların, fikirlerinin karşıtlık ögelerini çeşitli sebeblerden dolayı silmeleriyle veya dışlamalarıyla başlar. bir aydın tipi tarif edilemez. insanların kaşlarına, gözlerine, sakallarına ya da giydikleri urbalara bakılarak aydın tiplemesi yapmak, aydınlanmamış aydınların göletine su taşımaktan başka bir işe yaramaz. insanın aydınlığı şekilde değil öz'de gizlidir. fakat post-modernizm ve bunun yarattığı simgesel'lik bu konuda oldukça zorlayıcıdır. Gerçek ülke aydını ise, ülkesinin çıkarlarına uygun olmasa da doğruları savunabilen, dillendirebilendir. işte bu durumlarda bazan kahramanımsı tarzlar da ortaya çıkabilir.
