sanırım türkiye'nin en büyük sorunlarından bir tanesidir bu. son 20 yıldır sürekli açık veren bir sosyal güvenlik sistemine sahibiz. bu bahsettiğim açıklar öyle birkaç milyon ytl falan değildir inanılmaz büyük rakamlardır. şayet sorunsuz bir sosyal güvenlik sistemimiz olsaydı şu an tüm iç ve dış borçlarımızı öder ve üstüne de o kadar yatırım yapabilirdik.
sorun çok ciddidir. sistemin 3 başlı olması, kurumların birbirinden bihaber çalışması, denetim mekanizmasının doğru düzgün işlememesi ve bunun gibi bir dolu sorun vardır. çok büyük paralar döndüğü için çok büyük de yolsuzluklar yapılmaktadır.
hayatımızı emanet ettiğimiz doktor amcalar bu yolsuzluklardan paylarını fazlasıyla almaktadırlar. herkes kendi cebini doldurma gayesi içindedir. fazladan yazılan ilaçlar, olmayan tedavilerin masrafları, olmayan insanların tedavileri... ilaç ihalelerindeki fesatlar... ve akla gelmeyen binlerce pis iş.
90'lı yılların başında emeklilik yaşının 40'lara çekilmesine istinaden gelinen nokta ortadadır. populist politikalar yüzünden ülkemiz ne hallere gelmiştir. bir oy için bir insanı 38 yaşında emekli eden adamlara hala "baba" denmesi ise insan aklının alamayacağı bir durumdur.
yeni meclisin ilk icraatı sosyal güvenlik reformunu çıkarmak olmalıdır. aklınıza gelen bütün özelleştirmelerden gelen paraları toplayın, sosyal güvenlik kurumlarının bir yıllık açığını finanse edebilirsiniz ancak. durumun vehameti ortadadır sanırım..
