zorunlu tanımdan sonra konuyla ilgili denilmesi gerekenlere gelelim; link tıklandığında sarfedilen sözler açık ve net olarak görülmektedir.
toplantının sözde temasının "Türkiye'de Kürtler: Barış süreci için temel gereksinimler" olduğu düşünülerek; ilk sualim barıştan kasıt bölücülük müdür be * adam diye sorarım. neymiş efem siz varmış birde biz varmış.
evet böyle giderse siz ve biz olacaktır; siz değil miydiniz; bizi hor görüyorlar, toplumdan dışlanıyoruz ve insanlarımız dolayısıyla azınlık psikolojisi içine düşüyor diyen. ne oldu şimdi, değişen nedir ? kimden güç alıp böyle ifadeleri kullanabilecek kadar güçlendiniz. siz havasını soluduğunuz, ekmeğini yediğiniz, kafanızı yastığınıza koyduğunuzda rahat uyuyabilenler değil misiniz? nedir bu; bölme girişimleri, siz sözde kurtarılmış bölgeleri alınca kurtulabilecek misiniz zannediyorsunuz o eğitimsiz insanlarınızla; siz tek başınıza elalem(!) üzerinizden desteğini çekince bırakın ekonominizi, nefes alabileceğinizi mi sanıyorsunuz... ve ey bu açıklamayı yapan ve arkasında savunan insanlar; yani sizler(!)... kafa kağıdınızda yazan türk milleti ifadesini kafanıza sokmaya niyetim yoktur, aksine sizi bu onurdan mahkum etmek istiyoruzdur, ancak bu milletin ordusu, ordusu olmasa bile bilinçli insanları vardır, ve yıllardan beri süre gelen; bölünmelere bir yenisini daha eklenmesini görmeye mecali olmayan, ata'mın yolunda ilerleyen insanları; -ki bu insanlara siz biz diyorsunuz- evet yani biz, gerektiği zaman kafa kağıdınızı alıp, kafanıza sokar sonrada sıkarız... ***
