şu hikayeyle açıklamak da mümkün olan başlık. polis, bir gün sol görüşlü öğrencilerin ikametgahına baskın yapar.kapının hemen karşısındaki duvarda da karl marx ın devasa bir posteri bulunmaktadır. polis, öğrencileri götürürken onlara "ulan şöyle nur yüzlü dedeniz var, uğraştığınız şeylere bakın bea!" yani bence temel konu cahillik. bir insana düşman olmak için önce neler dediğini, neler anlattığını bilmek gerekir diye düşünüyorum. fakat ülkemizde "gomünüs ula bu, Allah'sız, vatan haini...." şeklinde duyulanlarla, işte iki satır ne yazdığını okumadan "ermeni bu,vatan haini.. türklüğü kirli kanlı olmakla suçluyo" gibi kulaktan dolma ve yarım yamalak bilgilerle insanların yargılandığı ve katledildiği bir ülke de yabancı da değiliz bunlara.
Sadece turkiye'de degil tum dunya ulkelerinde varolan dusmanliktir. her akli basinda insan evladi haddi zatinda bir yahudi olan karl marx'a ve tum yahudi olmayan devletleri yikma amaciyla yazmis oldugu kitabina dusmandir zaten. irkini ve milli dinini koruyan yahudiler komunizm masaliyla uyuyan, milliyetsizlestirilmis, dinsiz, allahsiz, kitapsiz bir nevi hayvan yiginindan farksiz olan insan yiginlari kolayca alt edebileceklerdi hesapta. ama olmadi iste yanlis hesap bagdat'tan dondu.
eğer iyice okuyarak, anlayarak, hazmederek, düşmanlık değil de, antipati duyuluyorsa veya bir takım kuramları yanlış bulunuyorsa sorun teşkil etmeyen olay. ama eğer ki "allahsız gomaniz din düşmanı mason" diye bakılıyorsa, vay haline bu ülkenin.
karl marx insanlığa yeni bir açılım ve bakış açısı getirmiş bir felsefeci, iktisatçı ve sosyologdur.
marx'ın yaşadığı dönemde türk aydınları aynı yerde sürgündeydiler.belki de aynı kafelerde oturdular, aynı sokakta yürüdüler ama onu tanımadılar.marx'ın ülkemize gelmesi belki yüz yıl sonra olmuştur.
sevilmeme nedeni ise olaylara, olgular ve düşünceye taraftar mantığıyla bakılmasıdır.
bir düşünceye övgü ve sövgünün ötesinde sadece bir düşünce, zenginleştiren bir yaklaşım diye bakmayı beceremedik.