düşününce iyiki türkiye de çekilmiyor diye söyleten dizilerdir bunlar örneğin prison break türkiye de çekilseydi daha 3. bölümde hapishaneden kaçarlardı sanırsam, dizi de topu topu 7 bölüm falan sürerdi sonra arka sokaklar ekibi bunları yakalayıp sezon finali yaparlardı. yeni sezondada kavak yellerinden efe, pusat ve kurtlar vadisinden de yeni transferler olurdu böyle mutlu mesut sıradan bir dizi olurdu. cnbce yerine samayolu tv de yayınlanır ve bu kadarda popüler olmazdı.
the oc eğer türkiye de çekilseydi , o zengin yakışklı ve güzel piçler öss derdinden sevişemez, türkiye koşullarına göre o kadar rahat davranamaz, birbirlerinin anneleriyle sevişemez, altlarında jiplerle gezemezlerdi. dizide bu kadar popüler olmaz en fazla kanal 7 de gösterilirdi.
heroes eğer türkiye de çekilseydi peter petrelli kopyala yapıştırın allahını yapar doyumsuz bir türk olarak güce doymaz ve dizinin en kötü kahramanı olurdu. sonra claire kahramanımıza nasılsa buna bir şey olmuyor lan diyerek yurdum delikanlıları defalarca tecavüz eder kötü yola düşürürlerdi ve bir hayat kadını olarak izlerdik diğer sezonlarda. e dizide bu kadar popüler olmaz en fazla star tv de perşembe akşamları saat 22.00 seansında gösterilirdi.
(bkz: prison break).
--spoiler--
scofield caddelerde koşarkan bütün dönerciler işi gücü bırakıp kendisini seyreder. ayrıca çiftliğin altını kazarken belediye tarafından yakalanabilirler.
--spoiler--
(bkz: the sopranos)
özellikle bada bing sahneleri sonrası rtük'e gelecek "gençlerimizin ahlaki gelişimini engelliyor" telefonlarını düşünemiyorum bile.
eğer benim ülkemde de bir dizinin her bölümü için milyonlarca dolar harcansaydı, eğer bütün oyuncuları ingilizce konuşup alt yazılı bir şekilde ekrana getirilseydi ve benim ülkemin dizisi aslında new york da çekilseydi heba olan dizinin aslında bizim ülkemizin dizisi olduğu anlaşılacaktı. dünyanın televizyon başında en çok oturan toplumu amerikan toplumu olduğu için ve hollywood gibi bir devi-abd silahtan sonra en çok parayı hollywood filmlerinden kazanıyor- arkasına aldıkları için bu kadar mükemmel diziler ortaya çıkabiliyorlar.
ilk bölümler kaçırıldıysa dvd ler bulunup ara kapatılıyor sırf ortamdaki muhabbete ortak olmak için. ancak aynı kişi kurtlar vadisi konuşmaları esnasında "ben televizyon seyretmem" diyebiliyor.
sonuç olarak demek istediğim; ülkemizin kendi kaynaklarını kullanarak binbir zorluklarla çektiği dizilerde birçok mantık hatası var diye seyretmiyoruz fakat lost olsun, dexter olsun veya heroes olsun bu tip dizilerdeki akla mantığa sığmayan yanlışlıkları sadece "olur bu kadarı canım" deyip geçiyoruz. sırf amerika da izleniyor diye izlemek zorunda değiliz, bence lost seyretmek bir etiket değil.
coupling: o espiriler rtük tarafından engellenir.
csi: arka sokaklar kısmen olay yeri inceleme tarzında ilerlediği için heba olduğu gözler önüne serilmiştir.
aslında sorun yapımcıların büyük paralar harcıyamamasından kaynaklanmaktadır.
(bkz: pushing daisies)mahvolur dizi yani hem çekmezler, zaten ne öyle dokunuyor ölü canlanıyor. tedavi ediyorum diyen hacılar hocalar parayı vururlar hem. üfleyecek nefes kalmaz. çekmesinler yani.*