yolda yürürken ''of anam ben bunun belini kırarım'' dediğin vakitte, ''olm şu kız varya..'' diye bir soru duyacakken ''o kız değil kadın'' dediğinde, her haftasonu arkadaşlarınla kerhaneye ''karıya vurmaya'' gittiğinde senin bekaretin neredeydi ulan? komşu kızıyla ilgili fantaziler kurarken eline mi verdin bekaretini,yoksa yüzücü müsün?
elini sikmekten fırsat bulamadığından bir kere açıp ''nur suresi 3. ve 5. ayet''i okumayıp
''müslüman olduğum içim bakire kız arıyorum'' dediğin vakit kızlarda aradığın saflık neredeydi yavşak? **
aslında zorluk olarak tanımlanan durum bakire olan kız bulmanın değil de insan gibi insan bulmanın zorluğudur. nitekim alın o zaman evinize bir şişme kadın onlarla yatın ya da durun bir hocamın da dediği gibi bir rulmanda işinizi görür. böylece hem memlekette bakire kız mevcudu azalmaz hem siz de artık eliniz yerine başka bir "şey"le tatmin olursunuz.
şimdi şöyle bir durum var; sanki bakire hatun bırakıyorlar da bakire hatun istiyorlar sonra..!
nasıl bir ikilemdir bu yau? biriyle çıkıyorsun ediyorsun,bir ay geçmeden adamın istediği şey belli oluyor.ondan sonra da başlıyor muhabbetler; yok bakire kız yokmuş da,yok el değmemiş kır çiçee isterlermiş de,bik bik bik..
yok kardeşim öyle yağma ! madem bakire hatun istiyorsun o zaman sen de bakire bırak adamım. madem el değmemiş kır çiçee istiyorsun o zaman elleme sen de. olay bu kadar basit..
bakire olmayan bir kızı, kullanılmış mal gibi değerlendiren zihniyetin yaşadığı zorluktur. gün geçtikçe önemini yitirmekle birlikte, geri kalmış ülkelerde halen bir sorun olmaya devam etmektedir.
- hüsnü ne arıyosun allaasen?
- kızmayım diyoruuum, olmuyor mübeccel; be adam! kutuyu açarsın, neden almazsın? ben kime satarım şimdi bunu?
- ay hüsnüüüü! düşündüğün şeye bak... yolu var kocacım, yolu var; açılmış kutuların kenarına yapışan yuvarlak bantlar var şimdi, zar gibiler... "ilk açan siz olun" yazıyor üzerinde... emin ol hüsnücüğüm, sırf bunun için alan var. son kullanma tarihi geçmiş-geçmemiş milletin umurunda değil... ilk o açacak ya o ona yetiyor...
avrupa birligi uyum surecinde en buyuk engel, ulkenin refah seviyesinin yukselmesindeki yagene ayakbagı, ahlaki cozulmenin gostergesi, kıyametin habercesi, vucuttaki dogmus/dogmamıs yag oranlarının dengesini alt ust eden etmen, kuresel ısınmayı tetikledigi icin kutup ayılarının katili, apolitik gencligin olusmasındaki en buyuk faktordur. kısacası illettir, cok buyuk beladır. ulkemizi olumsuz yonde etkiledigi icin de amerika ve diger dıs mihrakların bir oyunudur.
4 yıl üniversitede *, 4 yıl iş hayatında * onlcarca kızla yattıktan sonra,
(bkz: benim karım bakire olsun.) *
tam tersi kızlar için de geçerlidir. ama söz konusu entrye kız, kadın, bekaret kelimelerini kullanarak giriş yapsaydım taşlanırdım. evet bu sözlükte ve türkiye de durum böyle.
onlarca erkekle yatıp bakire olmayan kadınlar madem cinsel serbestliği seviyorlar, kendi halet-i ruhiyesinden anlayan bir erkek mutlaka bulacaktır. lakin istatistikler boşanma oranının arttığını söylüyor. acep neden?
Gece gündüz kızlarla gezip, yatıp kalkan ondan sonra da iş evlenmeye gelince 'abi sıfır bulamıyoruz bari az kullanılmış olsun' diye dolaşan danalara ait bir görüş.
"sen sevişmiyon da kim sevişiyo kardeşim?!" sorusunu akıllara getiren sosyal durum. zira birileri bu bakire olmayan kızlarla sevişmiş ki bakireler mumla aranır olmuş...
edit: demek ki ülkemizde çok hızlı bir çapkın var. bütün bakirelerle o sevişmiş!