turk milletinin suskunlugu

entry8 galeri0
    ?.
  1. Yaşanan onca gelişmeye rağmen bir milletin sessizliğini korumasıdır. Hayırlara vesile olur inşallah.
    0 ...
  2. ?.
  3. olduk olmadık heryerde konuşan yurdum insanının;

    sular kesilince,
    elektrikler gidince,
    hastanelerde kazayla! insanlar öldürülünce,
    vatana açıkça saldırılınca,
    insan hakları çiğnenince,
    ev kirasına ve diğer ihtiyaçlara olmadık zamlar yapılınca,
    anasına atasına saygısızlık tavana vurunca,
    deniz kenarları yabancılar tarafından parsellenince,
    okulları pislik yuvasına dönüştürülmeye çalışılınca,
    eğitim seviyesi düşünce,
    ormanları yakılıp yerine villalar yapılınca,
    kpds,kpss, öss gibi bir çok saçma sapan sınav hayatın anlamı haline gelince,
    bir lokma ekmek için insanlar türlü hallere düşünce,
    gencecik insanlar parasızlıktan tedavi olamayıp ölünce,
    zengin fakir uçurumu gittikçe derinleşince,
    adaletsiz kazanç "ticaret zekasına" dönüşünce,
    namusun, dinin, örfün, adetin adı demodelik olunca,
    içi boş metalar insanların etiketi haline gelince,
    halkın onuru ve şerefi çiğnenince,

    susması durumudur.
    (bkz: susma sustukça sıra sana gelecek)
    1 ...
  4. 1.
  5. bana dokunmayan yılan bin yasasıncılıktan dolayı olusan durum . herkes tutturmus bir yol gidiyor .çıkarlar coğusu için ahlakın , terbiyenin , saygının ,sevginin , insanlığın coktan önüne gecmiş bile . herkes herseye alısmıs birsürü çirkeflik artık normalleşmiş , hergün biraz daha koyunlasıyoruz .düşünmek zor geliyor artık millete yönetilmek herseyi olduğu gibi kabullenmek , düşünmekten daha kolay geliyor .
    0 ...
  6. 2.
  7. sessiz bir çığlıktır. askerlerimiz kaçırıldığında bayrak astık. hala duruyor. üstelik mahallede çoğu evde aynı olay geçerli. kırmızı al bayraklar, ne mutlu türküm diyene afişleri. sanırım bu suskunluk değil. tabi anlamayanlar olabilir. zaten herkes her şeyi anlasa sorun kalmazdı.

    edit: gerekli cevap verilecek. bekle gör.
    0 ...
  8. 3.
  9. pekte sessiz bir millet değiliz kanımca, yani çıkan ses cevizin kabuğunu dolduracak ses değil ama bu ülkede 27 milyon başbakan, 8 milyon cumhurbaşkanı, 21 milyon genelkurmay başkanı, 17 milyon bakan, 15 milyon yargı mensubu, 14 milyon ana muhalifet lideri ve daha niceleri varken bu millete nasıl sessiz deriz.
    keşke ses olsada geçtim cevizden fındık kabuğunu doldursa.
    ama ne yazık ki bilende bilmeyende konuşur konuşur konuşur...
    0 ...
  10. 4.
  11. 5.
  12. günlerdir meydanlarda yapacağını yaptı zaaten daha ne bekliyorsunuz denilesi mesele. ne yapcak lan daha? ne sanıyorsunuz ki siz kitleyi! kitle elitlerin yönlendirdiği, manipüle ettiği, işine geldiği zaman onu coşturduğu, işi bitince de bir kenara atmakta beis görmediği bir topluluktur. hem ne bilir ki kitle? tek başına bir hiç olan kitle üyeleri kitlesel güçle kendilerinden geçerler. farklı kollardan bir nehir gibi çağıldarlar.

    askerdeyken en anlamlı sözlerden birinin levhada olduğunu gördüm: "memleketini en çok seven görevini en iyi yapandır." halkımız bunu pek bilmez. yahudiye küfreder ama yahudinin sahip olduğu iş ahlakından zerre miskal nasiplenmemiştir. maliyede denetçilik yaptığım zamanları da hatırlarım. insanımız pek vergi vermezdi. yani kendi görevini, ödevini eda etmekten alabildiğine acizdi. bir asgari ücretlinin ödediği vergi kadar bir vergi ödemekten bile acizdi insanımız. sorulduğunda ben zekatımı veriyorum diyenler de vardı. bu köşe dönmecilik zihniyeti bu hale getirdi hepimizi. anlatayım. talebelerim size azıcık da kamu maliyesinden bahsedeyim. kafanız basmaz, siyaseti gazete sayfalarından ibaret sanırsınız.

    bir devletin gelir ve giderleri vardır. giderlerin karşılanma biçimi üç türlüdür: vergi, borçlanma, emisyon artışı. vergi en temelidir. vergiden elde edilen gelir artan harcamaları karşılamaya yetmiyorsa bu kez borçlanma yoluna gidilir. borçlanmanın da dış ve içten yapılmasına göre ekonomik etkileri değişiktir. ekonomide yapılan hiçbir faaliyet yansız değildir. borçlanınca devlet borçlandıklarına bağımlı hale gelir. aradaki ayrıntıları anlatmıyorum sıkılırsınız. borç verenler derler ki, bak arkadaş sen petrolünü dogal gazını, yatırm malları ara mallarını yurtdışından alıyorsun. borç vermezsek ekonominin allak bullak olur. tepe taklak olursun alimallah. ayağını denk al. sen de ayagını denk almak zorundasındır. çünkü daha büyük yıkımlara küçük yıkımları yeglersin. devlet yönetmek ciddi bir iştir evlatlarım. öyle hadi lan girelim oraya, alalım lan burayı demekle olmaz. götünden uyduran ahmaklar olayın vehametinden ve bilgisinden bihaber olan devekuşları mesabesinde bakış açılarına sahiptir. herşeyin bir ilmi olduğu gibi siyaset ve ekonominin de bir ilmi vardır. kahvehane, kıraathane tedrisatıyla olmaz bu işler. yeterince açıklayıcı oldu sanırım...
    1 ...
  13. 6.
  14. bayrak asmak, ışık kapatıp açmak gibi kimsenin sikinde olmayan aktivitelerle bozulduğu düşünülen suskunluktur.

    Sabrımız taştı gibi nutuklar artık inandırıcılığını yitirmiştir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük