insana çoğu zaman şaşırtıcı gelse de aslında avrupa'nın ve* dünyanın çoğunun şaşırıp kaldığı taharet musluğu icadını bulan mantık.*
(bkz: avrupaya seyahatte taharet musluğunun olmadığını sonradan öğrenmek) (bkz: görevliye ıslak mendil reyonu sormak)
pratik zekanın eseri olan durumdur. şöyle ki; 8 euroluk havuz parasını vermemek için yan duvardan atlamak, amerika da kütüphanelerden cdleri alıp kopyalamak, elektronik alet alıp üç ay kullandıktan sonra türkiye ye dönerken iade edip parayı geri almak... bunlar böyle uzar gider.
diğer mantıklarla karşılaştırıldığında 10 numara olan mantıktır. dünya üzerinde tanıdığım ingilizin aklında futbol ve bira , almanın aklına karı ve bira , yahudinin aklında para ve para , fransızın aklında karı ve kurbağa (uzar gider) varken , türk mantığını bir türk (?) olarak hor görmek , sadece "karı" olarak tanımlamak ne büyük bir cehalettir , anlamak zor. bir türk olarak bir ingilizden daha iyi ingilizce konuştuğunuzda şaşırır ve iki dili nasıl bu kadar iyi konuştuğunuzu sorar ; sanırım bu her şeyi en güzel açıklayan tümcedir.