18 yaşına kadar türk edebiyatını, hatta dünya klasiklerini okumuş ve iyi bilen, günlük yaşamında yararlanan, mezun öğrenci. türkiye'deki milli eğitim okullarından mezun olan her yüz kişiden 95'i bunu çok iyi yapar.
edebiyat derslerinin hâlâ ve ne yazık ki "okuduğumuzu anladık mı?" sorularıyla işlenmesi ve gereksiz bir ders olarak görülmesi sebebiyle karşımıza çıkan mezundur.
türk edebiyatı ne kelime edebiyat ın ne olduğunu da bilmeyen kişi halidir, hele şimdiki rezil eğitim sistemi içinde ele alacak olursak adını bile yazabilmesi büyük avantaj aslında da, kişinin kendini, dilini, geçmişini de tam olarak bilememesi gibi bir şeydir.
ders kitabının birinci sayfasında göktürk yazıtları ikinci sayfasında namık kemal üçüncü sayfasında divan edebiyatı olunca gayet normal olan durumdur.
ortaokuldan okuma zevki sanat zevki tatmadan gelmiş öğrencilere türk edebiyatını sevdirmenin ayrı bi yük olduğu, ezberci ve bilgi düzeyinde kavrama amaçlı öğretmen merkezli eğitimi ısrarla devam ettirmeye çalışan öğretmenlerin de bu sorunbdaki payı azımsanamaz.
sabahtan akşama kadar arapçı ve kumarbaz necip fazıl kısakürek'in şiirimsilerini okutur salıverirsen, bugün o insanlar facebook'tan başka bir yerde edebiyatla uğraşmaz, kitap okumaz. demek ki okutup, öğreteceğimiz yazar-şairlere de dikkat etmemiz gerekiyor.