turist : Nerdeyiz abi şimdi
profosör :Galaksinin en büyük gezegenindeyiz
turist : kasımpaşaya yakın mı yani burası ?
profosör : kasımpaşadan 3 milyon yılı uzaktayız
turist :hee desene nalıncı yokuşundayız o zaman.
-ulan ben cevherim be cevher! öldükten sonra anlayacağınız kıymetimi. (geleceğe selam çakmış sadri baba)
spak: tepkileri insanınkini andırıyor ama anası başka babası başka gezegenden olmalı.(ulan ya bu cümle başka milletten birinin aklına gelmezdi, senarist genetik bilgisinden katmış filme)
Sadece Türk sinemasına değil, dünya sinemasına da bir çok konuda öncü olmuş 1973 yapımı filmdir.
Filmin uzay gemisi sahneleri halkali'da bir stüdyo'da; gezegen sahneleri ise efes'te çekilmiştir.
Sadri alışık'ın filme kattığı dinamiği tartışmaya gerek yok. Fakat yan rollerdeki kişiler de rollerinin hakkını vermiştir. Ki zaten bir çoğu o dönem dünyayı kasıp kavuran star trek'te seslendirme yapmaktaydı.
Turist Ömer silah zoruyla nikah masasına oturtulmuştur ve allah’a Dua eder:
“Allah’ım bir sebep gönder de beni Buradan yok et, toz et, yok et yarabbim!”
Turist’in duası kabul olmuş ve profesör onu zaman makinasıyla galeksinin (aynen böyle söylüyor) en uzak gezegenine (yani efes’e) ışınlamıştır. Turist kendini birden bu harabeler içinde bulunca kendi kendine konuşmaya başlar:
“Hey ulu tanrım, yarrabbim duamızı kabul ettin insanın kıt olduğu yere getirdin, vicdanımızla baş başa bıraktın bizi.”
meşhur çiçek besleme sahnesinde kadın çiçekler için “onlar benim çocuklarım” der. tam bu sırada tuz yiyen canavar gemi tayfasından birinin kılığına girmiş ve turist’in ellerindeki tuzu yemeye başlamıştır. turist ömer efsanevi cümleyi kurar: “ ablacım senin çiçeklerden biri büyümüş de el öpüyor allah bağışlasın.”