Bir takım karanlık ellerin gerçekleştirdiği olaydır, günümüzde ise Özal'ın bazı kesimler tarafından neden sevilmediği büyük bir soru işaretidir ve bu soru işaretini giderebilecek birisi varsa bana ulaşsın lütfen.
malum durumdur. ''yolsuzluğun belgesi olmaz'' denir ancak; bugün gazetesinin sızdırdığı otopsi raporunda da belgelidir. bu 'yolsuzluğun' belgesi olmasaydı bile şehit edildiği apaçık belliydi. ( http://trosmtr.blogspot.c...ut-ozal-ve-burokrasi.html )
bir kesimin umudu olmuştur, dua ederler böyle bir sonuç çıksın diye. ardından olacaklar belli "bizi eyizolağ, bizi eziyolağ" muhabetti...
ki bunu yapanlar elitist bir zümre, artık nasıl ezilmekse. musa görünümlü firavunlar...
zaten bu kadar, tantana ve yıllardır dinlendirilen iddialardan sonra, aksi bir sonuç çıkmaz. mübarek adam cesedi çürümemiş falan, bi ara mezarının yapımında evliyalar çalıştı deniyordu.
ne meraklıyız arkadaş kahraman ve ermiş insan yaratmaya...
semra özalın kendi eşini zehirlemiş olabileceği iddiasıda yüksek sesle tartışılır olmuştur artık. yoksa tabutun açılmasına niye karşı çıksn yıllardır ağlamıyormuydu adli tıp raporu yok diye?
bu durumun altından bişi çıkmazsa iyidir ortalık yatışmışken birden birilerinin ayaklanıp tekrar cesedi inceletmesi pekte normal gözükmüyor yakında kokusu çıkar diye düşünüyorum.
öldüğü zamandan beri bir çok kişinin zehirlendiğini dillendirdiği aşikar; kesin otopsi raporunun açıklanmasından sonra da ortaya kesin olarak çıkacağını düşündüğüm mesele...
aslına bakılırsa bu kadar ciddi bir meselenin ülke içerisinde şok etkisi oluşturması beklenir, türkiye cumhuriyeti ne aciz bir devlettir ki cumhurbaşkanı zehirlenerek öldürülüyor ve bunu ancak 20 yıl sonra ispatlama çabasına girişiliyor, asıl hengame bu iddia doğrulanırsa...
ayrıca kendisini zihin kontrol operasyonları uygulandığı da bazı kişiler tarafından dillendirilmektedir; ve hatta birebir şahitleri vardır, bu meselenin ispatı ise mümkün olmamakla beraber savcılara bu mevzuyla ilgili suç duyurusunda bulunulmuştur.
zehirlenmiş midir bilemiyoruz. cesedinin bozulmamasından ruhani anlamlar çıkarmayı ağır şakirt arkadaşlara bıraktık biz.
ancak 80'lerde ''hortumculuk'' terimini illegal hale getirerek asıl zehri bu millete modernleşme, global ekonomi...zırvalarıyla bir güzel yutturmuştur. ve verilen zehir o kadar etkiliymiş ki bu yolda ilerleyenler malesef bugün de din, vatan, millet... laflarıyla milleti söğüşlemeye devam ediyorlar.
umrumda olmayandır, kürtleri şımartıp tepemize bindiren bir başbakandır neticede. ha, liberalizm konusunda ulaşırız, ben de kapitalistim ama; zamanında bu sorunun üstüne gitmemek bugünleri doğurduğu için, sevmem özal'ı.
özal'ın hem orta doğuya hemde orta asyaya yönelik politikaları, azerbaycan-musul-kerkük 3lüsünü türkiyeyle birleştirmek istemesi vs vs tarzında ki politikalar sonucunda geniş bir konsorsiyum özal'ı öldürtmüştür..
bu konsorsiyumda abd-israil-rusya-ingiltere-çin-iran gibi ülkeler vardır, hepsinin payı mevcuttur özal'ın öldürülmesinde..
tabi türkiye içinden bu zehirlenmeye kimler katıldı, kimler yardım etti, esas bunlar araştırılmalı..
hükümete göre mutlaka olmuş olması gerekendir. şöyle ki ölüyü diriltme yöntemi olsa adamı diriltip öldürtecekler. bekir bozdağ, adli tıp şüpheleri gidermemiştir diye açıklama yapmış.
--spoiler--
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Adli Tıp Kurumu'nun 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili raporunun, şüpheleri ortadan kaldırmadığını ifade ederek, ''En azından benim şüphelerim devam ediyor'' dedi.
--spoiler--
Ahmet Özal ın açıklamasına göre zehirlendiği kesindir. adli tıp raporunu gördüğünü ve babasının zehirlenerek öldürüldüğünün kesin olduğunu söylemiştir.
