yurt dışında 'türkiye' dendiğinde 'özal'ın ülkesi mi?' diye sorarlardı özal döneminde. özal, türkiye'yi dünya arenasında önemli bir konuma getirmek için önemli ve zekice çabalar göstermiş, demirel ise lafla peynir gemisi yürütmüştür. özal'ın musul-kerkük konusunda amerika'nın sözüne kanması ve kazık yemesi ise eksi yönlerindendi. baş belası çekiç güce müsade vermiştir.
turgut özal o dönemin ve sonrasının dünyada etki bırakan batılı liderleri ile birlikte anılırken, süleyman demirel ortadoğunun 30 yıl yerinden kımıldamayan dirayetsiz politikacıları ile birlikte anılır. biri türkiye'ye bilgisayar ve bilgi işlem sistemlerini getirirken diğeri bilgisayarın düğmesinin nerede olduğunu bile bilmez. kısaca hatalı bir karşılaştırmadır, şu daha mantıklı olabilir:
her ikisinde tüccar zihniyetinde olup özal demirel e göre daha başarılıdır. dışarıdan getirmek daha ucuz diyerek ithalata yönelen, ne patatesi lan buralarda arabalar üreteceğiz diyerek sakarya ovasına fabrikalar kuran zihniyette bu tüccar zihniyetidir. dışardan getirmek daha ucuz fantazisi ile içerideki üretimi baltalayan ve ülkeyi her geçen gün daha çok dışarı bağımlı hale getiren bu abilerimizdir.ülke kurumları ile dalga geçen bu devlet adamlarının miraslarından biri de kendi dönemlerinde ortaya çıkan zenginlerdir.
turgut özal başarılı bir devlet adamıyken, süleyman demirel başarılı bir komedyendir.
turgut özal başarılı bir siyaset yapmışken, süleyman demirel başarılı bir stand-up ortaya koymuştur.
turgut özal öldü ama hala iyiliklerle anılıyor, süleyman demirel yaşıyor ve hala güzel anılmıyor. ama komik adam bak o konuda turgut özal'a tur bindirir.
biri köprüyü satıyorum uleyynnt demiş ve satmıştır. özelleştirme.
diğeri herkese 3 anahtar demiştir. ömrü vefa etmemiştir ve cumhurbaşkanı bile olmuştur. olsun bize az bile...
