öncelikle; cumhuriyetin laik kurumlarına bok atmak için fırsat kollayan türban fetişistlerini hayal kırıklığına uğratacak ama, olay türkiye sınırları içinde geçmiyor.
sonralıkla; belçika'nın brüksel kentinde olmuş bitmiş her şey. Belçika'da kitap ve kırtasiye satışı üzerine mağazalar zinciri bulunan "Club" şirketi, bir kadın çalışanının iş yerinde başörtüsü kullanma talebini geri çevirmiş, kadının buna rağmen iş yerine başörtüsüyle gelmesi üzerine, şirket aynı gün işine son vermiş.
türbanlı hatunumuz da şirketi brüksel iş mahkemesine şikayet etmiş, müslüman olduğu gerekçesiyle ayırımcılığa hedef olduğunu savunmuş.
iş yerinde müşterilerle doğrudan teması olanların, "görünür bir şekilde herhangi bir dini giysi ve sembol taşımayacağı" kuralını bütün personeline uygulayan "Club" firması, savunmasında, bu tür girişimlerin, "firmanın tarafsız, her kesime açık, aile havasındaki imajını yıpratabileceği" görüşünü ön plana çıkarmış.
brüksel iş mahkemesi kadını haksız bulmuş ve kararında, "din özgürlüğünün tartışma konusu olmadığını ve sorgulanmadığını" belirterek, işverenin işçiyi "bir dine bağlılığı" nedeniyle değil, "iş yerinde herkese uygulanan kuralları kabul etmemek" gerekçesiyle işten çıkardığını kaydetmiş.
türkiye cumhuriyetinin laikliğe bağlı kişi ve kurumlarını her fırsatta kıyasıya eleştiren, tabiri caizse, itin götüne sokan avrupa birliği'nin merkezi olan brüksel'deki iş mahkemesinin verdiği karar, aslında ab'nin tavrını net bir şekilde ortaya koyuyor: "kendi sınırlarımız içinde bölücülüğe, gericiliğe asla izin vermeyiz, türkiye'nin başına bela olacak her türlü melaneti sonuna dek destekleriz".
ayrımcılığın ve şekilciliğin hat safhasıdır. kılık kıyafetleri değiştirmeye çalışmaktansa insanların kötü niyetlerini ve fikirsiz beyinlerini değiştirmeye çalışsak ne çok şey değişirdi. içtekileri dışta aramak ne saçma bir hadisedir. eğer bir insan işini doğru ve hakkını vererek yapıyorsa takdir edilmelidir eğer işini yapmıyor yolsuzluk gibi eylemler gerçekleştiriyorsa da işten uzaklaştırlılmalıdır. eğer birilerinin bir şeyleri sembol haline getirmesi ve bir öretünün fikir sembolü olmasını istemiyorsak zaten bu detaylara takılmayıp asıl eylemlere bakmalıyız. ancak neye ayaraki? nasılsa bizden başka olan herkes kötüdür, hiç anlamadan dinlemeden şekline göre yargılayalım atalım bitsin.
