fadime şahin vakasını hatırlatıyorum hepinize arkadaşlar. o zamanlar türbanlı insanlara sokakta laf atalırken ve de onlara yönelik tacizlerde bulunan hatta başörtüsünü eliyle çeken insanlar gördüm. evet hem de ankara da. üniversitelerde elinde tepsiyle yemek kuyruğunda bekletilen başörtülü insanlardan bahsetmiyorum bile.
aslında türban tartışmalarının alevlendiği şu dönemlerde tekrar tüm başörtülü insanları lekelemek ve onları zor durumda bırakmak adına fadime şahin gibi bir olayın gerçekleşmesini beklemek mantıklı olsa gerek.
nasıl mini etek giyen bayanlara orospu gözüyle bakmak mantıksızsa başörtüsü takan insanlara bu muameleyi yapmak çok yanlıştır. bu iki davranış arasında ise hiç bi fark yoktur.
ülkemizde çokca görülür. bide abi ben türbana karşı değilm onu kullanana karşıyım diyip işin içinden sıyrılıyorlar.
eski yök başkanlarından ali doğramacının bir esirdir bu türban. onun zamanında baş örtüsüne karşı yasak gelince kendisi bir açıklama yapıyor 'biz baş örtüsüne karşı değiliz onu kullananlara karşıyız hem türban yasak değil onla girsinler.' şeklinde açıklama yapıyor. dikkatinizi çekiyorum eski yök başkanı böyle bir açıklama yapıyor. şimdi ne oldu da 'biz türbana karşıyız başörtüsüne karşı değiliz.' tümcelerini duyuyoruz. bu işi coçuk oyuncağına cevirdiniz bırakın insanlar istedikleri gibi inansın (tabiki başkalarının inançlarına müdahale etmedikleri sürece) eğtitim ve yaşam haklarını ellerinden almayın.
din merkezli bir parti iki dönemdir tek basına iktidar olmasına rağmen,
değişmeyen bir durumdur...
halbuki tam tersinin olması bekleniyordu, ikisinin ortası en uygunudur...