ergenekon üyesi bir niyazidir kendisi.
islam hakkında sürekli yalan hadisler kullanmış, ayetlerin anlamını değiştirmiş ve bu şekilde bir çok vatandaşımızı kandırmıştır.
(bkz: gerçek din bu)
(bkz: süleyman ateş)
edit: eksileyen arkadaşlar özele gelsinler. iddiasına girerim bu adam hakkındaki görüşlerinizi 10 dakikada değiştiririm.
imam bir babanın oğlu olarak çocukluk ve gençlik yıllarında fıkıh, kelam, tefsir ilimleri gibi zorlu eğitimler görmüş, zekası ve çalışkanlığıyla bunların üstesinden gelebilmiş, zaman içerisinde müftülüğe kadar yükselmiştir. 8. yy arapçasına kendi dili gibi hakim olduğu söylenir. doğup yetişirken içinde bulunduğu zümreye rağmen pozitif bilimlere ilgi duyan ve atatürkçü çizgide ilerleyen bir türk milliyetçisi olduğunu söyler. araştırmacı ve aklı odak alan bakış açısıyla kuran dışı kaynakları da araştırmış ve kafasındaki kuşkuların üzerine gitmiştir.
sadece imanın körleşmiş gözüyle kabul edilebilecek denli mantıksızlıkları ortada olan ayet ve hadisleri bilimsel bakış açısıyla irdeleyip kendi deyimiyle ''karanlığa ışık tutmaya çalışmış''tır. eserlerinde kaynak olarak sadece ve sadece sahih hadis kitapları ve kuran'ı baz almıştır. diğer din ve toplumlarla birlikte karşılaştırmalı olarak araştırmalar yapmıştır. yazılarını yayınlatmakta mecra bulma sıkıntısı çekmiş ve çeşit türlü zorluk ve engellere rağmen 2000e doğru dergisi ve ölümünden sonra da kaynak yayınları sayesinde okurlarla buluşmuştur.
din bu adlı 3 ciltlik kitaplarında;
- islamiyet öncesi arabistan ve civarı toplum yaşamı, bilgi düzeyi ve teolojisi hakkında dikkat çekici bilgiler sunmuş, islamcı çevrelerde bahsedilen denli cahillik ve yoksulluğun olmadığı, * kızların diri diri gömülmediği, muhammedin yoksul olmadığı aksine varlıklı bir kabile şefi olduğu, muhammed'in islamiyeti oluştururken iranlı kölelerinin anlattıklarından, yemen'de daha sonra öldürttüğü hocasından, çevresinde bulunan yahudi ve hıristiyan gelenek görenek ve kitaplarını ve en önemlisi sabiilerin* yazı ve geleneklerinden yararlandığına ve muhammedin hayatının iç yüzü gibi daha bir çok konuya değinilmiştir.
- kuran'ın aslında bahsedilenden 3 katı fazla sayıda ayete sahip olduğunu, halife osman döneminde orjinalleri*nin yakıldığını ve bahsedilen gibi kuran'ı ezberlemiş bir kalabalığın olmadığını aksine 4 hafızın mevcudiyetinden bahsedildiğini aktarır.
- kuran içerisindeki zıtlıkları* tespit etmiş, insan ürünü olabilecek mahiyetteki ayetleri irdelemiş, bozulmuş olduğu iddia edilen tevrat'ın aslında bozulmamış olduğunu ispat ederek ve tevrat olmadan kuran'ın anlaşılamayacağını anlatmıştır.
- kadına ikinci sınıf vatandaş değeri biçildiğini ve hatta bazı yerlerde mal olarak görüldüğünü anlatır. modern kadının ve toplumun sığamayacağı bir elbise olan şeriatı ana kaynaklarıyla tasvir eder.***
- hoşgörü dini olarak lanse edilen islamın* baskı altında olan ilk döneminde pasif ve ılımlı, yayılma döneminde ise saldırgan bir tutum sergilediğini belirterek, -bakara 191, nisa 89-91, tebbet 5- ayetlerinde görüldüğü üzere inanmayanların ise öldürülmesini emrettiğini anlatmıştır. ör. peygamberin damızlık develerini çalan üç hırsızın kolları ve bacakları çaprazlama kesilmiş ve ölüme terkedilmiştir. (bkz: sahihi buhari muhtasarı tecrid-i sarih tercemesi cilt 1. hadis no:172) vs. vs. ilk etapta aklıma gelen konular bunlar.
müftülüğü esnasında gerçekleştirdiği çeşitli sosyal faaliyetleri, farklı bakış açısı ve atatürkçü görüşe sahip olması yüzünden solcu ve maksist diye yaftalanmış, sürgün üstüne sürgün yemiştir.
yaşadığı dönem içerisindeki laikliğe aykırı, dinci/gerici oluşum ve faaliyetlere karşı durmuş, tehlikelere işaret etmeye, yazılarıyla toplumu aydınlatmaya çalışmıştır. sav ve tezlerini çürütmeyi başaramayanlar küfür ve tehdit yoluna gitmişler, elle tutulur bir eleştiri getirememişlerdir. ve malesef günümüzde de halen onu anlamaktan uzak ve küfretmekten başka bir şey yapamayanların çoğunlukta olduğu aşikar.
öldürüleceğini bile bile karanlığa küfretmektense bir mum olup etrafına ışık yaymaya çalışmış ve malesef bu uğurda öldürülmüştür. yaşadığı dönemin türkiye'sinde gerçekleşen ve dikkat çekmiş olduğu vahim konuların günümüzde katlanarak ve tehditkar bir biçimde toplumsal yaşama tecavüz etmekte olduğunu görünce eksikliği daha derinden hissedilmekte. karanlığın sona ermesi için daha nice turan dursunlar, ilhan arseller, bahriye üçoklar, muammer aksoylar gerekli bizlere. mustafa kemal'in de dediği gibi tek yol gösterici olan ilmin yolundan ayrılmamak en önemli çizgimiz olmalı.
fikirleri yüzünden hoşgörülü bir biçimde katledilmiş aydındır.
müslümanların, tüm ateistleri ve evrimcileri birinden para almakla suçlamasına akıl sır ermez.
arkadaş sen inanıyorsan inan alemin akıllısı bir siz misiniz?
yok bunlar şu örgüt yok para aldılar.karşında bilim var bilimsel açıklaman cevabın varsa verirsin yoksa konuşmayacaksın.
kendisi hakkında, ''kimse karşısına çıkamadı'' denilen mürted yazar. din alimi değildir, ''keferelik'' alimidir.
islam tarihinde bunlardan çok vardır; turan dursun onların yanında kim ki?
islam dairesine mütercim olarak girip, felsefe hareketlerinin başlamasını sağlayan ibnu'l mukaffa... daha sonra eski dininden kalma şeyleri islam'a ''felsefe'' yoluyla sokmaya çalışınca, dinden çıkan; kur'an'ın vecizliğini kabul etmeyip, kur'an'a nazire yazmaya çalışan, islam halifesine ''toprak reformu'' öneren ibnu'l mukaffa... bazı yolsuzlukları ortaya çıkardığı için, halkın da kendisine karşı olumsuz bakışı, zerdüştlüğü islam'a sokmaya çalışıp, başaramayınca dinden dönüşü de bahane edilerek öldürüldü... dinî bir mesele yoktu ortada, halifeyle kişisel husumeti vardı. öyle ki, halifeye sert ithamlarda bulunmuş, yazdığı bir eman belgesine: ''eğer sen bu şartlara uymazsan kafir oğlu kafir olursun, karın boş olur, kölelerin azat olur'' gibi ağır sözler koymaktan çekinmemiştir.
gerçi, ibnu'l mukaffa'nın dinden çıkıp çıkmadığı da tartışmalıdır ya, geçelim...
mu'tezile ekolünün başı, eflatun'un şark temsilcisi en-nazzam... o dönemde bir tartışma vardır dünyada: tevhid mi üstün, teslis mi? tüm alimler oturmuş, felsefe ile işi çözmeye çalışmaktadırlar. o sırada da en-nazzam, rasyonalist mu'tezile mezhebinin en tepesindeki imam.
kendisi hakkındaki bilgileri, zahiriye mezhebi imamı ibn hazm'ın güvercin gerdanlığı isimli eserinden alıyoruz. bu kitapta, ibn hazm aşkı anlatıyor ve kendi senediyle ettiği rivayette nazzam hakkında şunları söylüyor:
--spoiler--
nazzam... mutezile ekolünün başındaki adam. deniyor ki: nazzam bir hristiyan kadına tutulmuş. ne yaptıysa bir türlü kadını etkileyemiyormuş. en sonunda kadın, nazzam'ın hristiyan olması karşılığında onunla beraber olabileceğini söylemiş. nazzam bunu duyunca ne yapacağını şaşırmış. herkes, nazzam'ın sapıklıklarına, o hristiyan kadına aşık olmasının neden olduğunda hemfikir.
--spoiler--
evet, nazzam öyle sapıkça şeyler yazdı ki; teslisin, tevhidden üstün olduğunu iddia etti. sonra da kendi başında olduğu mu'tezile mezhebinden atıldı. zaten bizim 'çeyrek alim'lerimizin, hristiyanlar tarafından kandırılması pek vakidir. turan dursun da, bir röportajında şunları söylemiyor mu:
--spoiler--
bir tarafta hristiyanlık var, onun peygamberi var. 'bir yanağına vurulsa, öbür yanağını çevir' diyen... islam'daysa 'ben savaş peygamberiyim' diyen bir peygamber var. islam'daki sevgisizlikten bunalmış bir haldeyim.
--spoiler--
turan dursun, kendisini bir 'fıkıhçı ve hadisçi' olarak tanımlıyor fakat aslı ''ben harp peygamberiyim, ben rahmet peygamberiyim'' olan hadisi, ''ben harp peygamberiyim'' diye sunuyor. kendisinde bir ilim ahlakı da yok. henüz diyanette çalışan bir görevli iken, ''nurculuk ve müslümanlık'' adında bir kitap neşrediyor ve söz gelimi, said nursi'nin küfründen bahsediyor, nurcu olanların müslüman olamayacağından dem vuruyor. bu kitapta da ''fıkıhçı ve hadisçi''ye yakışmayacak fahiş hatalar yapıyor.
mesela said nursi'nin ''ben peygamberlerin sonuncusuyum, benden sonra peygamber yok'' diye bir hadisi açıkladığı paragrafa ilişkin haşiye yazıp: ''bakın nursi ben peygamberim diyor!'' diyecek kadar takiyyeci, alçak ve ilim ahlakından yoksun bir insan.
''dinsizlik insanlara çok şey katar'' diyor, alttan alttan hristiyanlığın misyonerliğini yapıyor.
peki kendisi 'alim' olarak incil'in şu bölümlerini bilmiyor mu:
--spoiler--
"Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın! Ben barış değil kılıç getirmeye geldim. Çünkü ben oğulla babasının, kızla annesinin, gelinle kaynanasının arasına ayrılık koymaya geldim. insanın düşmanları, kendi ev halkı olacaktır." (Matta 10; 34-36)
--spoiler--
--spoiler--
"Ben dünyaya ateş atmaya geldim. Eğer şimdiden tutuşmuş ise daha ne isterim. Fakat benim vaftizleneceğim bir vaftizim var. Bu yerine gelinceye kadar nasıl da sıkılmaktayım! Dünyaya barış ve selamet getirmeye geldim mi sanıyorsunuz? Hayır, size ancak şunu söylerim; ben sizlere ayrılık getirmeye geldim." (Matta,12; 49-51)
--spoiler--
ayet ve hadis cımbızlamaya, sağından solundan kesip yazmaya alışık bir bünyeden beklenebilecek hatalar bunlar. nothing is impossible'dır turan dursun için, tek ayak üzerinde 321 adet yalan atabilir.
gelgelelim kendisinin karşısına kimsenin çıkamadığına...
Sekkakînin çok güzel bir söz vardır: ''Eğer her havlayan köpeğe bir taş atmaya kalkarsan, yerde taş kalmaz.''
kendisini kaale alan kaç kişi vardı ki? marksist bir gazete din hakkında atıp tutuyordu, o kadar, uslu uslu yazılarını yazıyordu.
şimdi ben de burada, bu sözlükte yazıyorum değil mi?
sonra birisi beni öldürüyor, bir anda kahraman oluyorum belli bir cenahın gözünde. sonra da bazı kişiler beni eleştiren kitaplar yazıyorlar.
akabinde beni sevenler bir iddia ortaya atıyorlar: ''richard dawkins onun karşısına çıkmaya cesaret edemedi!''
ne alakası var? beni kaale almıyor ki adam...
turan dursun'u da kaale alan yoktu zaten. kendisine de ''gerçek din bu'' kitabında süleyman ateş cevabını vermiştir.
daha ne konuşuluyor kendisi hakkında, anlamak mümkün değil.
kur'an'dan bitirelim:
--spoiler--
Biz cehennem için cinlerden ve insanlardan öyle kimseler yarattık ki, onların kalpleri vardır ama bu kalplerle idrak etmezler, gözleri vardır onlarla (hakikati) görmezler, kulakları vardır onlarla işitmezler (gerçekleri duymazlıktan gelirler). Hasılı onlar hayvanlar gibidir, hatta (bakış açısı ve hayat felsefesi bakımından) onlardan da şaşkındırlar. işte asıl gâfil olan onlardır.(Araf, 7/179)
--spoiler--
fakat bu arkadaşın facebook fan sayfası yöneticileri ve üyeleri tam bir orospu çocuğu söylemesi ayıp. bu adamın ismini kullanarak kürtçülük ve pkk sempatizanlığı yapan götoğlanları.
turan reyiz sizi görse yüzünüze tükürürdü lan. gidin sayfanın ismini ''sırrı abe.'' ''selahattin hewal.'' gibi bişey yapın. bu adamın güzel ismini kirletmeyin.
yazılarından birinde şöyle bir şey vardı; "zeyneb içeride yarı çıplak bir şekilde yerleri siliyordu, muhammed içeri girdi. zeyneb'i o halde görünce birden vuruldu zeyneb'e."
yani ben şimdi buna gülmeyeyim de ne yapayım? buna inanan adamın beynini sorgulamayayım da ne yapayım? anlatım tarzına bak abi. "birden vuruldu zeyneb'e"
sanki adamın yanında bunlar olurken. bütün bunları da çevirisi herkese göre farklı olan bir hadisten çıkarmış.
rasulullahın hz. zeyd ve hz. zeyneb arasındaki kavgaları, tartışmaları sürekli yatıştırdığı, sürekli onları barışmaya ikna ettiği de birçok hadiste geçer. onlara da bir baksaymış.
bir kere zaten rasulullahın hz. zeyneb'e birden vurulması mümkün değil çünkü zaten hz. zeyneb rasulullahın elinde büyümüştür bir nevi. her gün görüştüğü kadına neden vurulsun adam birden?
bir de sürekli ele aldığı konular aynı. "din ve seks" diye kitap mı olur lan? ilkokul mezunu bir de bu adam. ilkokul mezunu bir adamın din ve seks hakkında bir kitap yazması bile mantıklı gelmiyor bana. bir kitap olsa yine iyi. oturup cilt cilt yazmış herif.
anlatım tarzına baktığım zaman kesinlikle ilkokul mezunu birinin bunları yazmış olabileceğine inanmıyorum. hatta bazen onu öldürenlerin de onun geldiği yerden olduğunu düşünmüyor değilim.
- yeryüzündeki bütün savaşlar dinler yüzünden çıkmışmış..
ikinci dünya savaşı da mı din savaşıydı?? din savaşı görünen haçlı seferlerinin bile altında tamamen ekonomik nedenler yatıyordu..
din diye kuran yerine saçma akımlara* bakan, sonra da bunların içinden çıkamayıp birçok kişinin yaptığı gibi dini o mezheplerin, hadisçilerin, şeyhlerin, tarikatların söylediği gibi zanneden, kurana bakıp işin özünü kavramaya çalışmayan bir başka zat.. islam dini diye bu zırvalara bakıldığı sürece daha çoook insan ateist vs. olur.. yazık ki sorgulamayı, araştırmayı, incelemeyi, okumayı bırakıp söylencelere körü körüne inanan çok insan var.. halbuki allah kuran ın her yerinde bizden zaten sorgulamamızı, sorgulayıp işin özüne varabilmemizi, atalarımızın!! söylediklerine takılıp kalmamamızı, sadece ve sadece kuran ı baz almamızı istiyor.. * turan dursun da işin özüne vakıf olamayıp cımbızlara takılıp kalanlardan..
Ölüm yıldönümünde andığım büyük adam.Türkiyenin Richard Dawkins'i.Böyle adamlar hep erken gider zaten.Bu ülkeye katacağı,yobazlara öğreteceği çok şey vardı.Öldürenler utansın...
can yücel, nazım hikmet, aziz nesin, sabahattin ali, ahmet kaya, attila ilhan, vb. gibi göte göt demiştir ve ateizmle suçlanıp öldürülmüştür. ateizm ne zamandır suç oldu diyerek isyan edilecek olaydır.