ilk başlarda olur gibi gördüğüm fakat sonradan kararımı değiştirdiğim durumdur.
olması zor gibi görünen hadisedir.
bizler, oğuzların bozok kolundanız ve bu coğrafyada bizimle aynı koldan olan kıbrıs türk cumhuriyeti, türkmenistan'ın bir kısmı, ve azerbaycan'ın bir kısmı vardır. bu devletler ile kültürlerimiz, gelenek göreneklerimiz hep aynı tarzda fakat diğerleri ile çok farklıyız.
bu yüzden bir kazakistan'ın, kırgızistan'ın, özbekistan'ın bizimle birlikte olacağını pek sanmıyorum... ayrıca türkmenistan'ın bir kısmı ve azerilerin bir kısmıda buna dahil.
Bir ütopyadan ileriye gidemiycek ama son derece çekici ve heycan verici önerilerdir.Ancak bugün orta asya'da ki Türk kökenli toplumların biz kırgızız biz özbekiz dediği de bir gerçektir.Türküm diyen çok nadirdir.
dünya üzerindeki ırkların dönem dönem, zaman zaman, arada sırada, ama çok fazala kapıldığı hayallerden biri. diğerleri için, 3. reich, 5. knezlik, kutsal roma germen imparatorluğu, bağdat hırsızı, 14. lui.. *
günümüz koşullarında, insanların birlik olmasına gerek olmayan bir ortamda; "yeni", "güçlü", "otoriter" bir birlik kurulamaz. hele hele türk birliği hiç kurulamaz. nitekim; dünya'da kapital sistem hakimdir ve herkes olmasa bile çoğunluk, bu sistemi kullanarak kendisine en yüksek kazancı elde etme dürtüsüyle yaşar.
ki zaten insan; doğası itibariyle bencil bir varlıktır. bugüne kadar kurulmuş olan birlikler ve beraberlikler aslında insanların kendilerini koruma dürtülerinden meydana gelmiş "ikiyüzlü" anlaşmalardır. ikiyüzlülerdir çünkü; bir tarafın çıkarı kalmadığında veya azaldığında anında anlaşma iptal edilebilir.
turan birliğinin kurulması ayrıca bir imkansızlıktır. çünkü türk devletleri ve türk boyları arasındaki çatışmalar vardır ve ortak çıkar birliği yoktur.
olsa iyi mi olur, bilemem. ama olmayacaktır.
kazakistan, kırgızistan ve özbekistan kendi halklarını turani kavimler olarak görmezler. bu yüzden gerçekleşmesi zor bir durumdur. turani kavimler aslında macarlar, finliler, estonlar ve finugor kavimleri, tunguzlar, moğollar ve türklerdir. fakat günüzümde ne hikmetse hrıstiyan turani kavimler bu listenin dışında kalmış ve listeye dahil olmayan fakat müslüman olan kavimler dahil edilmiştir. turancılık yolunda türkiyeden daha sonra en büyük araştırmayı yapan millet macarlardır, macaristan turan federasyonu diye bir oluşumları bulunmaktadır fakat onlarda da durum din mevzusu yüzünden bizdekine benzemekte ve mülüman turani kavimleri listeye alınmamaktadırlar. budapeşte'de bi turani cemiyetinin olması bir çoğumuzun bilgisi dahilinde değildir. bu arada unutmadan japonlar ve bulgarlar'da turani kavimlerdendir.
yukarıda ki karmaşanın içinden çıkmak biraz zordur. fakat bizim memleketimizde ise turancılık türkcülükle pek karıştırılır. turancılık daha çok ırka dayalı bir mevzu iken, türkcülük daha çok soydaşlığa dayalıdır. turancılıgı türk-islam sentezi içinde tutmak yanlış olur çok daha geneldir ve karmaşık bir çoğrafyaya hakimdir.
islam ve hristiyanlık aslında turani kavimler arasında ki çizgiyi çeken en önemli faktördür. finliler her ne kadar türkçe'ye yakın biz dil konuşsalar da bir onları türk olarak kabul etmeyiz. fakat işin daha beter kısmı kırgızların, kazakların ve özbeklerin kendilerini türklerle soydaş olarak görmemesidir. bu durumda turancılık fikri panslavizm gibi karmaşık bir alıp, bir ülü olarak destek görmektedir.
etnik ülkü olan turan, kaybetmiş bir ideolojidir. emperyal olan dünyayı, ülkeler değil yüz küsür şirket yönetmekte, uyanın artık. çok uluslu şirketler etnisiteyi yeneli uzun zaman oldu.
her oka ütopya diyen zihniyet yaşadıkça gerçekleştirilemeyecek olan düşünce. bahsedilen allah allah nidalarıyla viyanaya dayanmak ya da o savaş senin bu savaş benim dolaşmak değildir efendim. dünyada oluşturulan birlikler** arasında kalıp ezilmemek için kendi birliğimizi kurmamızın şart olduğunu görebilmemiz lazım. görebilmeliyiz ki başkalarının güdümünde hak adalet diye bağırıp bu hakların bir taraflarımızdan çıkarılmasa dur diyecek bilince ulaşalım.
imkansız gerçeğimsidir. **
günümüzdeki kendini ülkücü olarak adlandıran gençliğin kurulacağına inandığı ama bunun için kıçını kıpırdatmayacağı, (hadi işin eylem boyutunu geçelim) düşünce fazında da, özlü söz söylemekten ileri gidemeyeceği gerçeğimsidir.
zaten var. icraatte sembolik de olsa bir türk devletleri birliği var.
turan denen şey eğer tek bayrak altında toplanmaksa olmaz. bizim hiçbir ortak özelliğimiz olmayan kazak ve kırgızlarla nasıl olacak bu iş. komünizmin getirdiği acımasızlık, ahlaksızlık, talan, yağma, rüşve, mafya gibi özellekleri genlerine işlemiş anayasası gibi olmuş toplumlarla bir çatı altında toplanmayı istemek süper gerizekalılık olur. orta asyalı bir kişiye güvenmek , arkasını dönmek öküzlükten başka bir şey değildir. hazardan ötesi yok. olması aklın alacağı iş değil.
1.dünya savaşı sonrası ülkenin dört bir yanını düşman alırken türk halkının tek umudu doğudan geleceği umulan turan ordusuydu*. bu fikirle dalga geçenler; eğer tarih tekerrür ederde o hallere tekrar düşülürse kime umut bağlıyacaksınız, kübadaki komünist dostlarınıza mı?
ha neden ordu falan göremedik derseniz bende şunu derim; çünkü çok değerli rus "dostlar" hepsini katletti!
müslüman türk denilirse, türklükten çıkıp senteze girilirse yalan olacak gerçek.
turan olacaktır, inancımız tamdır. lakin şu sentezciler; türklüğün toplumsal meziyet, geri kalanının bireysel inanç olduğunun farkına vardığında ancak olacaktır.
yoksa hazardaki musevi türkleri, sibirya da şaman ve tengricileri, kırgızistan da, kazakistanda bulunan şaman ve hristiyan türkleri ne yapacaksın? türk e dini için peygamber eziyet etmemiş sen kimsin de onları dışlıyosun dürrük demezler mi adama?
finlandiyadan başlar, japonyayı içine alır o turan.
türkse çamurdan olsun. ha "türk+herhangi bir sentezci"yse lütfen türkten, türklükten uzak olsun. bu türk+islam olur, türk+hristiyan olur, türk+avrupa olur, türk+feşmekan olur; anasını bellediniz türkçülüğün ürettiğiniz manasız ideolojilerle senelerdir.
türk tek başına sizin o artılarınızın alayında daha yücedir zaten. hem ahlaken, hem mantıken, hem geçmiş hem gelecek olarak.
türklüğünle başka bir şeyin arasına sıkışıyorsan türk'üm deme.
ne mutlu türk'üm diyene. gerisi sam amcanın kucağı. rusya soğuk savaşında komünistler girmesinler diye dikte ettirilen yabancı menşeili doktrinler.
adam müslümansa içinde yaşar. türk zaten diniyle şov yapan bir tiynette olmadı ki hiç bir dönem. son 50 senedir böyle manasız adamlar çıktı.
not: şimdi bu yazıyı götünden anlayanlar olacaktır; açıklayalım, dinsiziz demiyoruz, müslüman olan gelmesin demiyoruz; "gel ne olursan ol gel" diyoruz. ne mutlu türk'üm diyene diyoruz. ha zaten türk'üm diyemiyorsan cehenneme kadar yolun var.
türk yunan birliği turan'a göre daha mantıklı bir önermedir. dil-din farklı olsa bile kültür aynı. ne özbeklerin, ne tütkmenlerin, ne de kazakların ne dediği anlaşılıyor, kültür desen apayrı dünyalar.
