tunceli belediye baskani ndan skandal sozler

entry10 galeri0
    1.
  1. ibretle okunması gereken bir haber.

    Zaman Gazetesi'nde bugün Selçuk Gültaşlı imzası ile yayınlanan habere göre, Abdil, Tunceli'de hükümetin yolları yaptığını anlattı. Ancak bu yolların yapım amacını Dersim katliamına bağladı. 1930'lu yıllarda gerçekleştirilen Dersim harekâtının tekrarlanmak istendiğini iddia eden Abdil, daha sonra sözü PKK'ya getirdi. Teröristler için 'gerilla' diyen Tunceli Belediye Başkanı, şehirdeki güvenlik uygulamalarından yakındı. Abdil, kentin girişi ve çıkışında çok sayıda kontrol noktası olduğunu ve sanki başka bir ülkeye girildiğini söyledi. Avrupa Parlamentosu'nda yapılan 'Dersim soykırımı' konferansı için Brüksel'de bulunan Abdil'e, DTP milletvekilleri Şerafettin Halis ve Aysel Tuğluk eşlik etti. Diyarbakır Milletvekili Tuğluk, "Üstümüzden ordular geçti." derken, Tunceli Milletvekili Halis, Dersim isyanında Türk askerlerinin hamile Kürt kadınlarının karınlarını deşerek cinsiyet tespiti yaptıklarını iddia etti.

    Avrupa Parlamentosu'nda ilk kez yapılan "Dersim soykırımı" isimli konferansa katılmak üzere Brüksel'e gelen Tunceli Belediye Başkanı Songül Erol Abdil, burada skandal iddialarda bulundu. Belediye Başkanı Abdil, AP Milletvekili Feleknas Uca ve DTP Tunceli Milletvekili Şerafettin Halis ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Terör örgütü PKK üyeleri için "gerilla" ifadesini kullanan Tunceli Belediye Başkanı, iki vatandaşın asker tarafından tarandığını, Hasan Şahin isimli bir vatandaşın sırf bir PKK "gerillası" babası olduğu için öldürüldüğünü iddia etti. Kentin girişi ve çıkışında çok sayıda kontrol noktası olduğunu ve sanki başka bir ülkeye girildiğini ifade ederek, kendi makam aracının da asker tarafından sık sık durdurulduğunu söyledi. Telefonlarının dinlendiğini iddia eden Abdil, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Kürtlerin barış çağrılarına olumlu cevap vermediği için bölgeye ziyaretinde olumlu karşılanmadığını öne sürdü. Belediye Başkanı, konferansta yaptığı konuşmada ise terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki baskıların kaldırılmasını ve barış önerisinin kabul edilmesini istedi.

    Atatürk yaşasaydı yargılanırdı

    iki DTP'li milletvekili ile Tunceli Belediye Başkanı'nın katıldığı toplantıdaki yabancı konuşmacılar da şok iddialarda bulundu. Prof. Dr. Ronald Mönch, Dersim'de yaşananların 'insanlık suçu' olduğunu savunarak, Atatürk ve dönemin Bakanlar Kurulu üyeleri ile üst düzey askeri yetkililer için, "Yaşasalardı savaş suçlusu olarak yargılanmaları gerekirdi." dedi. Taşnaklara yakınlığı ile bilinen Avrupa Ermeni Federasyonu Başkanı Hilda Çoboyan da konferansta yaptığı konuşmada, tartışılacak iddialarda bulundu. Çoboyan, "Dersim kızılbaşlığının, paganlık, Hıristiyanlık ve Alevilik karışımı" olduğunu iddia etti. Çoboyan, Osmanlı döneminde çok sayıda Ermeni'nin Dersim'e gelerek dinlerini değiştirdiklerini kaydetti. Toplantı sonrası kabul edilen sonuç bildirgesinde Dersim olayları "soykırım" olarak nitelendirildi ve Türkiye'nin "soykırım" mağdurlarına tazminat ödemesi, idam edilen isyanın lideri Seyit Rıza'nın mezarının tespit edilmesi, "soykırıma" ilişkin AB üyeleri, ABD ve Rusya'nın arşivlerini açması gibi talepler sıralandı.
    4 ...
  2. 2.
  3. songül sün sen normaldir. bir kez daha belediye başkanı seçilirsen vay tunceli nin haline.
    2 ...
  4. 3.
  5. barış , demokrasi ve kardeşlikten bahsedenlerin gerçekle alakası olmayan kışkırtıcı sözlerinden biri.
    1 ...
  6. 4.
  7. milliyet 1 - 2 sene önce bu kadınla bir röportaj yapmı$tı. o zaman da böyle akla beyne ziyan sözler sarfetmi$ti. ama hiç bir $ey olmadı. ne bir soru$turma açıldı ne de birisi " ne diyosun sen kardeşim " demedi.
    gerçi eski deplileri serbest bırakan bu hükümetten pek de bir $ey beklememek gerekir aslında. ha bir de;

    (bkz: tunceli ye dersim diyen zihniyet)
    3 ...
  8. 5.
  9. söyledikleri araştırılmadan doğrudan reddedilmemesi gereken birinin sözleridir.

    dersim tarihini bilenler için bu açıklamalar skandal değildir pek. dersim isyanının bastırılış şeklinin dersim insanının hafsalasında nasıl bir yer edindiğini görmek için dersimli birileriyle konuşmalısınız, mâdem aramaya inanmamaktasınız.

    olayın diğer boyutu da şudur. demokrasi dediğimiz şey "kışkırtıcı" ve "radikal" fikir ve söylemlerin şiddete ve suça övgü içermedikçe dillendirilmesi hakkıdır. bu durumda içimizde herhangi birinin sarfedebileceği fikirlerden öte "skandallığı" yoktur bu sözlerin.
    7 ...
  10. 6.
  11. demokrasiyi öğretmeye kalkan kişiler , demokratik ortamdan faydalanıp söyledikleri halk tarafından kabul görmediğinde küçük çocukları kandırıp molotof kokteyli , taş vesaire ile saldırtmaya çalışırlar.

    bu mudur demokrasi ; fikirler kabul edilmediğinde saldırganlaşmak.
    2 ...
  12. 7.
  13. arama motorlarının herhangi birine cankat yaz bunu soyleyenlere ilet. *
    1 ...
  14. 8.
  15. bu ülkede, kürt sorununun çözümü yolunda en büyük engeli oluşturanlar;

    türk insanının öznel yapısını bilmeyen, çözemeyen, türkiye cumhuriyeti devleti ve kendilerini, türk kökenli olarak betimleyen insanları; tarihleri, en değer verdikleri kurucu ve yöneticileri ile birlikte, bulabildiği her fırsatta karalayan, yaralayan, akıllı ve kültürlü geçinip aslında yavaş da olsa, pişmekte olan bir aşa sürekli su katan dtp'li vekiller ve belediye başkanları ile onların muhtelif yerlerdeki temsilcileridir.

    - şimdi! yeri ve zamanı mıdır? " atatürk yaşasaydı yargılanırdı " şeklindeki lakırdıların.

    tam da, kürtçe konuşmak, şarkı söylemek ve dinlemek, kürtçe dil eğitimi almak serbest bırakılmış, devlet televizyonları kürtçe deneme yayınlarına başlamışken bu hareket, bağcı dövmek değil de nedir? bırakınız osmanlı'yı, türkiye cumhuriyeti tarihinde bu olumlu adımları atmaya başlayalı daha kaç yıl olmuştur.

    hiç bir insanı öldürmemiş, ' yaşasın! bağımsız türkiye, yaşasın! türk ve kürt halkları'nın kardeşliği' diye haykıran yurtsever gençler, daha 20-30 yıl önce ardı ardına asılmışken, binlerce insanın ölümünden sorumlu bir terör örgütü liderinin ölüm cezasına çarptırıldıktan sonra asılmaması, dahası, sırf onu asmamak için; türk ceza kanunu'ndan ölüm cezasının kaldırılması, türk kökenli insanlar için; büyük ve kabul edilmesi güç bir olaydır.

    açıkcası bu aceleci tavır, insanların aklına şu soruları getirmektedir;

    bir asıra yaklaşan süredir devam eden, kürt etnik kimliği'nin tanınması probleminin çözümünü 1-2 yıla sığdırma hevesinde olan, kısa vadede karşılanması mümkün olmayan ve toplumun da henüz hazır olmadığı federatif devlet türünde isteklerde bulunarak, masanın diğer tarafına oturacak kişilerin büyük önem ve değer verdiği, mustafa kemal'i kötüleyerek sorunu çözümsüzlüğe sürükleyenler, acaba! bazı kişilerin ekmeğine yağ mı sürmektedir?

    yoksa,

    bu insanlar; politika ve diplomasinin ne olduğunu bilmeyen ve temsil ettiği insanların kaderi ile oynayan yarı aydın çarıklı erkanıharp midirler?

    edit: yazım kuralları.
    3 ...
  16. 9.
  17. bu kadar tepki alınca '' ergenekondan yargılanırdı '' demek istedim diye kıvırılması muhtemele sözler. ''o kadar orgeneral tutuklandı, atatürk de yargılanırdı'' şeklinde de açıklama getirilir üstüne herhalde.

    malum kurtlar vadisi pusu' da taa ittihat ve terakki' ye kadar dayandırıldı çetelerin kökü.
    0 ...
  18. 10.
  19. ikinci dersim isyanını ( ya da birinci tunceli isyanı ) körüklemek isteyebilecek bir aklı evvelin sözleri. ilk isyanın bastırılmasından hiç ders alınmamış olduğunun ve ya hafızalarının zayıf olduğunun da kanıtı olan sözler...

    siz hiç antalya, tekirdağ, bursa isyanı ve ya adana, zonguldak, kayseri, artvin katliamı diye bir şey duydunuz mu? allah allah !
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük