"zaman, can çekişirken,akrep yelkovan arasında;
bir adım öteye gidemezken geceden,
ay, ışığını çekerken sinesine,
yıldızlar çekilirken kuytu karanlıklara,
hüzün, bakır bir çaydanlıkta demleniyordu.
ve ben, son sigaramdaki dumanları da hapsediyordum içime.
saat on ikiyi beş geçiyordu.
ekmek bıçağında dilimleniyordu ömrüm;
masum, yalınayak çocukluğum;
umudun kıyısından geçmeyen gençliğim,
ulu orta seriliyordu, harami sofrasına,
düş bahçelerim yağmalanıyordu,
herkes payına düşeni alıp giderken.
bütün kimsesizliğimle,
bütün çaresizliğimle,
bütün çıplaklığımla, kalıyordum karanlığın koynunda;
üşüyordum.
tepeden tırnağa buz kesiyordu yalnızlık.
saat on ikiyi beş geçiyordu.
dişlerimle, şafağı sökmek isterken karanlığın göğsünden;
gün ağarıyordu saçlarıma tel tel,
raylarımdan çıkıyordum.
vagonlarım kopuyordu bir biri ardına,
savruluyordum,
bir cinayete kurban gidiyordum,
kaza süsü verilmiş,
faili meçhul bir ölüm biçiyordu terzi masasında.
bir tabuta çivileniyordum.
saat on ikiyi beş geçiyordu."
her ölüm erken ama bu ciddi bir kayıp. bir ölüm daha geçti içimizden.yolu açık olsun...
Ustam!
Aklım firarda.
Göz bebeklerimde müebbet hüzün,
Dilimde ay kesiği bir yara,
Düşüm kırık dökük,
Umudumun boynu bükük,
Bir öksüzün omuzlarında sükut.
Yüreğim sana emanet sıkı tut.
Tut ki; kancık pusulara düşmesin.
Bir hain kurşunu gelip deşmesin...
(...)
hiçbir şeyden haberi olmayan, kendilerine anlatılan masallardan başka hiçbir şey bilmeyen, tam da bu masallar yüzünden her şeyi bildiğini sanan ve varlık amacını kendi gibi sığ olmayan kişilere küfredip nefret kusmak olan ortalama beyinsiz türk sünni'sinin düşünce dünyasını ve hayat görüşünü ortaya sermiştir ölümüyle.
national geopraphic'in teknololojik cihazlarla oluşturduğu sese dogmatik sahip olan ve seslendirdiği belgesel ile belgesel izlemeyeni bile muhteşem ses tonu ve anlatımıyla ekrana kilitleyen;ezel dizisinde ramiz karaeski karakteri ile gönüllere taht kuran dayımız.
mekanın cennet olsun usta. sen aldırma arkandan sallayanlara, sırf siyasi görüşü ters diye bir ölüme sevinecek kadar kansız onlar. senin sesin kulağımızda, tiratların yüreğimizde. çok güzelsin usta, gittiğin yer de çok güzel. rahat uyu.
yılmaz güney,annesi ve sevdiği birkaç kişinin cenazesine katılamadığı için üzgün olduğunu söylemişti bir söyleşide..umarım hasreti son bulmuştur..güzel insandı..