mimar kemal lisesinden başlyıp kuğlu parka kadar uzanan ankaranın en güzel caddesidir.Caddenin üzerindeki kafelerden dolaşan insanlarda ayrı bambaşka bir ruhu vardır.insan caddede yanlız yürüyorsa kaybolma ve ait olma hissini birlikte yaşatır. ister ailenle ister akranınla ister sevgilinle çok rahat gezebilirsin.
ankaralılara sevimli ya da sıcak gelmesinin sebebinin caddenin bağdat caddesine benzemesi ya da pubların bulunması değil, eski sıcak masum bir havasının bulunması ve birçok anıya tanıklık etmesidir. ankara'nın göbeği olduğu için herkeste yeri ayrıdır. örneğin bir küçük çocuğun ya da yaşlının bu cadde çıkışında kuğulu park'ta oturup mısır, simit yemesi ayrıca kuğuları beslemesi kaçınılmazdır. tunalı hilmi caddesi herkese farklı duygu hissetirir...anlayabilene.
Ankaranın gezmeyi ensevdiğim caddesi(tunalıdan sonra kuğulu parta biraz dinlenmek çok keyif veriyor insana şehirin gürültüsü vb. her şey bir anda unutuluyor)
adını tunali hilmi bey'den alan,*ankara'nın en ünlü caddesi..çünkü oradaki arsaların hepsi tunali hilmi bey'e aitmiş ve devlete bağışlamış.. * kısaca "tunalı" denilir..eskiden ankara'yı ankara yapan yegane cadde idi..fakat şimdi üzülerek söylüyorum ki saat 10'dan sonra hayat durmakta,yaş ortalaması gittikçe düşmektedir..
her daim 5 çeşit enstrüman çalıp para kazanmaya çalışan insanları barındırır içinde.. çoğu aslında bizi kobay olarak kullandı yıllarca*..eline enstrüman alıp gelen pratiği burda yaptı.. kuğulu park 'ıyla huzur veriri,dinlendirir..nice aşkların mabedidir..*
yılmaz erdoğan'ın şiirinde de söylediği gibi bu caddede el ele dolaşma ihtimali gerçekten heyecan vericidir..
7.cadde'nin aksine, tunalı'nın ruhu vardır,konuşur sizinle..ayrıca yine sanılanın aksine hiç pahalı değildir..hatta daha da ileri gidip ankara'nın en ucuz sayılabilecek alışveriş noktalarının bu caddede olduğunu söyleyebilirim..
lanet cift katlı otobüslerin biodizel kokusu yüzünden arada bir mideniz kalkabilir dikkat..
velhasıl tunalı hilmi caddesi bir tutkudur..onu sevin sevdirin..
ankara'nın tiki mekanı ünvanını arjantin caddesi'ne uzun zaman önce kaptıran cadde. burger king,mcdonalds ve yanlış hatırlamıyorsam*** bir adet kfc bulunduran cadde tam bir obezite tetikleyicisidir. güzel cafeler,dükkanlar,pasajlar vardır bu cadde üzerinde. cafe des cafe adlı yere girdiğinizde erman toroğlu'yla karşılaşma ihtimaliniz yüksektir hatta.
ve evet 7. caddenin aksine, tunalı'nın ruhu vardır, konuşur sizinle.
istanbulun bağdat caddesiyle bir tutulan ama alakası olmayan he ankarada nereye gidelim denildiğinde adı kesin geçen eh işte dediğim sağlı sollu mağzaların bulunduğu yüründüğünde hafif yokuş olduğu için kesinlikle yorulduğunuz aramada alışveriş merkezi ve kuğulu parkla son bulan saçma sapan bi cadde.
istanbul'dan ankara'ya ilk defa gelenler için gezilebilecek tek yer. bir çok cafe bar insanlar göze hoş gelr. ankara'dan dönüldüğünde akılda kalan tek yer tunalı'dır. 7. caddenin lafı bile edilemez tunalı'nın yanında.
'' .. gezinirken bizde bir kahvaltının tutkusu. acıkanlardan biri ben , arkada bıraktığım sen , kim olduğunu biliyorsan söylesen.. yağmur dönerken kara şarkılar var falımda. hepsi sana , bu gece ankara. yağmur dönerken kara yine yol var falımda , ister özle. yok istersen hiç hatırlama.. '' *
ankaralılar tarafından bağdat caddesiyle falan hiç de bir tutulmayan caddedir. en azından serserisi ordaki kadar bol değildir. ayrıca armadayla değil karum la biter efendim. geliniz görünüz bilmeden atıp tutumayınız diyorum tunalı hakkında. *
ulaşımı kolay ve rahat değildir. eğer otobüsle gidicekseniz kuyruk beklemek zorunda kalabilirsiniz. caddeye girmeden önce kuğulu parkı ziyaret edebilir, sonrasında karuma gidebilirsiniz. arjantin caddesinide unutmamak lazım.
cok eskiden pazar gunleri trafige kapatilirdi bu cadde. esat dortyola dogru olan tarafta talip sineması vardi. o zamanlar sinemaya gidilir, sonra da kugulu'ya dogru yolun ortasindan sallana sallana yunurdu. simdi yerinde yeller esen meram pastanesi'nden dondurma alinir ve kugulu parka gecilirdi.
birkaç ay öncesine kadar evimin bulunduğu cadde. mini şortlu kızların arasından pijamamsı eşofmanım ve ben kolayca seçilirdik. herkesin bir kereliğine işlek caddelerde evi olmalı, elinde 5 litrelik su ve ekmekle cullop kızların arasında rezil görünmeli, asansörde en az bir kere travestiye denk gelmeli, selpakçı çocuklar tarafından tanınmalı ve durdurulmamalı. bir de öğrenci komşular çevrelemişsse cepheleri, sadece mahallenizde eğlenmeniz ve uzun yıllar sınır dışına çıkmamanız söz konusudur. bir yıl kızılaya bile gitmedim, ordan biliyorum.
Tikicanların "Tınalı" diye telaffuz ettikleri cadde. Her türlü enstrumandan her türlü tınıyı duyabileceğiniz, yağmurlu günlerde yürümesi daha bir zevkli olan bu caddeyi Vega'nın Ankara şarkısında işitmek de insana ayrı bir haz verir.