tamamı ile ütopyadır.. hayalden öte gitmez.. birçok savaşta alt sınıf insanların savaşa katılmaları için uydurulmuş bir şeydir.. amerikalılar özellikle çok kullanmıştır bunu. filmlerinde dahi bariz bir şekilde görülebilir..
söz konusu tüm insanların birçoğunun zihninde eşitlik kavramı, aynı genelevde aynı kadın ile aynı sürede sevişmek düzeyinden ileri gidemediği için, doğrudur, ütopyadır. zaten böyle düşünen insanlara eşitlik kadar orgazm da fazladır.
kaldı ki toplumların büyük bir kısmında, eşitlik kavramının sınırlı ve sorumlu düzeyde olması gerektiği o toplumların dini inanışlarında ne gariptir ki mevcuttur. dolayısıyla bazı kişiler eşitliği tanrı'ya karşı bir suç işleme mantığı ile sorgular. çünkü bu dünya insanları tarafından talep edilen eşitlik zaman içerisinde tanrı ile eşitliğe dönüştürülebilir korkusu içindedir ve eşitliğe karşı olur.
oysa ki günümüz modern dünyasında bu insanlar, yani din temelinde eşitlik karşıtı düşünce sahibi olanlar, parası karşılığında bir işletmeden tüm müşterilerine uyguladığı hizmeti aynen talep eder. yani maddi unsurlar söz konusu olursa, dikkat ediniz, dini inanışlarına tutucu derecede bağlı olanlar bile belirli aralıklarla tanımadığı insanlarla eşit olmak ister. bu da galiba günümüz dünyasının din temelinde yaşayan insanlara bir ironisidir.
hiçbir zaman gerçekleşmeyen ve gerçekleşemeyecek olan dünya modelidir. yarın sabah uyandığımızda tüm insanları tüm statulerinden arınmış olarak buldumuzu farzedelim. yarın gece bu saatlerde o mutlak eşitlikten yine eser kalmayacaktır. geçen her saniye de bu farkın açılmasından başka bir şey getirmeyecektir. takribi 100 sene sonra her sey bugunkü haline yani normale dönecektir. gök tengri'nin kanunu budur. akıllılar aptalları, güçlüler zayıfları ezecektir.
güzel bir hülya ama realitesi yok. görüntü de yok ses de yok uygulamasi da yok. ama buna rağmen ya tutarsa denilip gölün maya tutmasını beklemek gerek. onu bekleyeceğine kişi zeytin ağacı ekse daha iyi yapar gibime geliyor.