genellikle tüm dunyanın inanmak zorunda kalacagı bir yalan söylemekle esdeger durumdur. gerçegi gören hiçbir göz yalana inanamaz. sadece ezilerek inandırılmak zorunda bırakılır.
kimbilir belki de şu an inandıkları bir olayın doğruluğunu savunan insanlar, aslında o savundukları şeyin koca bir yalan olduğunu bilseler ne tepki verirlerdi.. misal '' evrim teorisi'' ben bunun yalan olduğunu düşünmekteyim. ama adam öyle bir yalan atmış ki ortaya, şu an büyük fakültelerde ders niyetine okutuluyor bu yalan. yine de bana göre dünyanın inanacağı doğruyu söylemekten daha kolay olacağı kesin olan bir sorgulamadır. ayrıca bütün dünya aynı yalana olmasa da farklı farklı mutlaka bir yalana bağlı olduğu aşikârdır...
insanların karşıt düşünceleri hiç araştırmadan karaladıkları için olabilecek olay.
örnegin evrim teorisi hakkında su an araştırmalarda bulunan bilim adamları dahi evrende evrimle açıklayamadıkları birçok şey olduğunu, ellerinde kesin bir delil olmadığını buna rağmen teoriye inandıklarını açıklamışlardır efenim. hatta evrime kanıt uydurabilmek adına bazı hilelere başvurmuş bilim adamları olmuştur geçmişte. tabi yalanları ortaya çıkmıştır çok geçmeden.
tabi bunu araştırmadan şiddetle reddedecek-eden evrimcilerimiz olacaktır aramızda. işte bu kişiler, yobaz kelimesine tam manasıyla örnek oluştururlar.
demokrasi adı altında bölücülük yapmak.
yada milliyetçilik adı altında ülke insanlarını sınıflandırmak.
yada solcu diye bir insanı adam yerine koymamak.
yada cemaatçi olanlar ve olmayanlar diye insanları parçalamak.
yada oy veren vermeyen seçmen olarak insanları ayırmak.
yada karadenizliyim diyerek kendini üstün görmek.*
.
.
.
.
edit:bunlardan birini yada birkaçını yalan olarak görmeyen var sözlüğümüz için ne kadar kötü.