Straplez bi elbise aldım, böyle içi saten, üzeri tüllü müllü, dedim ki giyerim partide ama daha sonra hem rahatımı hem de huzurumu (o elbise inerse başıma gelecekleri biliyorum) düşündüğümden saten kurdele takmayı düşündüm.
işte iş burada başladı, saten kurdele nerede satılırdı?
Tuhafiye diye cevapladım kendi kendime, ama sonra farkettim ki 3 yıldır yaşadığım bu yerde 1 tane bile tuhafiye görmemiştim sanki.
Yürümeye başladım, yolda da tombul teyzeleri kesiyodum, hani onlar yün filan aldıklarından kesin bilirler diye, tombul olmayan ama başında örgü şapkalı bi kadını gözüme kestirip usulca yanına yanaştım.
şansıma yakın bir yerde tuhafiye varmış, tarif etti, gittim.
önümde 1.30 boyunda tombul bi teyze kalın, siyah tel toka arıyordu, teyzeye fikir filan verip yandan yandan, birebir satış yapılan yerlere özlemimi giderdim, taneyle düğme bile satılıyordu, nasıl mest oldum anlayın.
Sıra bana geldiğinde satıcı amcayla başbaşaydım ve kolayca kurdelemi alıp gitmek gibi bir niyetim de yoktu.
Satıcı gözüme bakıp ne alacağımı çıkarmaya çalıştı, çorap mı alcaksınız dedi?
(bkz: bir naylon çorap müşterisi olarak ben)
Usulca başımı kaldırıp, kısık sesle 'hayır' dedim, saten kurdele istiyorum. *
yok lan yok, bakma öyle, böyle olmadı tabi, bi kurdele, bi renk, bi tül mü olsun saten mi derken, oyalandım biraz.
en son kurdelemi alırken dayanamayıp yumurtladım Sizi çok aradım diye, arkasından da devam ettim ' her yer 1 milyoncu oldu, ne sattıkları da belli değil ama kurdele satamıyorlar işte'
güldü satıcı amca 'öyledir' dedi, biz adı üstünde Tuhafiyeciyiz, tuhaf ne varsa satarız.
El emeği ile hazırlanan çeyizlik, özel günler de veya günlük kullanımlık eşarp, yemeni, fular ve şal gibi birçok çeşidin olduğu yer. Ayrıca bunlara ek olarak anne giyim, iç giyim ve hediyelik eşyaların olduğu Atlas Tuhafiye.