cennet bahçesine düşen ilk yağmur damlası anlamına gelen bayan isimi. kulağa gelişi gayet hoştur.
ayrıca çok iyi bir insan. kendisiyle ilginç bir haberleşme sistemi kurmuş durumdayız. * konektıd sayfasına baktığımda şaşırdım ve mutlu oldum açıkçası. bi' ara konuşmak isterim şahsen lakin mevcut haberleşme sistemimiz anlık olmadığından mütevellit rastlaşamıyoruz bir türlü.
hoşsohbet insan, sohbet ederken vaktin nasıl geçtiğini fark edememiştim ayrıca boş da değil, dolu dolu bir sohbetti. beni dinleme tahammülünü gösteren ve bana katlanan nadir insanlardan. teşekkürü borç bilirim.
sözlükten takip edeceğini söylemişti, selam olsun efendim. *
edit: kişisel bir entry'nin neresi battı da eksiledin düdük makarnası?
Kısa bir araştırma sonucunda;
1. Levent yüksel şarkısı. Bu şarkı sayesinde tuana kelimesini isim olarak vermek moda halini almıştır. Oysa ki şarkıda ispanya iç savaşında öldürülen bir kız anlatılmaktadır. ispanya'da bir dağın adıdır.
2. Farsça 'güçlü' anlamına gelen kelime.
3. Kaynağı bilinmemekle birlikte ve büyük olasılıkla uydurulmuş bir anlam olarak 'cennete düşen ilk yağmur damlası'. anlamsız bir isim.
Çocuklara verilmesinin en büyük sebebi, aynen diğer bir manasız isim olan 'aleyna'da olduğu gibi avrupai bir fonasyonu olması ve ebeveynlerin farklı bir iş yapmış olma çabasıdır.
Anlamı güzel diyenler neden çocuklarına 'krishnamurti' adını koymuyor?
burada da, levent yüksel in gayet iyi biçimde canlı olarak yorumladığı versiyonu vardır. kendinizi onun yerine koyun, aynı o ritmde o gırtlak nağmeleriyle söylemeye çalıştığınızı düşünün; hem de muhtemelen aynı anda bas gitar da çalmıyorsunuz. gerçekten de mükemmel.
levent yüksel'i levent yüksel yapan şarkılardan belki de en güzeli. allah ım o ne güzel sözler o ne hoş melodidir. insanın içi kıpır kıpır oluyor. ve söylemesi en zor şarkılardan biri. o yüzden hakkını vermek lazım levent abinin.
kız arkadaşı ile sevişecek ev bulamamış insan şarkısı...
ya kıçımdan uydurmuyorum arkadaşım sözlerde gizli herşey.
ilk dizeden kış gününde olduğunu anlıyoruz. kız bununla sevişmek istiyor. ama sevişecek yer yok kız parkta da hallederiz gibisinden yakınınca oğlan diyor ki
`dallarına karlar yağar da
sen üşürsün oralarda`
bu arada kız ısrar edince bu benim elimden bir şey gelmiyor kime gittiysem ev dolu dedi cinsinden yakarışını kopartıveriyor
`karagülüm zaman yok
karagülüm mekan yok`
ve yine de kızı reddetmiş gibi olmasın sonra işine taş koyulmuş gibi olmasın diye bahar geldiğinde park-bahçe orman nerde olsa yaparız o işi diye umut veriyor