2002 de cikan seride tsubasadan daha iyi olan carlos santana'nin oldugu ve barcaya transfer olan tsubasanin rivaldoyla versusunun izlenmesi gereken seri.
ataride oynardık bir de bunu, japonca harfleri söküyorduk nerdeyse. her galip gelinen maç sonrası şifre verirdi gözlerimizi bozardı o şifreyi yazmak o derece. pc de ingilizce versiyonunu indirdiğimde çocuk gibi sevinmiştim, dünyalar benim olmuştu, neyse.
rövaşataya kalktığında bile o havadaki mesafede uzun uzun düşünebilen, olayları derin bir şekilde irdeleyebilen karakterlere sahip çizgi filmdir. ayağa kafaya kadar kldırıp şut çekmeye çalışan nesildir ayrıca.
kafa topuna cikacaklari zaman ya da topu göğüste yumuşatmak için saha disina cikacak kadar ziplarlar. sonra yere nasil indikleri merak konusudur.
burda laf atiyorum ama deli gibi izlerdim tsubasa yi.
topun kaleye gidiş sürecindeki görsellik nedeniyle hala fizik bilimiyle ilgili sorunlara sahip ancak buna rağmen izafiyet teorisini de iyi kavramış bir nesildir. çünkü çekilen bir şutta topun kaleye gitmesinin yirmi dakika sürmesine tanık olanlar, bu 20 dakika içinde tsubasa'nın annesini, babasını, eltisini, ponpon kızları, roberto'yu düşündüğünü görenlerin bu teori hakkındaki en net pratiği gördüğü gerçeği söz konusudur. kısacası kafası karışık bir nesildir vesselam. ama düşününce kendilerine hak vermek doğaldır.
