türk tipi bir muhalefet yapma klasiğidir. başka ülkelerde var mı böyle bir durum, varsa da bu derece rağbet görüyor mu bence incelenmesi gereken bir durumdur.
bu bir ak partiye övgü yazısı değildir, son 30 yılda iş başına gelen hükümetler ülkenin ve milletin gelişmesi için az veya çok ellerinden geleni yaptılar. bir ölçüde milletin ve devletin gelişimine, kalkınmasına katkıda bulundular. sosyal, siyasal, ekonomik sorunlarımız ağır aksak da olsa hallediliyor. ortada kimsenin inkar edemeyeceği bir mesafe ilerleme var.
peki bu 30 yılda terör sorununda ve tsk nin sorumluluk kabul emeye yanaşmayan başınabuyruk yapısında ne kadar yol alabildik. hemen hemen, hiç. tsk siyasiler için bir dokunanın yandığı bir tabu oldu. böyle bir ikileme düştüğü an da halk koşulsuz olarak tsk yı destekledi.
şimdi yine terör olayları, ihmal kaynaklı ölümler yaşanıyor. ama muhalifim diyen hükümete yükleniyor. peki gerçekten bir fikriniz bir, projeksiyonunuz var mı? ne yapsın hükümet? tsk yı hallaç pamuğu gibi dağıtıp yeniden mi yapılandırsın yoksa paraysa para, askerse asker ne istiyorsan önüne sereyim diye üstüne bir de prim mi versin?
askeri araç devrilir onlarca şehit olur, karakollar basılır onlarca şehit olur, afyonda gece vakti cephanelik düzenleme işi olur 25 şehit olur. peki çok iyi eğitim almış subaylarımız ne yapar? hiç. tüm bunları da mı hükümet düşünüp, yönetmelik hazırlayacak? biraz akıllı olun.
hükumetin hatalarından dolayı tsk yerle bir edilirken sesiniz çıkmıyordu ama akpgillerfamilyası.
örn: Libyada ne işimiz var bizim.
24 saat sonra dz.k.k. 3 destroyer ile olay mahallindedir.
tsk bağımsız bir kurum olsa doğru olacak önermedir. adamların elini kolunu bağla, operasyon için 5 saat izin bekle, bürokrasi vs vs.. sonra vurun abalıya. yok öyle yağma.
hiç kimse sütten çıkmış ak kaşık değildir. ne hükümetler ne tsk ne de bu millet. herkes suçlayacak birilerini arayacağına önce bir aynaya baksın. ben ne yaptım, nasıl bireyler yetiştirdim, kimlere oy verdim, nelere göz yumdum vs. hani şair diyor ya; dünya kirletilmişse üstünüze sıçramış bir şey vardır mutlaka. haaa o hesap işte!
misal yaşananan afyon cephanelik faciasında can kaybı konusunda milleti yanlış bilgilendiren daha doğrusu bilgilendirmeyen tsk' değil hükümetin yalan yanlış bakanları, valisidir! birde o mühimmatların varış yeri suriyeli muhalifler çıksın o vakit görürüm sizidir..
hani şu meşhur ses kaydı ortalığı yıkan eski genelkurmay başkanı ışık koşaner ne demişti o kayıtta: 'karşıda iki terörist görünce, bizimkisi hemen terk ediyor mevziyi'. madem öyle, o zaman askerlerine gerekli motivasyonu veremeyen komutanın hala ne işi vardır orada? niye görevden alınmaz veya görev alanı değiştirilmez? hani askerlerimizi kaybettiğimizde görevinden alınacak olsa, ona da kabulüm ama o da yok. hem zaten ille de askerimizi yitirmemiz mi gerekiyor, başındaki komutanın ipinin çekilmesi için? ama boşverin siz, sadece hükümeti suçlayın. devam edin bu kafayla. öyle ya, içerde yatanlar dışardayken, terör diye bir sorunumuz yoktu zaten değil mi? bu arada şimdi cia başkanı olan adam ırak ta askerimizin başına çuval geçiren abd askerlerinin komutanıydı. mit müsteşarıyla görüşünce tepkiler oldu. ama bir şeyi çabuk unutmuşlar anlaşılan. ışık koşaner genelkurmay başkanıyken, bu adam ankara ya gelip, koşaner ile de tokalaştı ve görüştüler. ordumuzun bir önceki genelkurmay başkanı ve askerinin başına çuval geçiren adam tokalaşıyor. ne ilginç değil mi?
