hala kılıç kalkanla savaş yapıldığını zannedenlerin ısrarla doğru olduğunu vurguladığı iddiadır. burda milliyetçilik yapacaksanız ben hepinizden daha milliyetçi olduğumu açıkça beyan edeyim. benim derdim milletten gizlenen ve içi boş bir gazla millete yutturulan bir takım gerçekleri tartışmaya açmaktır.
delikli demir icad oldu mertlik bozuldu demiş atalarımız, mutlaka boşuna dememişlerdir. artık savaşlar meydanlarda cenk ederek değil; ekonomik, siyasi, teknolojik ve askeri açılardan yapılıyor. bir ordu ülkenin genel ekonomik gücünden ayrı düşünülememeyeceği gibi, o ülkenin teknolojik ve siyasi üstünlüğü veya geri kalmışlığı da ordunun gücüyle birlikte değerlendirilmelidir.
tarihte çinlilere çin seddini yaptıran, tarih açıp tarih kapatan bir milletin evlatları olarak yeni dünya düzenine bir türlü uyum sağlayamadık. mesela osmanlı en büyük gemileri dahi üretebilirken, motorlu (buharlı) gemiler çıkınca yeni teknolojiye geçiş yapamadı... ve bunun gibi otomotiv sanayimizin olmamasının sebebi de bir yerde osmanlı'nın ilk dönemlerde makine sanayiine yatırım yapmamasıdır. bugün hala kendi tankımızı, kendi uçağımızı, helikopterimizi üretemiyorsak bunun sebebi cumhuriyet'in ilk dönemlerinden beridir bu alanlara yatırım yapılmamasıdır. bugün ordumuzun tüm kullandığı araç-gereç ve mühimmatın yüzde 50'den fazlası ithal edilmektedir. böyle bir millî ordu olabilir mi! bunu biraz düşünmek lazımdır... her çeşit üründe yerli teknolojiye geçmeden dünyada ilk 10'a dahi girmemizin çok zor olduğu ortadadır.
ordunun tanımını ve sınıflarına ayırarak, bu konu üzerinde iyi eğitimli uzmanlaşmış profesyonel ve yürekli asker olduğu düşünülürse iddia olmadığını hemen idrak edebileceğiniz bir durumdur. ne kadar iyi teknolojiniz olursa olsun iş gene insanda biter. nato bm tatbikatlarında eğitimi ve cesareti ile şu ana kadar derece ve madalya almadan dönmemiş bir orduya sahibiz. güçlü orduya sahip ülkeler olarak bahsedilen ülkelerin parlak subayları gelip bizim harp akademilerinde eğitim görüyor. güçlü ordular ancak bunu yapabilir. türk silahlı kuvvetleri bulunduğu coğrafyanın en güçlüsüdür, yürek olarak da birincidir diyebilirim. teknoloji ve eskimiş ekipman konusundaki eksikliklerin giderilmesi, bu derecelendirmenin şu an yapılıyor olmasının, kuşkucu veya güvensiz yorumların tek sebebidir. gerekli teknoloji ve ekipmanın sağlanması siyasi bir strateji ve beceridir. buna sahip olmamanız için uğraşmakta ve çaba sarfetmektedirler. aksi takdirde şu an neden birinci olamadığını konuşuyor olurduk. ekipman ve teknolojinin yenilenme süreci ise bu ülkede ancak siyasi olarak kişilikli, tam bağımsız ve borçsuz bir türkiye ile gerçekleşebilir. şu anda zor görünen bu durum gelecekte umarım gerçekleşecektir.
edit: iddia veya gerçek olarak bakılan bu duruma yapılmış yorumların askerliğini yapmış bireyler tarafından yazılmış olarak düşünüldüğünde, sabahtan akşama mıntıka temizliği yapan bir yazarla, komando olarak ayağının altı 4 kere deri değiştirmiş bir yazarın yorumu tabi ki farklı olacaktır. birinin gördüğü ve yaşadığı ile diğerinin gördüğü ve yaşadığı apayrıdır. yorum bu nedenle duygusal olabilir. diğer taraftan bu derecelendirmenin koşullarını ve standartlarını iyi belirlemek gerekir.
güç olayını sınıflandırırsak, 1 veya 2 dalda oskarı biz alırız.totalize edilmiş olarak ele aldığımızda, alanın elinde patlayacak kadar mantar bir askeri güzümüz var.evet askeriyemiz sonbahardadır.bahar gelene kadar büyük bir fırtına olmayacağını kestirebilmek tek tesellimdir. zira günümüz askeriyesi,asayiş olaylarına yetişememktedir.olası bir dünya savaşında kullanılacak silah ve teknoloji nükleer olacaktır.(kıyamet)
en güçlü ordu olmamız bile bizim için pek birşey ifade etmez.
''yurtta sulh,cihanda sulh'' denmiş olay kapanmıştır.
ve son olarakta şunu söylemek isterim ki;
askerden yeni gelmiş biri olarak, askerlik, bir ekmek kapısı olup,canını, kanını, seve seve vatan uğruna feda edecek potansiyelinde,umutları tükenmektedir.sorgulamak, eleştirmek, baş kaldırmak, askerliğin ruhiyatına terstir.tsk kendi içinde bölünmüş,inancını yitirmiştir.
askeri gücün sadece askeri gider ölçütüyle değerlendirilmediğini göz önünde bulundurursak ve son dönemde dünya çapında bir savaş yaşanmamasından ötürü sıralama yapmak gayet zordur. tabi bunun içinde savaş teknolojisi ve gizli tutulan silahlar olduğu gerçeğininde gözardı etmemek lazımdır. gelgelelim sonuç itibariyle iddiadan ibarettir. birinci en güçlü ordu ya da sonuncu güçlü ordu iddiasını da ortaya atmak mümkündür.
profesyonelliğini arttırmadığı sürece mantar bir iddiadır. askeri teori altyapısını, techizat, lojistik, uzmanlaşma, yedekparça tedariki ve silah üretimi konusunda orta karar oldukça, kendi kendimizi kandırmadır..
doğru değil! biz birinciyiz. her şeyde olduğu gibi birinciyiz. dördüncü ne demek!
ya kardeşim üniversiteli insan uludağ gazoz gibi gaza gelip bu geyikleri yapıyorsa ilk okul mezunu ne yapmasın?
bir kere birinci olsa ne olur, sonuncu olsa ne olur? üretim yapılmıyor bu ülkede, bilimde ve sanatta vaaziyetimiz de ortada. bunlar önemli göstergelerdir.
ayrıca tartışılması gereken nokta başkadır. türkiye abd'nin peşine takılıp gitmiş, ordu birinci miydi sekizinci miydi bunu tartışıyorsunuz. israil'le anlaşmalarımız devam edecek diyen genelkurmay başkanı değil miydi? bu ne perhiz ne lahana reçel dolma falan...
tam bağımsız olmadan istersek en güçlü askeri güç bizde olsun, önemli değil. istersen lazer silahların, anakin skywalker gibi generallerin, ışın kılıçların olsun, tam bağımsız değilsen son sözü abd ve nato söyler.
en güçlü kim, abd? biz de abd'nin müttefikiyiz, nato da candır. yani biz almanlar yüzünden yenildik. ben yine şizoya bağladım.
doğrudur ya da yanlıştır. ilk 10 içinde yerini nüfus fazlalığı bakımından devamlı koruyabilir.
ama şöyle bir gerçek vardırki, tsk dünyanın en sırlı ordusudur.
amerikalı general vietnam savaşı sonrası, halkın önünde hatalarını dile getirmiştir. ''hava saldırılarıyla başarılı olacağımızı sanmıştık ama yanılmışız. bölge ormanlık bir alan ve hedeflerimizi hiç vuramadık'' demiştir. çok çaresiz bir görüntü sergilemiştir.
ama türk rütbelilerinden hiç kimse benzer bir açıklama yapmaz ve yapmamışlardırda.
15 asker şehit edilmiştir. tsk ihmali kabul etmemiştir.
karakol basılmıştır. yukardan görüntüleri basına sızmıştır. tsk kabul etmemiştir.
operasyonda bazı askerler gıcık kaptığı tertiplerini taramıştır. tsk şehit olarak ailelerine cenazeleri yollamıştır. tsk böyle bir olayı kabul etmemiştir.
daha bunun gibi sır olan bir dolusu olay yaşanmıştır.
orduların güç dengeleri tabiki techizatla ölçülür öncelikle. bu bakımdan kaçıncı oluruzun cevabını oturduğum yerden vermem pek de inandırıcı olmaz.
ancak savaşlarda orduların psikolojilerinin de çok önemli olduğu düşünüldüğünde tarih boyunca sayıca güçsüz oldukları düşmanlarına karşı bir çok zaferler kazanmış olan türk ordusunun muhtemel bir savaş halinde bu kimliğine tekrar bürüneceğini ve kendinden daha güçlü olarak nitelendirilen orduları ağır mağlubiyetlere uğratacağını düşünmek pek de hayalci bir değerlendirme olmayacaktır.
biraz sonra bu başlık altında ''hadi len ordan, amerika savaş gemilerini akdeniz'e getirdiğinde iman gücünle mi batıracan onları'' diyecek olan yazarların bile o savaş kapıya dayandığında birkaç düşmanı gebertmeden ölmeyeceklerine yürekten inanıyorum.
belki doğru belki gerçek. iddiadır sonuçta ama saçmalıkla doludur bir kere bahsettiğin italya nın adam gibi ordusu yoktur. yalnızca formaliteden natoya asker gönderir, onlar da afganistandadır. gösterilerde de böyle tüylü şapkalarıyla palyaço gibi yürüyen nöbet tutan askerleri vardır.
Doğru bir tespittir ama o askerde o uçakta en yüksekteki kişinin azından çıkacak emir ile öldürür veya ölür. Eğer ki en baş düzgün olmaz ise gerisi gereksiz
mehmetçiğin yüreği yeter.
şimdi sen böyle yazmışsın da sen işin mutfağında nelerin döndüğünü biliyorsun insansız hava aracı yani iha dünyadaki ordular için çok önemli bir sistem ülkede askeri malzemelerin alımını msb yapar yani bakanlık akp hükümeti (bakan akp li olduğu için akp hükümeti diyorum) neden %100 türk yapımı iha varken israilin heronlarını alıyor? onların ki daha iyi ondan alıyorlardır diye düşünüyorsan sana gülerim arkadaşım kendin yapmadığın yapıpta kullanmadığın hiç bir şey senin değildir ve hiç bir zamanda olmayacaktır.
not:şunu da unutmayın ki çanakkale de kurtuluş savaşında karşımızda ki orduların neleri neleri vardı. teknoloji bile bir yerde durur. savaşta önemli olan stratejini elindekiyle yapmak ve kazanmaktır. bunun örneğini türk ordusunda mustafa kemal ve generalinden erine kadar tarih sayfasında görmekteyiz.
güçlü ordu kendi silahını üretebilen, güçlü bir devletin varsa mümkün olabilir. asker sayısının çok olması, ordunun güçlü olduğu anlamına gelmez.
silah konusunda dışa bağımlı olduğumuz sürece kimse güçlü ordudan bahsetmesin.
gerçekler neden hep bu kadar acıdır?
yeni neslin en önemli problemlerinden biridir. ülkesini ordusunu aciz gören, üstümüze senaryo oynayan devletleri gözlerinde büyüten, kendisinde bu gücü göremeyip başlarında olup biten en ince detayları gözler önüne sermekten kendi alıkoyamayan ve bunun adınında objekftiflik olduğunu ileri süren, yapaz zeka gerektiren strateji oyunlarının etkisinde kalmış,bıraksan 10 dk da 35 devleti kafasında simulete edip galibi mağlubu sana bir çırpıda söyleyecek zeka küplerinin inanmadığı iddiadır.
nükleer silahı orta atmayın doğru iddiadır aslında akp doğu illerinde oy için pkk lılara yumuşak davranmasa pkk yı 1 haftada bitirir ayrıca seferberlik ilan edildiğinde araştırmam sonucu yaklaşık 37-38 milyon askerimiz hazırdır tamam devir nükleer devri fakat çağlar geçse bile hala insan gücüne ihtiyaç vardır.
dünya'nın en komik ve saçma iddialarından biridir.
topu topu 3000 kişilik olan bir örgüte karşı şamar oğlanı olan, her türlü lojistik güce, hava desteğine ve sayıca çok çok üstün olmasına rağmen; basit bir örgütü deviremeyen en güçlü ordu olmaz olsun.
sokaktan silah zoruyla adam götürüp, 3 ay kıytırıktan eğitilen askerle, en güçlü ordu olunmaz.
deniz kuvvetlerinde amiral kalmayan, hava kuvetlerinde pilotu kalmayan bir ordu nasıl güçlü olabilir ki sorulması gereken iddadır. şakirtler bu ülkeye terörden çok zarar veriyor. fuck the şakirt
kendi silahlarımızın bile tamamına yakını ithal iken inanılması güç ve bir o kadar aptalca tezdir.
kendinizi kandırıp duracağınıza biraz çalışın da gerçekten dördüncü olalım ey türk halkı!