Askerlik, Harp sanatını öğrenmek ve yapmak mükellefiyeti şeklinde tanımlanıyor.
-TSK iÇ HiZMET KANUNU'NUN 35. MADDESi DEĞiŞTi-
Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı
Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askeri gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurt dışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına
yardımcı olmak olacak
-"SiYASi FAALiYETTE BULUNAMAYACAK"-
Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları siyasi faaliyette bulunamayacak. Erler askerlik hizmetine girdikleri tarihten, erbaşlar ise terfi tarihlerini takip eden aybaşından itibaren harçlığa müstahak olacak.Darbelere dayanak olarak gösterilen iç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesinde yer alan, 'Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyetini kollamak ve korumaktır" ifadesi ise, 'Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; yurt dışından gelecek tehdit ve tehlikelere karşı Türk vatanını savunmak, caydırıcılık sağlayacak şekilde askeri gücün muhafazasını ve güçlendirilmesini sağlamak, Türkiye Büyük Millet Meclisi kararıyla yurtdışında verilen görevleri yapmak ve uluslararası barışın sağlanmasına yardımcı olmaktır" olarak değiştirildi.
Kanuna göre Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları siyasi faaliyette bulunamayacak
Böyle bir saçmalık olabilir mi.
Türk ordusu tüm siyası oluşumlardan uzak ve üstündür maddesi çıkarılıyor, yerine tsk mensupları siyasete giremez yazılıyor.
düzenlemenin hizmet ettiği amaca karsı olmamakla beraber ordunun siyasete elbette karışmaması gerektiği doğrudur. Ancak bu durum her iki maddede de aynı amaca hizmet etmektedir. Tek farkla; birinde askeri oluşumlar, ordu ve mensupları hak ettiği değere ve ulviyete sahipken diğerinde adeta noksanlı yada yasaklı bir kesime hitap söz konusudur.
meclis bu tarz kelime oyunlarından evvel büyük iltimas geçtiği "açılım sürecine" ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kanseri pkk, dhkpc meselelerine el atmalıdır. Şiddetle kınıyorum.
darbeye meşruiyet sağlayacak maddenin değiştirilerek askerin "darbeyi halk için yaptık" bahanesinin arkasına sığınmasını önleme dahası darbeye dayanak oluşturmasını engellemesi bakımından türkiye'nin demokratik yapısını kuvvetlendiren bir değişikliktir.
Türkiye Cumhuriyeti Devletinin ordusuna, bel kemiğine, dirayetine yapılmamış olması gereken bir hakarettir. Bu vatanın evlatlarının hak ettiği dibe çekilmek değildir. O adamlar abilerimiz evlatlarımız sahip oldukları hak ettikleri mertebeden alaşağı edilirken şakşakçılık yapmak ahlaksızlıktır. Zira söz konusu değişiklikler darbeci zihniyete karsı alınan önlem silsilesi olmaktan çok hakaret niteliğindedir. Ektra bir amaca hizmet etmemektedir. Gerekliğini tartışan şahsiyetler öncelikle daha büyük tehlikeler arz eden oluşumlara gereken darbeyi indirmelidir. Eğer bir yasanın elzemiyeti söz konusuysa bu öncelikle orduda değil yasa dışı örgütler ve yandaşlarına yönelik olmalıdır.