sağlam diziye benziyor. hızı zodiac filmindeki gibi, ağır ilerliyor. bazıları sırf bu yüzden dayanamayıp kapayabilir. ama yine de çekiyor içine. zaten başroldeki 2 eleman da tanındık adamlar.
dizinin şu ana kadar üç bölümü yayımlandı. ilk sezon 8 bölüm sürecekmiş. senaryosu, atmosferi ile kaliteli bir dizi, ortada bir vaka var ama karakterlerin yaşantısı, iç dünyası, rush cohle'un anlatmaya çalıştıkları, rush cohle ve martin hart'ın diyalogları vakadan daha ön planda gibi geldi bana. dizide çok aşırı olmasa da açık sahneler yer alıyor. çok aksiyon içeren bir bölüm olmadı şu ana kadar, yani aksiyon bekliyorsanız hayal kırıklığı ile karşılaşabilirsiniz ama bu tür dizileri izleyenlere tavsiye olunur.
Atmosfer yaratma açısından son dönemlerde meydana çıkmış en başarılı dizidir. Aynı zamanda Rust karakteri televizyon tarihine geçebilecek kadar eşsizdir.
gördüğüm en iyi introya sahip dizi. mükemmel karakter analizleri, kubrick tarzı one - shot perspectiveler, eşsiz müzik kullanımı ve mükemmel oyunculuklar ** barındıran, ağır işleyişi ve tarzıyla melankoliyi buram buram veren hbo 'nun yeni başyapıtı.
hbo gene yaptı yapacağını ve matthew mcconaughey gibi bir yıldız ile kemiksiz oyuncu harrelson u yan yana getirdi. sinema için çekilse bu kadar ayrıntılı ve flashbacklerdeki gizemi veremezdi. sahneler amosfer senaryo oyunculuklar vs vs eksik yok. 2014 başyapıtı. breaking bad den sonra ödüller artık bu diziye.
--spoiler--
özellikle projects baskını sahnesi muhteşemdi.
--spoiler--
inanılmaz bir kurguya ve matthw mcconaunghey gibi bir oyuncuya sahip dizidir.
--spoiler--
true detectivein son bölümünde rustı sorgulayan iki siyahi dedektif, sorguda rust'ın onlara siyahi bi papazı olan kilise tarif ettiğini söylüyolardı, orda yola çıkarken yaralı yüzü olan adamla falan konuşuyolardı. Rust hangi sorguda nasıl anlatmıştı siyahi papazı olan kiliseyi, hangi bölümdeydi bulamadım acil arıyorum :(
--spoiler--
en iyi,
oyuncular (yedek, arka, ön, yancı)
yönetmen
senaryo (0 çirkinlik)
jenerik (akıl alır aq)
ödüllerinde babalar gibi halay başı çekecek olan ve herhalde daha iyisi çekilene kadar en iyi olan dizi. 2 dedektifin hikayesi aldı götürdü 1 sezonluk.
matthew mcconaughey bu yılın ağzından girdi makatından çıktı be birader. nasıl bi ağabeysin sen, nasıl konuşuyorsun be kardişim.
final bölümündeki o dekorlar neydi. nasıl tasarım kardeşim. neden bu kadar iyi işler çıkarıyosunuz aq. aklımı toparlayamadım.
dizinin genelinde ise aksiyon olmamasına karşın kalbin durmaksızın hızlanması garip bişeydi. ulan saçma yerlerde bile pata pata pata kalp pompalıyodu sürekli.
sevişme sahneleri bile çok iyidi aq!!!!1!!
final müziği bu kadar iyi olan dizinin kötü olması zaten imkansız her anlamda..
&feature=share
kod yazmam gerekirken 90 kez bu şarkıyı tekrar dinliyorsam ve halen kod yerine buraya yazıyosam yatmam gerek. yetttttthhheeeeeeeeeeer
özlü söz: well once there was only dark, you ask me the lights winnning.
Yeni başladığım ve günler içerisinde ilk sezonu yediğim dizi. Breaking Bad den sonra en çoks aran ve kaliteyi hissettiren dizi oldu benim için. Ha birde House Of cards var.
Felsefeyle yoğrulmuş muazzam dizi. Rust'ın şu sözünü alıntılamak ve üzerine düşünmek lazım:
"Bence insan bilinci evrimin trajik bir yanlış adımıydı. Kendimizi çok iyi tanıyan insanlar olduk. Doğa kendinden ayrı bir doğa görünüşü yarattı. Biz doğa kanunlara göre varolmaması gereken yaratıklarız. Bizler bir benliğimiz olduğu yanılgısına kendini kaptıran şeyleriz. "
bu kadar az entry girilmiş olmasına harbiden çok şaşırdım. 2014'ün açık ara en iyi yapımı. muhteşem oyunculukları ( burada matthew mcconaughey'in altını çizmek lazım. adam oynamıyorum adeta ortalığı sikip atıyor. zaten bu sene oyunculuk anlamında tavan yaptı) ve sağlam, düşündürücü, kışkırtıcı diyaloglarıyla fazlasıyla göz dolduran, paçalarından buram buram kalite akan dizi. yani şimdi keşke izlememiş olsam da şu ilk sezonunu baştan sona soluksuz film gibi izleseydim diyorum ama işte affetmedim, çıkar çıkmaz tükettim, sildim süpürdüm. neyse güzel de oldu, afiyet olsun bana.
seri cinayet romanları genel olarak filmlerden daha etkilidir hep çünkü katilinde onu yakalayan polisinde ölen maktülünde iç dünyalarının tasvirlerini yapmakta daha fazla zamanları vardır ki bunu aşabilen birkaç tane film vardır.
diziler ise böyle bir konuyu çok uzun vadede işleyemezler ki genelde suçlu psikolojisinden çok polis yada o dizinin yıldızı artık her kimse (bu dexter'daki gibi bir katilde olabilir) onunla ilgilenilir.
bu dizi ise ne bir dizi gibi uzun nede bir sinema filmi gibi kısa, şahsımın gözünde kitaplarla şirk koşmaya çalışan bir tarzı var. yani oyunculukların doğallığı hikayenin, yavaştan ilerlemesi, polislerin birbirlerini tanımaları felan bir bölüme değilde bir sezona yayılmış gibi. uzun bir sinema filmi tadında gizem ve cinayeti seven herkesin izlemesi gerektiğini düşündüğüm film.
