entarininin dikiliş gününde bir diyarbakır programı yapıldı. amcanın biri diyarbakır tarihinde kısa bir giriş, gelişme ve sonuç aşamalarından geçtikten sonra sözünü şöyle tamamladı; inşallah kurtulacaktır... (?!) *
sunucu hatun da gülümseyerek, inşallah bu tarihin yazarlarının torunları şanlı serüveni sürdürecektir tadında bir onaylama cümlesi mi yaptı, kurtulacaktır'ı duymadı mı, bilemiyorum ama alkışlarla türküye geçildi falan...
bu entry aşırı derecede geçmişe spoiler içerecek. susam sokağında büyümemiş, anlık tüketime alışık, internetin ve sosyal medyanın yönlendiremediği bir çocukluğa sahip değilseniz, sokakta eşli saklambaç oynamadıysanız, televizyon izlemek için komşu çocuklarını misafir etmediyseniz, çatapat patlatıp kızkaçıran tarafından kovalanmadıysanız, okula yakın bakkallardan çitlembik almadıysanız, siyah önlük giyip renkli hayaller kurmadıysanız yarısında çıkınız.
mutlu çocukluğumuz ile her şeyin hızlı değiştiği yetişkinliğimiz arasındaki köprüden önceki son çıkış.
değilsiniz güzel.. 80'li yıllara ait tevellütünüz vardır ve bu kanal sizin için karışık duyguları anımsatır. yanılmıyorsam trt 3 ile ortak yayın politikasına sahipti. sabah 6'dan, öğleden sonra 2'ye kadar sürerdi ve siz çizgifilm kuşağının saniyesini bile kaçırmamak için her programı zapsız izlerdiniz. trt gap la başlayıp, trt 3 ile devam eder ve rap rap a kadar oturmak şerefine nail olduysanız istiklal marşını okur ve yatardınız.
işte o trt gap hissettirmeden bize anadolu'nun motiflerini işledi. daha sonra kav kibritlerinin kapak yüzü de olan anadolu türk motifinin bir dönem kazaklarımızda bile olmasının önemini şimdi anlıyoruz. meraklısı umut sarıkaya karikatürlerindeki karakterlerin kazaklarına bakabilir. o ayrı konu. işte bu motifi ilmek ilmek içimize işledi. bir yanda yoğurt yapan göçebe yörükler, bir bakıyorsun amcanın biri süpürge yapmış, dedeme benzeyen bir adam keklik için ahşap kafes yapadursun; anadolu'yu o çizgifilm hevesi ile diyar diyar gezdik, sevdik.
daha sonra ciyayco * olsun, susam sokağı olsun, susam sokağından sonra adını bilemediğim zenci bir çocuğun hikayesini anlatan güzel dizi olsun, şeker kız candy, heidi, gibi çizgifilmlerle adeta mest olurduk. ve allah şahit ki şimdiki 1000 kanallı tv'ler ve çifter çifter çanaklar, internet, bizi bu kadar eğlendirip eğitmedi. dolayısı ile trt gap'a büyük bir minnet borçluyuz..
---
hala okuyo musun sen len? pekala.. umudun maddeden değerli olduğu, şu anda hiçbir teknolojinin ulaşamayacağı çözünürlükteki milyar renk ölçekli hayallerimize, ahmet efe'nin ilkokul kitaplarındaki şiirlerine hoşgeldin..
an itibariyle trt 3 bandından yayın yapan kanal, her gün sabahın köründe 06 ile 07 arasında yayın yapan kanalmış.
dünyada hangi televizyon günde 1 saatliğine açık kalır, dünyada örneği yoktur herhalde, bir de hangi insanoğlu izler sabahın 6 sında "aha da trt gap ta şu program varmış, sabah 6 da kalkayım da seyredeyim bari" * )
ben bu kanalı çoktan kapattılar zannediyordum, görünce şaşırdım, şu anda "hayatın renkleri" diye bir program var, biraz izleyeyim de 0 olan reytingi 1 yapayım bari *
