hükümetin oy peşinde koştuğunu sırf bu yüzden aptalca adımlar attığını bilendir. neden mi bakalım şu devlete: önce öğretmen gönder hiç türkçe bilmeyen ama türkiye cumhuriyeti vatandaşı olan çocuklara(ki tabi ki gittim görevimiz bu yüzden öğretmen oldum) sonra da aman türkçeyi okulda öğrenin ama okulda kalsın der gibi devlet bütçesiyle tv kanalı aç terör böyle çözülmez dağda ki terörist böyle bırakmaz elindeki silahı bunu yarım aklımla ben anladım ama oy verdiklerimiz anlamadı anlamak istemediler çünkü nasıl bir politika nasıl bir anlayış çözemedim ben.
facebook'taki gruplarının deklerasyonunda trt 6'nın var olmaması gerektiğini savunurken "Kürtçe diye ayrı, özgün bir dil yoktur. KürtçeFarsça'nın bir lehçesidir" şeklinde saçma argümanlar ileri süren zıpçıktılarca beslenen zihniyettir.
sormak gerek, bir dilin hangi lehçesi, diyalekti, aksanı, ağzı veya şivesi hangi özelliklere göre dili temsil edebilecek ana lehçe olarak kabul edilip bu şekilde rütbelendirilebilir?
tükiye'deki ulusal televizyonlar genel olarak türkçe'nin istanbul şivesi ile yayın yapıyorlar. bu durumda türkçenin karadeniz ya da ege şivesiyle yayın yapan kanallarına karşı mı çıkmak gerek? istanbul şivesinin bulunduğumuz çağ itibariyle revaçta olması sadece pratik anlamda onu popüler ve kullanışlı kılar ama bu durum istanbul şivesinin diğer şivelere özsel bir üstünlüğünün bulunduğuna kanıt değildir. yani ortada "bu şive ya da bu lehçe üstündür ve yayın dili olarak kullanılabilir ama öbürü daha aşağı seviyelidir, kullanılamaz" şeklinde bir durum yok ve böyle aptalca bir yaklaşım da zaten olamaz, olmamalı. hani azerbaycan'ın türkiye'de o çok karşı çıkılan ve rencide olunan "azerbaycan kanallarında azeri şivesinden başka şive konuşulmayacak" özetli kararıyla türkiye lehçesine yasak getirmesi nasıl bir saçmalıksa ve nasıl olmamalıysa, kürtçeye karşı bu ayrımcı ve saçma tavır da olmamalı.
kürtçenin bağımsız bir dil olmayıp farsçanın lehçesi olduğu iddiasını kabul etsek bile trt6 protestocularının yine de haksız olduklarını anlatmak için yazdım bu iki lakırdıyı. zira, kaldı ki kürtçe farsçayla yoğun şekilde bağlantılı da olsa, ayrı bir etnik gruba ait ayrı bir dildir. ve kaldı ki türkiye'de bu dili kullanan milyonlarca insan olduğu için hangi dille bağlantılı olduğu önemli olmaksızın kendi halince yayın dili olmayı da hak eder. hakkaniyet bunu gerektirdiği gibi, kürt varlığının türk varlığına karşı yok edici etkisi olduğuna dair kabullere dayalı politik yaklaşımlar da en az trt6'ya bu lehçeli fötürden* bozma sebeplerle karşı çıkmak kadar saçmadır. çünkü yok olan şey aslında türk kimliği değil, uzatmalı bir diktatörlük ve onun mentalitesidir.
bölgedeki çocukları düşünen zihniyettir.devletten bölgedeki çocukları, türkiyenin diğer bölgelerindeki çocuklarla aynı imkanlarda eğitim verilmesini sağlayıp ilerideki iş fırsatlarında eşit olmalarını arzu eden zihniyettir.
örneğin siz o bölgede yaşayan 7 yaşında bir çocuksunuz, evde sokakta kürtçe konuşuluyor, okulda ise öğretmenler türkçe ama arkadaşlarınızla kendi aranızda genelde kürtçe konuşuyorsunuz. eve gidip televizyonu açtığınız zamanda artık daha çok aile büyükleri daha iyi anladığı için kürtçe yayın yapan rtr 6 yı izliyorlar.sizin bölge şartlarınına göre kürtçeniz gelişebilir, bu da güzel bişeyde olabilir ama büyüyünce sana kürtçen iyi diye kimse iş vermeyecek, karnını doyurmayacak. senden iyi eğitim, güzel türkçe isteyecekelr.
memleketteki gerilimi tetikleyen zihniyettir, aynı mecliste türkçe dışında dillerde konuşmaya kalkanlar gibi. belli alanlarda, herkes birbirine saygı duyacak. başka türlü yatışmaz bu millet.