--spoiler--
tüketilen bir kaç saat, bir miktar bira, bir ince kitap ve bir çok sigaradan sonra yerime döndüm. huzurluydum, uyuyabilirdim artık, o ise uyumamıştı. bir yandan tiksinerek bana bakmasına rağmen, istifini hiç bozmadı, neredeyse bütün ortak bacak alanımızı kaplamıştı. hırsızların alarmı çalıştıran lazerlerin arasından geçmeye çalışırken çizdiği figürlere benzer figürlerle bacaklarımı ve cüssemi yerleştirdim yerlerine. dikkatle önüme baktığını farkettim hemen sonrasında, içilen biralarında etkisiyle göbeğim şişmişti, rahatsız oldum bakışlarından ve göbeğimi içine çektim*.
bacaklarımı hiç kıpırdatmadan, göbeğim içe çekili, suratıma üflenen sigara dumanlarına rağmen, tavandaki lamba ile dertleşe dertleşe uyuyakaldım.
uyandığımda aynı pozisyondaydı ve de gülümseyerek bana bakıyordu.
[ sözlük'te bulunan "gelmeyen pazartesi" kitabına ait yazılar, ek yazılar ile birlikte kitap olarak basıldı. bu nedenle yazıların buradan yayınını durdurmak durumundayım. anlayış göstereceğinizi umuyor, ilginiz için teşekkür ediyorum. eksper mental ]
bir aşk öyküsünün başlamasına sebep olabilecek güzel bir tesadüf. tanışma, sohbet, ortak yanlar, adres alıp verme. trende karşında oturan kıza aşık olmayla sonuçlanır.
otobüste ise kaçarı yok ayakta durur. zira herşeyin bir bedeli vardır. sen madem otururyorsun trende otobüste de ayakta olacaksın. yoksa hep otur hep otur, eee yaşlı teyzeler, amcalar nasıl yolculuk edecekler ayakta terbiyesiz şırfıntı seni diyerek dövülesi kızdır. veya kadındır orası pek enterese etmez bizi.