kesinlikle doğru olan önerme. çocukluğumdan trakya'ya çok sık gidip gelirim. aynı mahallede yaşayan herkes birbirine "kardeş" gözüyle bakar, en ufak bir çıkma, evlenme teşebbüsü "çok ama çok büyük bir ayıp" olarak algılanır.
"insan hiç akrabasına yan gözle bakar mı?" sözü trakyalılar için "insan hiç komşusuna yan gözle bakar mı?" boyutlarındadır.
kesinlikle doğrudur. vakti zamanında tekirdağ'daki yazlığımızda karşı komşuma tutulmuştum. vel hasılı iki sene sonra çocuk da bana aşık olduğunu söyleyince gayet hoş bir aşka yelken açma kararı aldık. ama o da ne? nilgün teyze, çocukcağızın anası, bir şekilde çakmış bizim durumu. vay efendim o senin kardeşin, sen bacına yan gözle mi bakıyorsun şerefsiz diyerekten bir patakladı bizim oğlanı. ulan gülsen gülünmez ağlasan ağlanmaz. sırf bu yüzden nilgün teyze bizim sokağa bile sokmuyor artık denizi. ben de artık tüm gün bahçe duvarında oturup denizi gözeklemiyorum. şimdi bir düşünüyorum da, iyi ki de karşı çıkmış. hiçbir şey sabah kapıyı açtığında gülümseyebileceğin insanlarla yaşamaktan kıymetli değil. *
anlamadigim yasaklamalardan sadece 1 tanesidir. insanlar ciddi oldugu surece kimsenin karismaya hakki yoktur. basima gelmisti boyle bir olay, komsusunun oglu ile evlenen anne kiziznin komsusu ile iliski kurmasina karsiydi. gonuller bir olunca pek fark etmiyor boyle kisitlamalar lakin kizin annesinin evliligi basarisiz idi kanimca.