radarla pusu kurup ceza yazmaktan başka işe yaramayan boş beleş tiplerdir. işlerini o kadar iyi yaparlar ki vatandaştan çorba parası beklerler ama lüks araçları durdurmaya bi'yerleri yemez.
nedense bu adamlar trafiğe el attı mı trafik hepten bok oluyo. sakarya' da kaç kez şahit olmuşumdur buna. işin içinden çıkamıyo içine sıçiyo pezevenkler.
ankara/yenimahalle/ivedik organize sanayi bölgesinde her akşam bıkmadan usanmadan gecenin yarılarına kadar modifiye araçlarıyla milleti rahatsız etmeyi kendilerine hak gören zihniyetsizlerle mücadele eden devlet memurları.
cezayı yazsa bir türlü yazmasa bin bir türlü hakaret yiyen, adı çorbacıya rüşvetçiye çıkan emniyet teşkilatının en fazla çalışıp en az taltif ve en az artısı olan birimidir.
bunlar sürekli tehdit edilir seni sürdürürüm şurada dayım şurada ayım var denilir.
kimisi milletvekili olduğu için yazdırmaz, kimisi bakan bilmemneyim der. gelen geçen nüfuzunu kullanır, deli olup cengaver olanları umursamaz ve herkese cezası neyse yazmaya çalışır, yazamayan da gider garip anadolu insanına yazabilir anca.
cezaya gelince cepten para çıkmaya gelince mevzu, çok saygı duyulur aslında bu polislere. efenim siz siz olun bırakın o görevini yapsın siz de kurallara uymaya çalışın. zaten yönetmeliği açıp baktığınız da size ceza yazmak istese bin bir neden bulabilir.
geçerken durun bir kolay gelsin memur bey diyin. bir an olsun o yüklü işin stresini size bir gülümsemeyle atmaya çalışsın.
cam filmi der ceza yazar, ön plaka yok der ceza yazar, egzoz bağırıyor der ceza yazar, araba modifiyeli der ceza yazar.
yaya geçidi üzerine park edene ceza yazmaz, kırmızı ışıkta geçene ceza yazmaz, güvenlik şeridini ihlal edene ceza yazmaz, yayaya yol vermeyene ceza yazmaz, yerleşim yeri bölgesine park eden kamyona ceza
yazmaz, şehir içi sol şeritte 100-150 km civarı hızla giden kamyona, otobüse ceza yazmaz, şeridi ortalayıp gidene ceza yazmaz, kaldırıma park edene ceza yazmaz, park yasak levhasının altına park edip
gidene ceza yazmaz, trafik yoğunken kırmızı yanmasına rağmen öndekine kuyruk yaparak geçip yolu tıkayana ceza yazmaz.
kusura bakmasın ama, siktirsin gitsin böyle trafik polisi olmasın daha huzurlu yaşarız.
ankara kızılay meydanında yaya trafiğini evet yanlış okumadınız yaya trafiğini felç eden kişidir. zaten trafik lambaları senden daha iyi iş çıkarıyor sen neden kendi kafana göre iş yapıyorsun.
bu ülkede kesinlikle hiçbir işe yaramamaktadır, çoğunun aldığı para haramdır kanımca. trafikte işlerine gelmedikçe hata yapanları durdurmazlar, öyle çekerler kenara yolu seyrederler. boş boş bakarlar etrafa, adam güvenlik şeridini ihlal eder yanlarından geçer gider bunlar dönüp bakmazlar bile. üst düzey devlet adamı geleceği zaman koyun sürüsü gibi her yere konuşlanırlar, kuş uçurtmazlar. onun dışında ise ortalıkta yokturlar, varsalar bile yine yokturlar, çünkü iş yapmazlar. trafik kazalarının, ihlallerin büyük kısmının sorumlusu sürücüler değildir, ihlalleri görmezden gelen bu memurlardır. yazık halkın parası ile maaş alıyorsunuz, çok yazık.
herhangi bir yabancı ülkenin veya ülkemizin devlet adamı, kalantor bir şahsiyeti bir yoldan geçeceği zaman vatandaşı hiçe sayarak o yolu kapatan, oradan kuş uçurtmayan, ama yollar tıkandığı veya polis yönlendirmesine ihtiyaç olduğunda ortalarda görülmeyen,sadece sistemin ve sömürgecilerin yolunu açan, koruyan polis çeşidi.
bu akşam yarım saat kovalamaca oynayıp kazandığım ama köprü gişelerinde kaybettiğim yarışın başrol oyuncuları.
adamların kullandığı arabanın tepe lambası çalışmayınca 30 dk boyunca peşimden bana yetişmeye çalışmışlar. işin komik tarafı ben de lavukları benimle yarışıyor zannediyorum. gece gece ne güldüm aq.
-niye kaçıyorsun söyle, çabuk, kimsin sen?
+abi sen polis miydin ya?
-ne sandın tabi (yar.. derdim ben olsam)
+abi ne ışık var ne bi'ikaz, nasıl an'lim ben senin polis olduğunu?
-yarım saattir megafondan bağırıyorum "kenara çek" diye....
+nerden duyayım abicim saatte 160 km hızla gidiyoruz, süpermen'miyim ben.(bu arada son ses Andy Timmons - Cry For You çalıyor arabaa)...
-ehliyet, ruhsat....
+aha al....
bambaşkaymıyşınız be....
rüşvetle adı çok anılan meslektir. işin ilginç tarafı vatandaş da rüşvet vermek için deli gibi çırpınır. sonuçta yazılacak ceza en az 200 - 250 lira civarı olacağı için vatandaşında işinde gelir. daha sonra yine aynı vatandaş polis rüşvet yiyor diye eleştiriyi de esirgemez. ilginç yer bizim ülkemiz.
kanun ve bağlı mevzuatın çizdiği sınırlar içerisinde, trafiğin yönetim ve denetimi, araç tescil, sürücü belgesi, trafik kazaları ve ceza işlemleri ile önleyici güvenlik hizmetlerini yerine getirme bilgi ve becerisine sahip nitelikli kişidir.
A2 ehliyet 250 tl, 2.el yamaha r1 17.000 TL , nasıl olsa bu kızda A2 ehliyet yoktur diyen polisi dumur etmek paha biçilemez.
Camlarına film çektirdiğim arabamı sağa çektirip trafikten men etmekle tehdit edip, kendi meslektaşlarının camları filmli arabalarla kayseri'de (sahil ağırlıklı) fink atmasına göz yuman meslek grubu.
yolsuz kalan bir trafik polisi arabanın birini durdurur sırasıyla ehliyet,ruhsat,sigorta,ilk yardım çantası,yangın söndürme tüpü herşey tamam bakıyorki avanta alamıcak şöföre diyor Davut Güloğlu'nun kaseti varmı ? şöför var diyor,çal o zaman diyor polis,adam kaseti takıyor trafik polisi asena gibi oynamaya başlıyor,adam diyor memur bey ne oluyor ? neden oynuyorsun ? trafik polisi adama dönerek : eşşek değilsinya bi 20'lik takarsın diyor.
millet olarak en çok küfür ettiğimiz meslek gruplarının başında gelirler. işini tam olarak yapıyorsa ufak bir kusurumuzdan dolayı, belkide başkalarının canını tehlikeye attığımızdan dolayı yeriz cezayı bir güzel kayarız, işini yapmıyorsa normalde yememiz gereken cezanın az bir miktarını rüşvet olarak veririz sonra gene kayarız bu sefer rüşvet aldığından dolayı.
