--spoiler--
Gazeteler televizyonlar, "Emenike, Fenerbahçe'ye karşı forma giyecek mi?" türünden haberler yapıyor, yorumcular bu konuda düşüncelerini dile getiriyordu. Çünkü golcü futbolcu, bir hafta önce Ankaragücü ile oynanan maçın ilk yarısında sakatlanıp, oyundan çıkmıştı. Bu haber bombardımanı sırasında Karabükspor Teknik Direktörü Yücel ildiz'den sağlık ekibine, Trabzonspor cephesinden spor adamlarına kadar olayla ilgili ilgisiz herkes birşeyler söylemiş, yorumda bulunmuştu. Sonunda Emenike oynamadı. Yarın Karabükspor bu kez diğer şampiyonluk adayı Trabzonspor ile karşı karşıya gelecek ama ortalıkta Emenike ile ilgili tek bir haber ya da yorum yok. Yani Fenerbahçe maçı oynandı bitti, Emanuel Emenike de bir anda gündemden düştü. Herhalde artık transfer ayında yeniden gündeme gelecek.
--spoiler--
ah benim fenerli kardeşlerim ah! ben sizi haftalar öncesinden uyardım. "bu insanlar yüzsüzdür, geçen sene de son haftaya girilirken 'şike şike' diye ağlıyorlardı. bursaspor şampiyon olunca 'lig tertemiz bitti' dediler." dedim.
siz bunları adam yerine koyup cevap verdikçe havlamaya devam edeceklerdir. şampiyonluğa yürüyoruz ötesi var mı? ağzı olan konuşuyor. bırakın konuşsunlar. biz futbolcularımızın da teknik heyetimizin de emeğini görüyoruz. allah'ın izniyle şampiyon olduğumuzda da kıskançlıklarından, hasetlerinden etrafa saldıracaklar; yine "şike, şaibe, bik bik bik" ötecekler.
bu sene şampiyon olamazsak "trabzonspor'un haklı şampiyonluğu" diyecekler. akıl fukarası bu insanlar, kendi başarısızlıklarına bakmadan, her sene aynı sözlerle ortalığı karıştırıyorlar. bırakın ne yaparlarsa yapsınlar. biz onları muhatap almadan, onlara cevap vermeden kendi yolumuza bakalım.
--spoiler--
ben bu işte yokum arkadaş! bundan sonra ancak kendi seviyemize çıkabilen taraftarlarla tartışırım. kalan embesil kesime cevap vermek için uğraşıp hem kendi seviyemi hem de fenerbahçelilik seviyesini düşürmem. aklı selim renkdaşlarımın da böyle davranması bence en doğrusu olacaktır. şampiyonluğa yürüyoruz ötesi var mı? tüm coşkumuzla takımımızı sonuna kadar desteklemek varken neden bu yüzsüz insanlarla vakit kaybedelim...
--spoiler--
sivasspor'a ateş püskürmüşler. neden fener'e stadyumda %5 yerine daha çok koltuk ayırdın diye?
e ah cahilim o %5 en az'dır. yani kulüpler rakip taraftara en az %5 taraftar yeri ayırmak zorundadır. üst sınırı yoktur.
bunu da en iyi sen bilirsin bir hafta önce.
bucaspor 70 bin kişilik izmir atatürk stadyumu'nun çoğunu, en az 50 binlik kısmını sana ayırmıştı bir hafta önce. ha dolduramadın o ayrı. o zaman neden sesin çıkmıyordu?
bu olay hep bu şekilde olmuştur şampiyonun belirlenme sürecinde hep herkes hakem hatalarından şikayet eder ama hiçbir takım kendi lehine yapılan hataları umursamaz ya da o an için unutur.
lehine derken kasıtlı bir şey değildir bu, kasıtlı demek hakemlerin emeğine saygısızlıktır. ne yazık ki bu kaos ortamı şampiyonluk title'ına ulaşabilmek için kulüplerimiz tarafından kullanılmaktadır.
yüzde 5 olayıyla tekrar gözler önüne serilmiştir. böyle çirkef bir yönetim trabzonspor'un başına daha önce de geldi de şampiyonluk şansı olmadığından mı farkedilmedi diye soruyor insan. bütün sezon rakiplerin tribünlerini büyük takımlar dolduruyor, trabzonspor ibb maıçında taa istanbul'da kendi sahasında gibi oynuyor kimsenin gıkı çıkmıyor, şimdi fenerbahçe yüzde beşten fazla seyirciye sahip olacak diye inim inim inliyorlar. pabucumun büyüğü.
trabzonspor yöneticileri ve milletvekilleri tarafından oluşturulmuş gündemde olan ortamtır. gündemde onların bu çirkef çıkışları ve çamur atmaları olduğundan başlıkların açılması da doğal. gündemi götüyle izleyenler başlıkların açılış nedeninin düşünür tabi. nasılsa aynı organlarını düşünme işiyle de görevlendirmişler. biraz da beyin ve gözlere iş verin de paslanmasınlar.
kaos ortamını yaratan trabzonsporlular degil kaosun ta kendisini yaratan fener camiası ve onun şakşakcı yancı medyasıdır. gözüyle gördüğüne inanamayacak kadar küçükler.
rakibinin 6-0 kazandığı maçtan sonra "keşke mücadele sahada olsa" diyen yöneticilerin oluşturmaya çalıştığı kaos ortamı. ulan 6-0 be. rakibinin maçını izlemeden pozisyonu hakkında yorum yapılarak oluşturulan kaos ortamıdır. milletvekilinin bile çıkıp "duyduğum" dediği şeyle fenerbahçe futbolcusunu suçladığı kaos ortamıdır bu. sadece trabzonspor kulübünü ve camiasını küçük düşüren bir kaos ortamıdır bu. inşallah bu sefer ellerinde ittifakçıların ellerinde patlayacaktır.
sezon başından beri sadece fenerbahçe gaziantepspor maçında fenerbahçe yönetici olan şekip mosturoğlu, kazanılmış bir maçın ardından hakem ile ilgili konuştu, ki bu konuşmalarında haklıydı çünkü maç esnasında fenerbahçe'nin penaltıları verilmemişti. bir de aykut kocaman'ın trabzonspor'un ilk yarının son haftalarında kazandığı maçları koparmasını sağlayan 3 komik penaltı hakkında konuşması vardı.
evet hiç bir fenerbahçe yöneticisi çıkıp "biz haksız penaltı aldık" demedi ama şekip mosturoğlu hariç hiçbiri de çıkıp hakemi eleştirmedi. çıkıp rakibin penaltıları üzerine, maçları üzerine yorum yapmadı, hiçbiri ibb-trabzonspor maçında 50 bin trabzonlu seyircinin maçı izlemesine "neden %5 kuralına uyulmuyor" diye ağlamadı, hiçbiri çıkıp da trabzonspor'un rakiplerine "hadi göreyim sizi" vari açıklamalar yapmadı. bunun aksine trabzonspor yöneticileri ve başkanı sürekli bu şekilde konuştular durdular. hatta bir ara fenerbahçe 9 puanlık farkı 2 puana indirince sitelerinden basın açıklaması bile yapmışlardı. sonra fenerbahçe kulübünün kapak gibi basın toplantısına cevap vereceğiz dedikleri halde cevap bile veremediler. çünkü şekip mosturoğlu ayar üstüne ayar, kapak üstüne kapak vermişti ellerine, çünkü verecekleri cevapları yoktu.
sonra trabzonspor liderliği aldığında da yöneticilerini konuşurken göremedik. ancak liderlik tekrar fenerbahçe'ye geçince yine başladılar konuşmaya. bir de o kadar komik oluyorlar ki, konuştukları mevzular 6-7 yaşındaki çocukların kavga nedenlerine benziyor, aynı çocuklar gibi ağlıyorlar. hasan yener denilen zavallı yöneticileri de bunun en güzel örneği olmakla birlikte görmediği penaltı pozisyonu hakkında "hatalıymış" diyebilecek kadar aciz ve acınası. kendisini adam bildiğimiz sadri şener'in de fenerbahçe arayı kapattıktan sonra gerçek yüzünü gösterdiğini hatırlatalım. kutsal ittifakı çağırdan başkandır kendisi. türkiye'nin 4te3ü onların şampiyonluğunu istiyormuş. zaten kalan 4te1i de biz oluyoruz.
fenerbahçe futbol takımının başarılarına şike, şaibe diyenler trabzonspor'un fenerbahçe'nin rakiplerini gazlamak için yaptıklarına baksınlar, fenerbahçe'ye karşı aslanlar gibi mücadele edip de trabzonspor karşısında kedi kesilen rakiplerine baksınlar. volkan babacan ve fatih tekke örneklerini verelim. ayrıca son 10 yılda kaybedilen 5 türkiye kupası finali ile 2 tane son maçta verilen lig şampiyonluğunu düşünelim elimizi vicdanımıza koyalım. kimse aziz yıldırım'ın şike yaptığını iddia edip, son maçları almayı unutacağını düşünecek kadar mal olamaz. olmamalı da. kimse de fenerbahçe futbol takımının gücünü hafife almamalı. ha fenerbahçe'nin lehine hakem hatası olmadı mı? tabi ki oldu ama trabzonspor'un lehine olanlardan daha az oldu. hakem hatasıyla alınan puanları çıkartın bakalım iki takım arasında puan farkı ne oluyor?
Birdaha kolay kolay şampiyon olamayacaklarını bildikleri için kaos yaratmaya çalışmaktadırlar kendilerinden hem bütçe hem futbol hemde kadro olarak kat kat üstün olan bir takımı anadolu devrimi adı altında baskı altına alarak yenmeye çalışmaktadır bunun için yanlızca 4 günleri kaldı 4 gün sonra birdaha kolay kolay buralara gelemiyeceklerini bilmektedirler ama ne yazıkki pazar saat 10 da yaptıklarının ceremesini kendileri çekicek belkide günlerce gözlerine uyku girmeyecek.
--spoiler--
devre arasında annesi ev hanımı olmayan aykut kocaman çıkıp yada diğer tüm fenerliler çıkıp kaos yaratırken haklı ama di mi sizin şerefiniz kalmamış lan biraz dürüst olun adam gibi şampiyon olun herkes saygı duysun
--spoiler--
amk sadri şener'i gençler maçı sonrası kayseri maçı sonrası ibb maçı sonrası buca maçı sonrası bjk maçı sonrası yaptığı çarşaf çarşaf açıklamaları es geçeceksin aykut kocaman'a laf atacaksın azıcık gururunuz olsun lan havlamayın bağırta bağırta alıyoruz elinizden şamp...
sana ikinci mesajda futbol kuralalrını hiçe sayıyorsun demiştim ama sen futbol kurallarını bilmiyorsun galiba.
--spoiler--
g.gönül topu hakeme atmadı maçı izlemediniz işkembe'den atıyorsunuz m.topuz dengesiz top attı gökhan topuz'a sinirlenip top yere vurdu.
--spoiler--
sarı kart görmesi için topu hakeme atması şart değil. futbolcu topu yere de vursa sarı kart görür.
peki sen söyleyeceksin şimdi: 8 yıldır türkiye'de olup tek kelime türkçe konuşmayan bir oyuncumuzla bizim başkan sözümona bu oyuncuyu türk vatandaşı yapma bahanesiyle başbakan'a çıksa, başbakan bizim başkana "buca maçında sorun çıkmaz değil mi?" dese, bizim başkan da "yok yok, ayarlarız" cevabını verse ve sonra da "kameralar var" deyip kahkaha atsa, sonra da devlet memuru bülent yıldırım takımınızın biri nizami iki golünü vermese, rakibinizin maçında da 3-1 yenik durumdayken en iyi topçumuz kırmızı kart görecekken görmese, sonra bu oyuncunun ayağından açılan orta rakip defansın eline çarpsa ve hiçbir spor yorumcusunun penaltı demediği pozisyonda diğer bir devlet memuru hakem penaltıyı çalsa, zaten dengelerin inanılmaz hassas olduğu, averaj hesaplarının yapıldığı bir dönemde takımından 2 puan çalınırken, rakibine 3 puan eklense, sen ne derdin?
not: cevap yazmana gerek yok, biliyoruz ne yapacağınızı. 1000'de biri olmadan tüm türkiye'yi ağlama duvarına çevirip avantajlı konuma geçirdiniz kendinizi tekrar ne de olsa.
bir ülkede 7/24 fenerbahçe konuşuluyor.herkes fenerbahçe sayesinde bir yerlerde barınabiliyor.ondan sonra fenerbahçe taraftarı melis oluyor.senin oyuncularının,taraftarının emeği bu kadar hiçe sayıldı mı da konuşuyorsun ? en büyük fenerbahçe.bu geçen sene de böyleydi.bu sene de böyle.şampiyon olsa da böyle.2.olsa da.melisler fenerbahçeliler değil.fenerbahçe şampiyon olmasın diye dua eden bukalemunsporlulardır.
trabzonsporlular,fenerbahçe'ye şampiyonluğu veren takım biz olmayalım paniğine kapılmışlar.nasıl olsa herkes fenerbahçe'den besleniyor ligde.yöneticiler de şehirden korktuklarından taraftarlarına,"şaibe,şike" anlatacaklar.şanslarını zorluyorlar.fener kaybederse zaten sevinçten millet birbirini s*ker affedersin.ama fenerbahçe şampiyon olursa da kirliydi,şaibeliydi.ya bunlar yıllarca söylendi.sabaha kadar şaibeli diyin.fenerbahçe şampiyon olsun attığım hava-i fişeği trabzondan göreceksiniz merak etmeyin.
bu sorunun cevabı can arat'ın fenerbahçe'den gönderilme sebebinde gizlidir. ulan can arat'tan bahsediyoruz, kaç kere takımınızı yaktı diye gönderdiğiniz adamdan. onun iki yönden gelen baskı karşısında topu kaptırıp gole sebebiyet vermesinden doğal bir durum var mı?
gerekçe bulamadığı yerde "zaten penaltıydı", "ofsayt değildi", "zaten kırmızı karta gerek yoktu ki" vs. laflar ederek futbol kurallarını, "alex'le başkan başbakan'a çıktıysa ne olmuş", "aziz yıldırım eskişehir'e gidemez mi yani", "sivas tabi verir stadını" vs. laflar ederek de etik kurallarını hiçe sayacak fenerliler'le hakkaniyetli bir tartışma yapmanın imkansızlığını bize gösteren durumdur.
ek: ibb-trabzonspor maçında umut'a yapılan hareket net penaltıdır. bütün yorumcular da bunu söylemiştir. hatta o penaltıdan önce trabzon'un net bir penaltısı daha verilmemiştir.
ek2: ibb, antep maçlarını oynamadan almışız ha? kupa finalidnen dolayı ibb iki takıma da çok sıkmadı bu bir. antep maçında hakemin haksız penaltısı sonucu antep'in konsatrasyonu düştü bu iki. bunları belirttik zaten.
madem kolay kazanmaya geldi iş sen de çık kayseri'yi, eskişehir'i, ankaragücü'nü say o zaman!
sivasspor'un, fenerbahçe maçı için fenerbahçe taraftarına ayırdığı biletleri kıskanıp, federasyona başvuracak kadar küçülen bir takımın yaratmaya çalıştığı kaos ortamıdır.
benim bildiğim kadarıyla rakip takıma stat kapasitesinin en az yüzde 5'i kadar yer ayırmak gerekiyor. bunun üstünde bir bilet ayırmak da ev sahibi takımın kararıdır.*
ayrıca;
atatürk olimpiyat stadında seyirci rekoru denemesi yaparken, bucaspor deplasmanında 50 bin kişiyle maç izlerken "yüzde 5! yüzde 5" diye ağlamıyordunuz. daha itiraz nedir, neye yapılır, hak nasıl savunulur bilmiyorsunuz; baktınız elinizde de bir şey kalmadı, son haftaya lig 2. si olarak giriyorsunuz, şampiyonluk umutlarınız tükenmek üzere... bari psikolojik savaş açayım da belki tutar mantığıyla etrafa saldırıyorsunuz. saldırın bakalım, ne de olsa umut fakirin ekmeğidir.