trabzonda fenerbahçelilere hersene cehennem azabı yaşatan taraftara sahip klüp(müş). hakikaten çok güzel taş atıyorlar çevre binalardan, tebrik etmek gerek, ama dikkat ettiyseniz, böyle asil mi asil holiganları kınayamadım bile, demek ki onların da adamlık duygularını böyle tatmin eden bir taraftar profili var, saygı duyuyoruz, helal olsun size.
hazırlık maçında club brugge karşısında atatürk olimpiyat stadı'nda 57.000 biletli izleyiciye futbol ziyafeti vermiş takım. ki zira taraftar bazında kendilerine ait olan rekor egale edilmiş oldu.
turk telekom ile sponsorluk anla$masi imzalayan kurum. 2009-2010 sezonundan itibaren gecerli olacak anla$manin detaylari henuz aciklanmami$ ama sadri sener akillica i$ler yapmaya devam ediyor.
2008-2009 liginde ilk maçını takımım ankaraspor ile oynayacak olan eski şampiyonlardan süper lig takımı. eğer ola ki ankaraspor'u yarın yenerlerse, ikinci yarı başlangıcındaki maçta yenilecekler. eğer yarın yenilirlerse de ikinci yarıda yenecekler. üç senedir hep böyle; 1 galibiyet 1 mağlubiyet!
2008-2009 sezonuna 2'de 2 yaparak başlayan ve sessiz, sedasız yoluna devam eden kulüp. ayrıca oynadığı ilk 2 maçı kazanarak sezona son 4 yılın en iyi başlangıcını yapmışlardır.
Düşünün 2 ay içinde 23 futbolcu transfer edildi. Her milletten insan var. Üsletik çoğusu da genç. Uyum devresi ancak bu kadar kısa sürede aşılabilirdi.
Trabzonspor mucizesinden bahsediyoruz. Disiplinli, diri ve koşan bir ekip olmuşlar. Süper ligde adından söz ettireceğine kimsenin kuşkusu olmasın.
Medyanın üç maymunu oynadığı bu başarıyı görmemezlikten gelmek en basitinden futbola ihanet olur..
Uzun yıllar böyle bir Trabzonspor izlememiştik. Beşiktaş'ın gol ayaklarını çaresizliğini hep birlikte gördük geçtiğimiz pazar günü.
Ertuğrul Sağlam bir puana bayram ediyordu. Çok değil bir yıl önce Trabzon'dan galibiyetle dönmeyen üç büyükler ayıplanıyordu.
Ceza sahası çevresindeki şutlar sayılmassa neredeyse sıfır pozisyon verdiler. Ankaragücü maçında bile yedikleri golü kendi futbolcuları attı.
Diri ve koşan bir ekip görünümündeler. 3 maçta yedikleri bir gol bunun ispatı. Değil gol, rakipler pozisyon bulmakta bile zorlanıyor.
Savunma yönünü kuvvetlendiren takım ofansif gücünü ister istemez düşürdü. Yattara dışındaki kanat oyuncuları ve orta saha elemanları savunma yönü iyi oyuncular..
Defans ve orta saha rakip ataklarda yumruk gibi sıkılıyor. Song'un varlığı diğer oyunclara cesaret veriyor.
Yaş ortalaması da 25.9. Geçen yılki onbirden sadece ve sadece 4 oyuncu sahada. 7 futbolcu ilk defa yan yana oynuyor.
Hırvat, Kamerun, Arjantin, Gineli, Nijerya gibi çeşitli milletlerden futbolcular yelpazeyi genişletiyor. Colman orta sahada, Egemen ve Cale savunmada tam isabet transferler.
Maya tutmuş gözüküyor. Bize de Türk futboluna geçmişte renk katan bordo mavili takımın, rekabet adına başarılı olmasını dilemek düşer.
kaynak: internethaber
song ve egemen ikilisinin fevkalade uyumu sayesinde, tsl'de geride kalan 4 haftada en sağlam savunmaya sahip takımdır.
oynanan 360 dakikada sadece 1 gol yemesi ve o golünde tayfun cora'nın kendi kalesine attığı gol olması,
hemen hemen hiç gol pozisyonu vermemesi - ki buna beşiktaş maçıda dahildir-..
şu an için gözle görünen tek eksik sol kanadın bomboş olması ve hücum organizasyonlarının sadece yattara üzerinden kurulması.
(yattara olmayınca takım hücuma çıkamıyor, saç baş yoluyoruz şerefsizim)
ama,
öyle ya da böyle trabzonspor bundan önce hep iyi oynadığı maçları kaybediyordu.
şimdi ise vasat oynadığı maçları bile kazanabiliyorsa iyiye gidiyor demektir.
26 yıllık bir trabzonspor tutkunu olarak bu sezondan oldukça umutluyum.
bir de; ersun yanal'ın artık kronikleşmiş olan 'hızlı giden atın boku seyrek düşer' talihsizliğinden kurtulması umuduyla...
gün itibariyle şampiyonluğun en büyük favorisi olan takım. beşiktaş başkanını ve yönetimini, galatasaray teknik direktörünü, fenerbahçe ise hocasını ve kadrosunu değiştirmediği sürece trabzonspor'un favoriliği değişmeyecektir. en büyük handikapı zamanla oluşacak baskıdır.
edit: favori olmasının sebebi ahım şahım bir takım olması değil, 3 büyüğünde birbirinden rezil halde olmasıdır.
ersun yanal ile ligin bir yerinde tökezlemesi muhtemel ekip. yine de, sezon sonunda kaçıncı sırada olursa olsun, futbolu gerçekten seven herkes bu takımı elleri çatlarcasına alkışlamalı. tebrikler kaplan.
trabzonu çok severim de orospuçocuklarıdır genelde
trabzonu çok severim de takım değil ya
trabzonu çok severim de adam değiller...
gibi yaklaşımlarla yaklaşılan takımım.
yalnız anlamadığı(n)(m)ız, kaçırdığı(n)(m)ız nokta şu. zaten yönetim bu sene şampiyon olacağız demiyor, ersun yanal bitirebileceğimiz en iyi yerde bitireceğiz ama şampiyon olacağız demiyor, bu takım 2 sene sonrasına yatırım yapıyor ki yeni kurulan bir takıma göre de 2-3 sene sonraki şampiyonluktaki rakiplerinden 3-4 kat daha takım gibi görünüyor...
yeni kurulmuş ve amacı uefa kupasına katılmak olan, direk şampiyonluk hayal etmeyen (bazı ibneler gibi) bir takıma göre çok iyi bir konumda şuanda bu takım.
ha olur da şampiyon olursa bu sene, yıllardır trabzonspor gönüllerin şampiyonu kardeş takım vs. diyen çoğu insanın ne şekillere gireceğini şimdiden gördük, 6 hafta sonunda lider oldu, direk yaa bu ibneler şampiyon mu olucak şimdi nah olurlar trabzon kim lan nerden çıktılar da böyle lider olabiliyorlar bu ne cürret diyenleri gördük, doğru düzgün bir sistemi dahi olmayan galatasaray beşiktaş fener mi lider olaydı?
ya da soruyu şöyle sormalı, bu yılki hedefimiz şampiyonluk değil geleceğin takımını kurmak derken ve oynadığı 6 maçın 4ünde çok iyi bir futbol sergileyen bir takımla, kesin şampiyonuz diye yola çıkıp deplasmanda puan dahi alamayan, iki pas yapamayan buna rağmen ne hikmetse iki maç üst üste 4 atan, beraberlik-olmazsa galip geliriz kazayla diye bir mantığa sahip bir teknik direktörle yoluna devam eden takımları kıyaslarsak, trabzon şimdiden bu sezona damgasını vurmuştur...
