trabzonspor'la ilgili bir kaç kelam etme zamanı geldi. elimizde 4 senedir avrupa'da ismini duyuran bu sene ön elemede veda eden bir takım ve elimizde bir fatura var. bu fatura bir yere kesilmeli artık, bu kadar başarısızlığın bir nedeni var.
şimdi geçmiş senelere bakalım,
hoca (defalarca) değişti, oyuncular (toptan) değişti, sportif direktör (3-5 kere) değişti, ts club yöneticisi (2 kere) değişti, çaycı değişti, hademe değişti.
ne değişmedi? iho!
sorun kimde arkadaşlar? geçtiğimiz sezon "biz avrupa'ya bakmayacağız." diyen başkanla trabzonspor nasıl bir vizyon yakalayabilir? dünya devi nike'ın marka değerini kullanmak varken markaya rest çeken bir adamla trabzonspor nasıl marka değerini oluşturur? trabzonspor'un en büyük tanıtım organizasyonu olan avrupa kupalarına yedek kadroyla çıkmayı düşünen bir başkanla nasıl devam edeceğiz?
buyurun dostlar buyurun! her suçu yönetime atmayın diyen arkadaşlar, bu kafayla bu yönetim 20 tane daha futbolcu alır, 5 tane daha hoca değiştirir. nasılsa suç futbolcuda ama futbolcuya gerekli motivasyonu sağlayamayan yönetimde değil!
üzülüyoruz be artık. fenerbahçe şampiyonlar liginde, galatasarayla bir arada çeyrek final yarı finale kadar gitseler diye çok istedim. trabzon, başakşehir uefa da başarılı olsa, ülkemizde bir adım öne geçseydi. güzel olurdu be. hayallerde kalmasaydı keşke.
üzücü bir elenme durumu oldu.
1-0 galipken 10 kişi kalan takımı eleyememesi durumudur. 10 kişi kalmasını filan geçtim, adamlar 12 kişi olsa 5 tane atması lazım. haktır bu şekilde elenmesi. 2 sene önce de videoton gibi bir takıma elenmişlerdi.
rezilliktir. fenerbahçeli olmama rağmen utanmaktan sevinemiyorum bile.
edit:üstüne üstlük rabotnicki 65.dakikada kırmızı kart görmüş.inanılır gibi değil.