yıllar önce sırtına arapça allah ve muhammed yazan bir barmenin öldürülmesi olayından hemen sonra yakalanan kişinin nufus kağıdı kameralara yansımıştı. doğum yeri hanesine trabzon yazması bu şehrin insanının bu konudaki hassasiyetini uzun yıllar önce ortaya koyduğunu göstermektedir. ne diyelim tarih tekerrürden ibaret.
sen hristiyan olduğunu iddia eden adam; masum yüzbinlerce insanın kafasından aşağı tonlarca bomba yağdır, fakir ülkelerin canını malını namusunu sömür, bütün bunlar yetmezmiş gibi tarihinde kendi peygamberinin resmini çizmeyecek kadar peygamberine karşı titiz davranmış bir dinin mensublarının peygamberiyle resim çizerek dalga geçmeye kalk sonra da sen bir kişi kaybettiğinde bas bağır. yok böyle adalet. senin papazın ıraktaki, cezayirdeki, çeçenistandaki herhangi bir masumdan daha masum değil. tabiiki bu hadiseye destekçilik yapılmamalı ama adalet kavramı da tek taraflı olmamalı.
Bir takım dinci faşist kitlenin Malatya'da hıristiyanlık adına misyonerlik yaptığı düşüncesiyle boğazlarını keserek öldürdükleri yayın evi çalışanlarını geçmişte de bir papazı öldürerek sahip oldukları ılımlı islam dininin hoş görüsünü(!) yansıttıkları bir cinayettir.
(bkz: #1540143)
olayın üzerinden uzunca bi zaman geçtiği halde sol frame de görüp ulan yoksa yeni gelen papazıda vurdularmı acaba diye düşünmeden kendimi alamadığım hadise. *
cinayet kahvehanede "papaz kaçtı" oyununda kaybeden bir gencin cinneti nedeniyle olsa bir anlamı olurdu, ama şu an aptalca ve şiddete hayır dedirten eylem