fatih sultan mehmet'in bi ara valilik yapmışlığı vardır. oranın mısır ekmeğini yiyen iflah olur mu dayanır bizans surlarına yıkar yerle bir eder gevurları. ***
edit: fatih fethetmiş, yavuz valilik yapmış, bende yanlış yazmışım.
Çok eski geçmişe sahip olan Trabzon, 1461 yılında Fatih Sutan Mehmet tarafından fethedilerek Osmanlı imparatorluğuna katılmıştır.
Yavuz Sultan Selim'in Valilik yaptığı, Kanuni Sultan Süleyman'ın doğduğu Trabzon, 1868 yılında Vilayet olmuştur.
soyumun geldiği, nerelisin diye sorduklarında cevabım olan, sağı solu belli olmayan insanların memleketi. otobüsle yaklaşık 18, uçakla ise 1.15 saat sürmektedir. Türkiye'nin en temiz şehri olduğu genellikle unutulur. türkiye nin gerçekten de texas'ıdır. Sürmene ilçesinde kuru-sıkı tabancaların gerçek silaha dönüştüğü küçük ev atölyelerini görmek mümkündür.
sürmene'yi geçince karşınıza of çıkar.sonrada rize gelir zaten. Ancak trabzona gidipte Uzun sokak kime sorsan gösterir ta bulunan çardak pide'de karadeniz pidesi yememek olmaz. sahil kenarlarında çok daha pahalı ve lüks balık restorantları vardır. param var diyorsanız grand zorluda kalabilirsiniz.
edit: otobüse istanbul'dan binerseniz yaklaşık 18 saat sürer.
yıllar sonra editi: bu arada karadeniz sahil yolu bitmiş, otobüsle artık 18 saat sürmüyor.
vitamini kabuğunda değil, içinde saklı olan kenttir. görmeden, havasını koklamadan enlemler ötesinden yorumlar yapmanın men edilmesi gereken "doğal güzellik-duru insan" bütünleşmesidir.
karadeniz sahil yolu ile zaten olmayan sahilinin içine iyice edilen kent.bir haftadan fazla kalınmazsa güzeldir.şu günlerde yol inşaatı nedeniyle yuvaları yıkılan martıların çığlıklarıyla sokakları inleyen kenttir aynı zamanda.
istanbuldan 19 saat mesafesi olan otobüsle gittiniz de otobüsün 19 saaten sonra şehrin girişinde durup ekmek almasıyla dumur vb. olmanıza sebep olan yer. Fakat insanların çok yardımseverdir.
bir zamanlar sokaklarında fenerbahce formasıyla gezmenin imkansız olduğu ama artık eski fanatizmin kalmadığı futbol sehri.. zaman zaman birinci lige 2 takım veren bu sehir her ne kadar sürekli birinci ligde oynayan ve sampiyonluklar yasamıs bir takıma sahip olsada uzun yıllardır hicbir basarının gelmemesi sehir insanını olaydan soğutmustur ama herkes tarafından bilinirki en kücük bir basarı kıvılcım misali sehir insanının içindeki atesi tekrar yakmaya yeticektir... aslına bakılırsa trabzonspor bir anadolu takımı olarak oldukca basarılıdır zengin istanbul klüplerinin olmadığı bir ligde hersene sampiyon olabilir ama mazinin zaferlerle dolu olması bu kücük basarıları insanlara basarısızlık olarak göstermektedir ama bilinmelidirki futbol bir endüstridir ve parayla döner siz ne kadar kenetlensenizde bir iki milyon dolarlık bütceyle 100lerce milyon dolarlık bütcelerle savasamassınız kimsenin kendini kandırmasına gerek yok...
Doğu karadenizde yer alan bir ilimiz. Plaka numarası 61. Hamsi ve Trabzonspor çağrışımları yapar genellikle. Dağa yaslanmış bir coğrafik yerleşim yapısı olan bu kentimizin nüfusu köy ve ilçelerle birlikte 1 milyona yakındır. Gezilip görülmesi gereken yerleri şunlardır:
(bkz: Ganita)
(bkz: Boztepe)
(bkz: Uzungöl)
(bkz: Sümela manastırı)
(bkz: Atatürk köşkü)
insanlarının kendine güvenlerinin yüksekliği nedeniyle ukala olarak adlandırılabileceği fakat son derece hareketli, neşeli ve zeki olan, genelde hızlı düşündüğü için hemen tepki verebilen, ülkesi için canını çekinmeden verebilecek duyarlı insanlara sahip genelde yağmurlu ve kasvetli bir havası olan, rutubeti nedeniyle dışarıdan gelenlerin yaşamasının zor olduğu, küçük ama trabzonspor sayesinde dışarıdan çok büyük bir kentmiş gibi hissedilen deniz ve yayla kenti.
şimdi orada olup; akşam ezanına doğru iftar yaklaştıkça insanların molozdaki pazarda acele acele alışveriş yaptıklarını, fırınların önünde yumurtalı, susamlı pide almak için canla başla uğraştıklarını, alışverişlerini yapanların evlerine ulaşmak için ha bi gayret dolmuşlara binmelerini seyretmek, iftara 5 dakika kala sokaklarında kediler hariç kimsenin bulunmadığını görüp hayretle donakalmak ve o ıssızlığı içinde hissetmek, akşam ezanının tüm minarelerde şevkle okunmasını dinlemek. esnaftan arkadaşlarla boş trabzon sokaklarının birinde güveçle iftar açmak, iftardan sonra hep birlikte kaymaklı yemek, çay içmek. of ooof.
türkiyede işsizlik oranın en yüksek olduğu şehirlerden biridir.sanayileşememesinin en büyük sebebi yerşekilleridir.dağlar kıyıdan itibaren yükselir buda tabiki ulaşımı,tarımı,sanayiyi olumsuz şekilde etkiler.tüm bunlara rağmen büyük bir limana sahiptir.trabzonda bütün pahalı markaların mağzasını bulmak mümkündür çünkü trabzonlular iyi giyinmeyi ve lüxü severler.şehrin adı uzun kendi kısa bi sokağı vardır.bütün mağzalar bu sokak boyunca sağlı sollu dizilirler.