Batı roma ile efsanede bitirdiğim oyun. Deli sikmise döndüm oyun bittiğinde. En kesif orduların yukleniyordu dördü beşi. Kimi yamyam kimi german kimi bilmem ne belaydı amk.
Bunu oynamaya ta Rome: Total War: Barbarian Invasion ile başladım, hala arada oynarım! bence en zevklisi.
Oyunda yer yüzündeki alınabilen bütün devletleri aldım, bütün mekanlar ağzına kadar elit Hun askerleri ile dolu, haliyle ayaklanan yerlerde de arada Avrupa, Arap bölgeleri vb. ise bilinçli ayaklanmalara izin veriyorum, sonra askerleri dışarı çıkarıp tekrar işgal ediyorum ve bütün nüfusu katlediyorum! Haliyle Gene Zengin, Güçlü mutlu ve az nüfuslu gül gibi geçinen bir devlet oluyor!
Tabi bunların arasında bir tane var o da Kuzey Irak civarlarında genelde Kürtlerin yaşadığı bölgeler! O dönemde yer yüzünde Kürt diye bir şey yoktu (Hoş 16 YY sonrası yaratıldı ayrı konu) ama oyunu yapanlar yapmış işte.
Neyse bu kürtlerin kaleyi arada alıyorum ama ne bina, ne bir hizmet, nede başka hiç bir şey yapmıyorum, içeride az sayıda elit asker bırakıyorum ama kalenin hemen yanına en psikopatlarından onlarca elit Hun birliği dikiyorum. ordunun toplam rakamı savaş alanına sığmayacak kadar çok neredeyse :)
Tabi kürtler isyan edip ayaklanıyor, bizim kaledeki 3-5 asker bunların bir kısmını gebertiyor ve dışarıda kalıyor, kürtler kaleyi sözde ele geçiriyor.
Sonra ne mi oluyor;
Dışarıda kalenin etrafını gerektiğinden 15-20 kat daha fazla asker ve ordular ile sarıyorum ve kürtlerin birlikleri dışarı çıksın diye inatla kaleyi fethetmiyorum.
Tabi bu kürtler 300-400 Kişilik bir kuvvetle benim adamlara illa bulaşıyor çünkü bunların ilk denk geldiği sadece 20 Kişilik elit HUN Okçu birliği! Hunlar/Türkler az olunca klasik kürdün cesareti tavan yapıyor.
Sonra bunları savaş alanına alıyorum, binlerce Hun askeri ile savaş meydanının dört bir yanını çıkamasınlar diye kapatıyorum!
ve sadece 20 Kişilik elit okçu Hun Birliği ile bunlara müdahale ediyorum! Geri kalana asker sadece Kürtler savaş meydanından kaçamasın diye. 300-400 Kürde karşı savaşacak sadece topu topu 20 Hun Atlısı!
Önce Kürtlerin etrafında turluyorum, bunlar bildiğin yaya maraba ordusu, elinde tırmık, kazma kürek, insanlık tarihi boyunca gelmiş geçmiş en iyi okçu, Süvari, Savaşçı olan Hunlarla/Türklerle savaşacak!!!
Sonra az az Kürtleri biraz biraz okla uzaktan temizliyorum, arada 20 kişiyi bunların direkt üstüne salıp ani saldırılar yapıp birliklerinin dağıtıyorum ki can havliyle kaçışmaya başlasınlar!
Bunlar bir süre sonra kaçışmaya başlıyor! Önde 300-400 Kürt arkada 20 Tane Atlı Hun/Türk!
Bunları bayılana kadar savaş meydanında bir oraya bir buraya koşturuyorum. Savaş meydanından kaçmaya çalışınca da artık iyice savaş işini aşmış Hun Birlikleri ile karşılaşıp mecburen savaş meydanının gene ortasına koşuyorlar.
Kürtler ortaya gelir gelmez 20 kişi gene bunları telef ediyor, ve hepsinin tek tek avlayıp en sonuncusu da ölene kadar, savaşı ta en başta kazansam dahi savaşı bitirmiyorum ki geri ordu, adamları vs. bir tane canlı kalmasın!
Sonra gidip kaleyi alıyorum, gene kalede kim var kim yok hepsini kılıçtan geçirip temizliyorum. Ancak gene yıkık binaları onarma, yol yapma, bir hizmet götürme vb. hiç bir hizmet vermiyorum ki tekrar tekrar ayaklansınlar, bende hepsinin oktan, kılıçtan geçireyim *
Böyle yapa yapa benim normal Hun Okçu birliği olan topu topu 20 kişilik ekibin lideri herif 20-22 yaşına kadar bütün yıldızları almış efsane general oluyor.
Adamın her savaşına muhteşem zafer veriyor. Sonra bunu alıp bir devletin başına koyuyorum. Böyle yapa yapa her devlette/Kalede önüne gelen silme yıldızlı efsane general oldu, biraz daha zorlasam sırf generallerden bir ordu kuracak hale geldim!
Attıia çok güzel ama sanırım bu sefer Kürtleri oyuna almamışlar * Kürtler olmayınca da oyunun zevki çıkmaz.....
Bir gün oyunu oynarken videoya çekip youtube kanalında atacağım.
hunlarla önüme gelen her devleti yıktığım oyun.ta ki doğu roma a.k.a bizans ı görene kadar.savaş sisinden midir artık nasıl göremediysem şehirin arkasına tam dizili 6 general koymuş şerefsizler.sonuç;oyuna tekrar başladım.
bütün total war serilerini oynadım, içlerinden en güzeli bu oyun olmuş.herkes zor diye kötü diyor sanırım?
ama çok gerçekci olmuş, normal zorlukta oynarken bile karşınızda salak bir yapay zeka yok.kargıcılarınızın üstüne at süren bir rakip yok örneğin.
okçularını en önde getirip, siz saldırdığınız anda okçuları geri çekip, kılıçlı ve mızrakçılarını öne çeken bir yapay zeka var.bu yüzden sürekli yenilip bu oyun olmamış diyenlere bakmayın.bende çok zorlanıyorum , ama zorlandıkça zevk alıyorum.çünkü zorken başarması çok zevkli, kaç kere yenilmişimdir sayamam , yenildike öğreniyorsunuz oyunu gerçekten.
diplomasi çok önemli olmuş oyunda, sizinle kanlı düşman olan bir rakip, başka devletlerle savaşa girince, abi barışalım ve ticaret yapalım mı : )) diye mesaj gönderebiliyor elçiyle.
ekonomi çok önemli oyunda ama , kontrol etmek biraz kolay olmuş.fazla ordunuz yoksa ve gelir getiren binaları yaparsanız bir anda zengin olabiliyorsunuz.
meydan savaşlarında çok zorlanıyorum, genelde yeniliyorum.son zamanlarda atlı okçularla bu durumu biraz azalttım, fakat düşman askerleri hep içiçe, sürüden ayrılmıyor hiç biri.bir bölük askeri bulsam boşta, saldırıcam fakat imkanı yok.
ama şehir savunmasında çok iyiyim, bir şehri savunmak çok zevkli.bu oyunda yeni özellik var, sivil halkta kazma , kürek,tırpanla düşman askerlerine saldırıyor.çok güzel bir özellik olmuş.
bir şehri almakta çok zor değil, fazla mancınık varsa düşman kulelerini ve duvarlarını yıkın gerisi kolay zaten.mancınık toplarını düşman askerlere atarak onları kızdırın.
ve son not: hunlara bulaşmayın, özellikle ova gibi açık alanlarda.