birazda ince ve zarif ise leylek gibi diyede tanımlayabiliriz. hemen hemen her şirkette bu profile sahip yoğunluktan yürümeyi unutup işlerini koşturarak halleden kadındır. koşmaz uçar efendim süzülür, saçlarını estire estire geçip gider yanınızdan.
az önce çıktığı mağazanın giyinme kabininde cavalli gözlüğünü unutan kadındır. *
ayrıca korkulması gereken bir dişidir * hele bir de tek seferde eyeliner çekebiliyorsa kaçın.
bazılarında o kadar iğrenç durur ki şu bacakları azcık düz tut düzgün koş diyesin gelir. sadece iş kadınlarına ve kalem etek giymiş altında siyahın tüm çeşitleri olabilir farketmez o tarza yakışır. sen şimdi sokaktasın giy beyaz pantolonu altına kırmızı topuklu koş bakalım hiç güzel durmaz efenim.
kanat çırpan kadın görüntüsü oluşur ekranda. çok acınası bir durumdur, üzülmemek elde değil, türlü cambazlıklar yapıyorlar o 10cm topuklarla. onlar istemedi ki böyle olmak. bir anket yapılsa büyük bir çoğunluk kadın o topuklulardan nefret ediyordur.
o sinir bozucu topukluyla yürüme sesi 10 kat daha fazla acı çektirici ızdırap verici hal alır. acı içinde çırpınan kadına bakarak " ulan normal ayakkabi giysen olmuyo muydu" denir.
bunu her gün önümde birkaç kadın yapıyor, hayranlıkla izliyorum. bir gün gidip aferin diyerek elini sıkıp yanaklarından öpüp arkamı dönüp hiçbir şey olmamış gibi yürüyüp gideceğim.