kadınların güzel görünmek için çektiği eziyetlerden biridir. çok şık durur, giymeseniz bile illa ki alınır, her kadın bunlar için bir servet harcayabilir ama sonucunda acı çeker.
hatun kişi için eğerki hiçbir sıkıntı çekmeden taşıyabiliyorsa muhakkak giymesi gerektiği ayakkabı çeşididir. hoş durur ve dikkat çeker. fakat yürüyüşü aşırı şekilde değişecek, dikkatleri üzerine bu yöntemle çekecekse hiç denenmemelidir hatta uzak durması hayrınadır.
(bkz: yüksek topuklar)
nermin karakterini hatırlatmıştır.
bazen bir hevesle alınan, sonra görkemli ayakkabı dolabının bir numaralı rafında özel ışıklandırmalar altında tozlanmaya mahkum edilen varlıklardır. yine de en az bir tane elde hazır bulundurulmalıdır, ne olacağı belli mi olur.***
bir rivayete göre bu ayakkabıların avrupada revaşta olduğu dönemlerde sokakların pislikten yürünemeyecek hale gelmesi sonucunda ortaya çıktığı yönündedir.
kadına kadınlığını hatırlatan, erkeklerin çok tahrik oldukları, üzerinde yürümesini beceremeyen kızların nefret ettikleri, ince bilekli, güzel ayaklı kızlara yakışan süper icat.
10 cmlikleri feci şekilde sırt ağrısı yapar. en ideali 7 cm'e kadar olanıdır. ondan fazlasıyla yolda yürümek zorlaşır, hem de tehlikelidir.
belki de tercih edilmesinin tek ana sebebi "kibir"dir. "bunların üzerinde kendimi tanrıça gibi hissetmiyorum" diyebilecek kadın var mı acaba yeryüzünde?
16. yüzyılda pis sarayı temizlemek yerine, topuğuna yerleştirilen parçayla yükseltilmiş ayakkbılarla, kirliliği görmezden gelmeyi tercih etmiş fransız icadı, çin işkencesi. ayak burkma, düşme makinesi, ama yine de kadınların vazgeçilmezi. **
tüm kız çocuklarının istisnasız hayalidir. Anneden kaçamak ayakakbiları alınıp ayna karşısında denenir, sağa sola dönerek bakılır. Emrah'ın kardeşi gülcan gibi *..
büyüyüp bir an önce giyilmek istenir, yerden yüksek o şeyler.
--spoiler--
Büyüdüm.. giydim topuklu ayakkabılar. en parlağını, en yükseğini, kırmızı rujlarımla.
Makyajım maskem oldu, gizledim soluk yüzümü, kansız dudaklarımı. içimin parlaklığı söndü, aldım iki çift rugan ayakabı, bak yine parlıyorum işte.
Ne yani, bir çift parlak ayakkabı mı hanımefendi yaptı beni? Şu bir avuç şeyler mi çekici yapıyor beni?
Kıçı boklu ben, bir günde şu bir karışlık şeyler sayesinde mi göz boyuyorum..
--spoiler--
ruhsat gerektirmeyen kadin silahidir. silah derken, hani kadinin erkegi kendine cekiciligiyle kul kole etme silahi manasinda mecaz falan yapiyor degilim. bildiginiz, baya sivri kismin kafa diye tabir ettigimiz bolgeye sert bir sekilde yerlestirilmesi, akabinde kafatasinin kirilip, topugun beyine temas edinceye kadar eylemin surdurulmesi esasina dayanan atessiz bir silah turudur kendisi. simdi diyeceksiniz ki, mevzu bahis erkekte topukla temas edilecek bir beyin olsa zaten o darbeyi yemezdi, bakin bu noktada siz haklisiniz sevgili sozluk ahalisi, hic degilse tek ayagi ciplak, tek ayaginda topuklu ayakkabi olan bir kadindan kosarak uzaklasma sansinin ne kadar fazla oldugunu hesaplayabilmeliydi..demek ki bu darbeyi haketmis..ne diyelim, once gecmis olsun dileklerimizi sunup hemen akabinde de oh olsun diyip acilen topuklayalim.*
kadınların kendilerini daha guzel daha guvenli ve iyi hissettikleri icin tercih ettikleri "guzel olan hersey keske saglıklı da olsaydı" dedirden ama vazgecilemeyen ayakkabı turu.
babaannem giyse onu bile seksi kılabilecek olan, üzerinde yürümesi çok zor olsa da felaket çekici hissettiren, sırf bu yüzden onca işkenceye katlanıp giymeye devam edilen şey.