öncelikle "at gibi" diye tabir edilen kadınların topuklu ayakkabı giymesede "at gibi" olacağını biliyoruz. fakat "bende at gibiyim ey ahali" diyebilmek için giyen kadınlarda vardır. bunları giydiğinde gerçek anlamda taşıyabilen kadınların yaptığı sanattır. "at gibi"lerdir. taşıyamayanlar eşek, keçi, oğlak hatta angora tavşanı falan olurlar.
- Giydikten sonra ördek gibi yürüyorsanız anlamı kalmaz.
- Dik yürüyün.
- Giydiyseniz arabayla gidin. otobüs, toplu taşım araçları kullanmayın.
- engebeli ortamlara gidecekseniz giymeyin.
- uygun çanta kullanın.
Sıkmayacak tam oturan modeller seçmek ve ayrıca ayakkabı desteği yani yastıkçıklar kullanılabilir ağrıları önlemek için. Dik durmalı karşıya bakmalısınız.
ayaklar 3 gün önceden tuzlu suda dinlendirildikten sonra, işportada 3 kutusu 1 lira olan yarabandları ayakların bilumum köşelerine bolca yapıştırılmak suretiyle ve besmelerle ayakkabılar giyilir. ayrıca, 3 kulfü 1 fatiha okumayı da unutmamak gerekir.
beyin uslarıyla alakalı bir durum değildir. sanatta huy suy aranmıyor maalesef... o yüzden olabilir. bir sanatçıda giyebilir. fakat onu giymek sanat değil biraz flemengolara benzeme arzusudur. ya da ona benzetemiyorsanız leyleklere. yurdum insanın da iyi durmuyor aslında topuklu... o sanatı iyi taşıyamıyoruz.
gerçek bir sanattır. çoğu kadın ben de dahil olmak üzere ipteki acemi cambazlar gibiyiz. oysa kimileri tamamen profesyonel bu konuda.
(bkz: şu an ağlıyorum biliyor musun sözlük)
Kaslı bacakla veya esnek vücutla taşınması daha kolay olan, ayağıda bacağıda güzel gösteren şık ayakkabılar. ilk giydiğimde merdivenden yuvarlanıyordum şimdi ise sokaktaki zorlu ızgaraları bile aşıp ayağımı burkmadan günü bitirebiliyorum.
(bkz: Zor ama imkansız değil)
sabah giyilir evden çıkılır vs ..
akşama doğru bulunan ilk boşlukta çıkartılır..
ve evet sanat için soyunmak..
ve hafif birşeyler giymek zorunda kalmak. (bkz: babet)