üniversitelinin bulunduğu şehre ya da semte göre değişiklik gösteriyor. şimdi efendime söyleyim bir konya'da üniversiteliye sapkın gözüyle bakılıyor ancak bir izmir'de muğla'da öyle değil. istanbul'da da girdiğin mekanlara göre değişiyor bu durum.
kırsal alanlardan kentlere göç etmiş jenerasyonun, günümüz üniversite gençliği üzerindeki bakış açısı olarak algılanır genellikle. o jenerasyonun okuma şansı birçok nedenden ötürü yoktu ve şehirlerde yorucu bir iş hayatına atıldılar. zamanla şöyle bir söylemleri oldu. biz okuyamadık, bari fedakarlık yapalım, onlar okuyup güzel mevkilere gelsinler. ve bu yüzden bizi her yerde, her akraba buluşmasında, her ayaküstü sohbette eleştirdiler. simit satan, ayakkabı boyayan çocuklarla kıyasladılar. en büyük yanlışları ise kanımca bize sorumluluk vermeyişleri.
üniversitelinin hayata bakış açısı ile paraleldir.
üniversiteli hayatı ve içinde yaşadığı toplumu görmezden geldikçe ya da hayatı ve içinde yaşadığı toplumu haddinden fazla kötümser bir gözle gördükçe ne yazık ki toplumun üniversiteliyi görüş açısı da, üniversiteliye bakış açısı da aynı paralellikte olacaktır.
biz topklumun neresindeyiz ve neresine bakıyoruz diye sorma zamanımız gelmedi mi sizce?